GİRİŞ

Sosyal bir varlık olan insan, varolduğundan beri suç vardır. İlkel dönemlerde suçlar da yalın ve basitti.Günümüzde ise uygarlığın ve teknolojinin gelişmesi ile suçların türleri ve işleniş biçimleri fevkalade artmış ve son derece karmaşık bir duruma gelmiştir.[1]

Suçların cezasız kalmaması gerektiği anlayışı ise ilkel toplumlardan beri varolagelmiştir. Yani deyim yerindeyse suç ve ceza, bir bütündür.

İdam cezasını modern bağlamda olması gereken bir ceza saymadığımız için, cezaların en ağırının şüphesiz hürriyeti bağlayıcı cezalar olduğu kanaatindeyiz.Faillerin hapsedilerek özgürlüklerinin bağlanması bir caydırıcılık unsurudur[2] Fakat kabul etmeliyiz ki ilk kez ve “ağır olmayan” bir suç işlemiş kimseler için hapis cezası ıslah edici olmaktan öte yalnızca cezalandırıcı olabilmektedir ki bu ceza adaletine aykırı bir durumdur. İşbu sebeple mukayeseli hukukta ve daha sonra da hukukumuzda bazı kurumlar görülmüştür.

HAGB, Kamu Davasının açılmasının ertelenmesi, Hapis cezasının infazının ertelenmesi de  her ne kadar “onarma” düşüncesine hizmet etse ve benzer nitelikler taşısa da makalemizin asıl konusu TCK m.51 de  düzenlenen “Hapis Cezasının Ertelenmesi” kurumudur.

Makalemizde Hapis Cezasının Ertelenmesi kurumunun koşulları ele alınacak, sonuçlarına değinilecek ve nihayet HAGB kurumu ile farklılıklarından bahsedilecektir.

1.HAPİS CEZASI

Ceza; suç işleyen kişilere, kusurları oranında sınırlamalar getiren ve ancak kanunla belirlenip yargı kararları ile uygulanabilen suçun davet ettiği kamusal tepkidir.[3]Türk hukukunda en sert yaptırım yani en sert ceza , hürriyeti bağlayıcı cezalardır yani hapis cezalarıdır. Onun kadar sert olmamakla beraber diğer bir yaptırım türü adli para cezalarıdır. Adli para cezaları, cezanın ertelenmesine konu olamazlar. Bu sebeple üzerinde duracağımız husus hapis cezalarıdır nitekim yalnızca ve yalnızca hapis cezaları koşullar oluşmuşsa ertelenebilir, TCK m.51’e konu olabilir.

Cezanın amacı, suçlunun iyileştirilmesi suretiyle tekrar suç işlemesinin önüne geçilerek, suçluyu topluma yeniden kazandırma çabasıdır[4]Yani yalnızca “cezalandırmak için cezalandırmak” yoktur “ıslah etmek için cezalandırmak” da bu bağlamdadır. Aksini düşünmek; tarihten gelmiş geçmiş hukuk düşünürlerinin, ceza hukukunun felsefi temellerini atan filozofların emeğini hiçe saymak olurdu.

İlk defa suç işlemiş bir kimse ile, suçu alışkanlik haline getirmiş kimseleri aynı kefeye koymak hakkaniyete aykırıdır. İşbu sebeple gerek HAGB kurumundan gerek de hapis cezasının ertelenmesi kurumundan adli sicili temiz veya ileride anlatacağımız üzere yalnızca üç ay veya altı hapis cezası almış kimseler faydalanabilir.

2.HAPİS CEZASININ ERTELENMESİNİN KOŞULLARI

Hapis cezasının ertelenmesi kurumu, Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesinde düzenlenmiştir. Hapis cezasının ertelenmesi de bir infaz rejimi türüdür. Yalnız burada farklı olan bir husus vardır ki kişi, cezasını toplum içinde çeker.

Koşullar nelerdir?

İki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkum olmamak

(Bu süre onsekiz yaşını doldurmamış ve altmış beş yaşını bitirmiş kimselerde üç yıldır. Kanun koyucu, onları suça sürüklenen çocuk olmaları veya yaşını başını almış ve hapis cezasına uyum sağlayacak kimseler olamadıklarından dolayı daha avantajlı bir duruma getirmiştir)

Kişi, daha önce kasten işlenen bir suçtan dolayı üç ayın üstünde bir hapis cezası almamış olmalıdır

Dikkat çekmek isteriz ki, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumundan yalnızca adli sicili temiz kimseler faydalanabilir. Yani üç ay veya bir ay dahi bir geçmiş hapis öyküsü varsa kişi HAGB’den yararlanamayacaktır. Fakat hapis cezasının ertelenmesi kurumundan geçmiş bir üç ay veya altı hapis cezası öyküsü olan kimseler faydalanabilir.

Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede kanaatin oluşması gerekmektedir.

Bir hususu belirtmekte fayda vardır ki işbu koşul, subjektif koşuldur. Yani diğer koşullar varsa fakat mahkemede bir daha suç işlenmeyeceği yönünde kanaat oluşamamışsa sanık, maalesef bu kurumdan yararlanamayacaktır. Aynı subjektif koşul (liyakat koşulu) , HAGB kurumunda da kendini göstermektedir.

Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın giderilmesi koşuluna da bağlanabilir.

Belirtmeli ki HAGB kurumundan faydalanabilmek için mağdurun veya kamunun uğradığı zararın giderilmesi ŞARTTIR. Hapis cezasının ertelenmesi kurumunda ise yalnızca koşul olarak belirlene de bilir belirlenmeye de bilir.

Yukarıda sayılan koşulları taşıyan hükümlünün cezası ertelenir.

Hapis cezasının ertelenmesi kurumu, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun

07.06.1976 gün ve 7/3 sayılı kararı ile Ceza Genel Kurulu’nun uyum gösteren kararlarında

“cezanın, sanığın kişiliğine uydurulmasını sağlayan yargısal bir kişiselleştirme kurumu” olarak

tanımlanmaktadır.[5]

Mahkeme, cezası ertelenen hükümlü hakkında bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak ve mahkum olduğu hapis cezasının süresinden az olmamak üzere denetim süresi belirler.Hükümlü, denetim süresini iyi halli geçirirse ve eğer denetim sürecinde yüklenen yükümlülüklere uyarsa cezasını infaz etmiş sayılır.

Daha önce belirttiğimiz üzere , hapis cezasının ertelendiği durumlarda da ceza infaz edilmektedir. İşbu sebeple hapis cezasının ertelenmesi halinde, erteleme süresi sonunda ceza, adli sicil kaydına işlemektedir.Mahkumiyetin tüm sonuçları doğar, ve bu mahkumiyet tekerrüre esas oluşturur.

Oysa HAGB kurumundan nasıl adli sicili temiz kimseler faydalanıyorsa aynı şekilde adli sicil kaydı temiz kalmaktadır.

Aynı şekilde HAGB’ye adli para cezaları da konu olabilirken, hapis cezasının ertelenmesi müessesine adli para cezaları konu olamamaktadır. Bir diğer tabirle, adli para cezaları ertelenememektedir.

HAGB kurumunun uygulanması için sanığın muvafakati gerekliyken, hapis cezasının ertelenmesi kurumu için böyle bir durum öngörülmemiştir.

Son olarak belirtmekte fayda vardır ki iki kurumdan hangisi sanığın lehinedir dersek , şüphesiz HAGB kurumu sanığın daha lehinedir.İşbu sebeple iki kurumun da uygulanabileceği koşullar varsa mahkeme öncelikle HAGB’yi uygulamayı değerlendirmelidir.

3. HAPİS CEZASININ ERTELENMESİNİN SONUÇLARI

Belli haklardan yoksun bırakılma, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesinde bir güvenlik tedbiri olarak düzenleme altına alınmıştır ve cezanın ertelenmesi kararının bu yoksunluklara da etkisi bulunmaktadır. Yine aynı kanunda güvenlik tedbirlerinin ise erteleme kapsamında değerlendirilemeyeceği, sadece hapis cezalarının ertelenebileceği hüküm altına alınmıştır. Bu sebeple güvenlik tedbirleri hakkında erteleme, kanunda bulunmamaktadır. Hükümlü hakkında verilen hapis cezası ertelenmiş de olsa, kanunda öngörülen istisnalar haricinde belirli hakların kullanılmasının yasaklanması (güvenlik tedbiri olduğundan dolayı) erteleme kapsamına girmeyecektir.[6]

SONUÇ

Onarıcı adalet anlayışının bir parçası olan HAGB , Hapis Cezasının Ertelenmesi ve diğer erteleme kurumları , ilk kez suç işlemiş yani aslında bir nevi “şanssızlık” yaşamış kimselerin bundan en az zararla kurtulmalarını sağlayan kurumlardır. Denetim süresini iyi halli geçiren, belirlenen yükümlülüklere uyan kişiler toplum içinde ıslah olmaktadırlar. Bu kurumlar, bu yönüyle vazgeçilmezdir. Fakat daha önce defaten belirttiğimiz üzere hapis cezasının ertelenmesi kurumu her ne kadar vazgeçilmez olsa da, HAGB kurumu sanığın ve toplumun daha lehinedir.

Adaletli Günlere...

Stajyer Avukat Gamze Genç

KAYNAKÇA

APAYDIN Cengiz-KAPLAN Hasan , Ceza İnfaz Sistemi ve Denetimli Serbestlik ,Hukuk Fakültesi Dergisi Year 5 Issue 2 - December 2019

ERCAN İsmail, Ceza Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, XII Levha Yayınları, Ocak 2013

GÖRKEMLİ , Burcu , İSLAM HUKUKUNDA VE MODERN HUKUKTA HAPİS CEZASI VE HAPİSHANELER, ERÜHFD, C. X, S. 2, (2015)

SOKULLU-AKINCI Füsun  , Kriminoloji  ,İstanbul , BETA Basım Yayım Dağıtım A.Ş. , Eylül 2018

TÖNGÜR Ali Rıza, Ceza Hukukunda Yeni Boyutlarıyla Erteleme, Adalet Yayınları, Ankara, Nisan 2009

ÜNLÜ, Abdurrahman , “Hapis Cezasının Ertelenmesi” ,Necmettin Erbakan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 1, S. 2, 2018.

-----------------------------------------

[1]SOKULLU-AKINCI Füsun  , Kriminoloji  ,İstanbul , BETA Basım Yayım Dağıtım A.Ş. , Eylül 2018 , s.29

[2]APAYDIN Cengiz-KAPLAN Hasan , Ceza İnfaz Sistemi ve Denetimli Serbestlik ,Hukuk Fakültesi Dergisi Year 5 Issue 2 - December 2019 (185-207) 

[3]ERCAN İsmail, Ceza Hukuku Genel Hükümler, İstanbul, XII Levha Yayınları, Ocak 2013 s.229

[4]GÖRKEMLİ , Burcu , İSLAM HUKUKUNDA VE MODERN HUKUKTA HAPİS CEZASI VE HAPİSHANELER, ERÜHFD, C. X, S. 2, (2015) s.174

[5]ÜNLÜ, Abdurrahman , “Hapis Cezasının Ertelenmesi” ,Necmettin Erbakan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 1, S. 2, 2018. s.7

[6]TÖNGÜR Ali Rıza, Ceza Hukukunda Yeni Boyutlarıyla Erteleme, Adalet Yayınları, Ankara, Nisan 2009.