İKİNCİ KEZ TEKERRÜR HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASI

Tekerrür, önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde söz konusu olur. Bu durumda TCK m. 58[1] hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması şartı aranmamaktadır (TCK m. 58/1).

Buna göre, tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterlidir. Burada cezanın infaz edilmiş olmasına ihtiyaç duyulmamaktadır.

Belirli bir sürenin geçmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanmaması

Yasa koyucu tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki cezanın infaz edilmesi koşulunu aramamaktadır. Bununla birlikte, infazdan sonra belirli bir sürenin geçmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağı dikkate alınmalıdır.

Yasal düzenlemeye göre bu konuda tekerrür uygulamasında gözetilmesi gereken koşullar şunlardır:

  1. Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl geçmekle tekerrür hükümleri uygulanmayacaktır.

  2. Beş yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına mahkûmiyet halinde ise cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıl geçmekle tekerrür hükümleri uygulanmayacaktır.

  3. Bu süreler cezanın infaz tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır.

İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması

Tekerrür, 765 sayılı TCK'da "cezanın artırım nedeni" olarak öngörülmüştü. 5237 sayılı TCK döneminde koşullu salıverilme süresini de etkileyecek şekilde bir "infaz rejimi kurumu" olarak düzenlenmiştir.

Koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanma yasağı

İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanamaz.[2] Yani hükümlünün infaz kurumunda geçireceği süre uzayacaktır.

Hükümlü hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanacağının mutlaka hükümde belirtilmesi gerekmektedir.[3]

İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanma koşulları

İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmeyecektir.[4] Bu kuralın uygulanabilmesi için aşağıdaki koşulların varlığı aranır:[5]

  1. Sanığın işlediği suçların yeni yasa dönemini kapsayan 1 Haziran 2005 tarihinden sonra işlenmiş olması gerekir.

  2. Birinci suçtan TCK m. 58 hükmü gereği kişi mükerrrirlere özgü infaz rejimine mahkum olduktan sonra, yeni yasa döneminde ikinci bir suç işlenmelidir.

  3. Bu ikinci suçta da tekerrüre esas olarak birinci suçun esas alınması gerekir.

Yukarıda belirtilen bu koşulların varlığı halinde ikinci kez mükerrirlik hükümlerinin uygulanabileceği ve bunun sonucunda hükümlü hakkında şartla salıverilme hükümlerinin uygulanmayacağı kabul edilmektedir.

5237 sayılı Yasanın 58. maddesinde düzenlenmiş bulunan tekerrür konusunda Yargıtay’ın görüşleri şu şekildedir:[6]

  1. Tekerrür, güvenlik tedbirlerine ilişkin bölümde yer almakta ise de, anılan düzenleme maddi ceza hukukuna ilişkindir.

  2. Hükümlülüğün yasal sonucu olmaması nedeniyle 5275 sayılı Yasanın 98 vd. maddeleri uyarınca infaz aşamasında bu konuda açıklama yargılaması sonucunda karar alınması mümkün değildir.

  3. Hangi mahkûmiyetin tekerrüre esas alındığı kararda gösterilmelidir: Tekerrür koşullarının bulunup bulunmadığı ve hükümlü hakkında kaçıncı kez tekerrür hükümlerinin uygulandığı ve tekerrür nedeniyle hükümlünün ceza evinde kalacağı süreye eklenecek sürenin belirlenmesi için mahkûmiyet hükmünde açıkça hangi hüküm nedeniyle kişinin mükerrir sayıldığı kararda belirtilmelidir.[7]

Örneğin; sanığın ikinci kez mükerrir olmadığı durumlarda sanık hakkında 5275 sayılı Kanun'un 108/3. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi hukuka aykırı olacaktır.[8]

Hükmün kesinleşmesinden sonra ek kararla TCK m. 58 konusunda hüküm oluşturulabilir mi?

Mahkemece, hükmün kesinleşmesinden sonra ek kararla hükümde değişiklik yapılamaz. Bu nedenle tekerrüre esas alınan ilamın infazının durdurulması gerekçe gösterilerek hüküm fıkrasından tekerrür uygulanmasına dair fıkranın çıkartılmasına karar verilmesi mümkün değildir.[9]

‘İkinci kez mükerrir’ ibaresi yerine başka bir ibare yazılabilir mi?

Örneğin; mahkemece sanık hakkında tekerrür uygulamasına esas alınan ilamda, 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesinin uygulandığı ve bu nedenle sanığın ikinci kez mükerrir olduğu anlaşılmıştır.

Burada 5275 sayılı Kanun’un m. 108/3 hükmüne göre cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerekecektir. Yasal düzenlemeden farklı olarak örneğin, üçüncü kez mükerrirliğe karar verilmesi hukuka aykırı olacaktır.[10]

İkinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi durumunda Aleyhe temyiz olmaması

Mahkemece sanık hakkında tekerrür uygulamasına esas alınan ilamda, 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesinin uygulandığı ve bu nedenle sanığın ikinci kez mükerrir olduğu anlaşıldığı halde, 5275 sayılı 108/3. maddesine aykırı olarak cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi hali, aleyhe temyiz olmadığı zaman bozma nedeni yapılmamaktadır.[11]

Sanığın işlediği suçların yeni yasa dönemini kapsayan 1 Haziran 2005 tarihinden sonra işlenmiş olması

765 sayılı yasa dönemindeki tekerrüre ilişkin kurallar ve adli sicil kaydı ikinci kez mükerrirlikte dikkate alınmamalıdır.

Örneğin; 765 sayılı TCK'nin 448/1, 81/1-3, 31, 33 ve 40 maddeleri gereğince verilen 24 yıl 18 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ilamda, mükerrir olan sanığın cezasının 765 sayılı TCK'nin 81. maddesi uyarınca artırılmıştır.

Bu ilamda 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesinin uygulanmadığı görülmektedir. Bu yüzden sanığın ikinci kez mükerrir olduğu gerekçesiyle anılan ilamın sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükmünün uygulanmasına esas alınamayacağı gözetilmelidir.[12]

Tekerrür hükmü uygulanan hükmün infazının gerekip gerekmediği sorunu

İkinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için, tekerrüre esas alınan hükümde, TCK m 58 hükmünün uygulanmasının yeterli olup olmadığı, tekerrür hükmü uygulanan hükmün infazının gerekip gerekmediği konusunda tartışmalar bulunmaktadır.[13]

Bu sorun yönünden aşağıda belirtilen kuralları dikkate almak gerekir:[14]

  1. Eski 765 sayılı TCK'da mükerrirlik, TCK’nin 81 maddesi ile cezada bir artırım nedeni iken, yeni 5237 sayılı TCK’da mükerrirlik bir infaz rejimi olarak düzenlenmiştir.

  2. Sanık mükerrir ise TCK'nin 58/6 maddesi ile hakkında "mükerrirlere özgü infaz rejimine ve cezanın infazından sonra da denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağına karar verilir.

  3. TCK’nin 58/7 maddesi gereği, bu durumun mutlaka kararda belirtilmesi gerekir.

  4. Mükerrirlere özgü infaz rejiminin nasıl yapılacağı ise TCK'nin 58/8 maddesi yollaması ile 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinde gösterilmiştir.

  5. TCK'nin 58. maddesinde düzenlenen mükerrirlik "maddi ceza hukukuna" ilişkin bir kuraldır.[15]

  6. Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmesinden sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanır.[16]

  7. Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterli olup, cezanın infaz edilmiş olmasına gerek bulunmadığı belirtilmiştir.

  8. Kanun koyucu tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki cezanın infaz edilmesi şartını aramadığı halde, 2. fıkrada ise infazdan sonra belirli bir sürenin geçmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağını hüküm altına almıştır.

  9. Buna göre, beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, beş yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına mahkûmiyet halinde ise cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıl geçmekle tekerrür hükümleri uygulanmayacaktır.

  10. 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesi uyarınca kişinin mükerrir sayılması için ilk hükmün kesinleşmesinden sonra ikinci suçun 1 Haziran 2005 tarihinden sonra işlenmesi yeterlidir.

  11. İlk suçun 1 Haziran 2005 tarihinden önce veya sonra işlenmesinin ise mükerrirlik açısından herhangi bir önemi bulunmamaktadır.

  12. TCK m. 58/4 hükmünde tekerrüre esas alınamayacak suçlar sayılmıştır.[17]

  13. TCK m. 58/5 hükmünde fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış kişiler hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı belirtilmiştir.

  14. TCK m. 58/3[18] ve 58/6[19] hükümlerinde mükerrirliğin sonuçları düzenlenmiştir.

  15. TCK m. 58/3 hükmünde sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis ve para cezası öngörülmesi durumunda hapis cezasının seçilmesi gerektiği,

  16. TCK m. 58/6 hükmünde verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi ve infazdan sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması gerektiği belirtilmektedir.

  17. TCK m. 58/7 hükmünde bu durumun kararda açıkça gösterilmesi gerektiği düzenlenmiştir.

  18. TCK m. 58/8 hükmünde mükerrirlere özgü infazın ve denetimli serbestlik tedbirin kanunda gösterilen şekilde yapılması gerektiği belirtilmiştir.

  19. TCK m. 58/9 hükmünde ise mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve denetimli serbestlik tedbirinin itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi ve örgüt mensubu hakkında da uygulanmasına hükmedilmesi gerektiği düzenlenmiştir.

5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanma özellikleri şunlardır:

  1. Özel bir infaz rejimi değildir.

  2. Tekerrür veya özel tehlikeli suçluluk hallerinde hükümlünün şartlı salıverilmeden yararlanabilmesi için infaz kurumunda geçirmesi gereken süreyi uzatan özel bir durumdur.

  3. Hükümlü hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanacağının hükümde belirtilmesi gerektiği ifade edilmektedir.

  4. Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacaktır.

  5. İkinci defa tekerrür hükmünün uygulanması durumunda hükümlünün koşullu salıverilmeden yararlanması mümkün değildir.

  6. Sanık hakkında şartların oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulanan mahkûmiyet hükmü verilip kesinleştikten sonra yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren başka bir suç işlemesi halinde ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanacaktır.

  7. Sanık ikinci kez mükerrirliğin yasal bir sonucu olarak koşullu salıverme hükümlerinden yararlanamayacaktır.

  8. Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterlidir.

  9. Burada cezanın infaz edilmiş olmasına gerek bulunmamaktadır. Ancak kanun koyucu tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki cezanın infaz edilmesi koşulunu aramadığı hâlde, infazdan sonra belirli bir sürenin geçmesi hâlinde tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağını hüküm altına almıştır.

  10. Buna göre, beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, beş yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına mahkûmiyet hâlinde ise cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıl geçmekle tekerrür hükümleri uygulanmayacaktır.

  11. Bu süreler cezanın infaz tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır.

Tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesinin sonuçları

Tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesinin sonuçlarını şu şekilde özetleyebiliriz:

  1. Mükerrir sanık hakkında, sonraki suç nedeniyle kanun maddesinde seçimlik ceza olarak hapis veya adli para cezası öngörülmüşse hapis cezasına hükmolunacaktır.

  2. Hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilecektir.

  3. Hükümlü hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanması gerekecektir.

Sanık hakkında şartların oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulanan mahkûmiyet hükmü verilip kesinleştikten sonra yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren başka bir suçu işlemesi halinde ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekir.

Yargıtay, tekerrür hükmü uygulanan ve tekerrüre esas alınan ikinci mahkûmiyet hükmünün infaz edilmesinin gerekmediğini düşünmektedir.[20]

Cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması

Sanık hakkında ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verildiği halde, 5237 sayılı TCK’nin 58/6. maddesi gereğince “mükerrir sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” dair bir karar verilmesi gerekir.[21]

Mükerrir sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirine karar verilmemesi kazanılmış hak oluşturmaz.[22] Sanık hakkında bu gibi durumlarda denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı olacaktır.[23]

İnfaz hâkimi, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirlemelidir.[24] Bu kural gereğince mükerrir sanık hakkında, infazın tamamlanmasını müteakip, İnfaz Hâkimliği tarafından denetim süresi belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin karar verilmesi bozmaya neden olacaktır.[25]

İkinci kez tekerrüre esas alınan ilamın niteliği

Sanığın ikinci kez mükerrir olduğu kabul edilerek 5237 sayılı TCK'nin 58/6. ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108/3. maddeleri gereğince ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine tabi tutulmasına karar verilebilir. Burada tekerrüre esas alınan hükmün niteliği itibariyle buna uygun olması gerekir.

Örneğin; ikinci kez tekerrüre esas kabul edilen Ceza Mahkemesinin ilamı ile 765 sayılı TCK’nin 456/4, 457/1, 51, 59. maddelerine göre hükmedilen 285 TL adli para cezasının kesin nitelikte olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda 1412 sayılı CMUK’un 305. maddesi gereğince şartları oluşmaması nedeniyle sanık hakkında ikinci kez mükerrirliğe karar verilemeyecektir.[26]

-------------

[1] Madde 58 - (1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez. (2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı; a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkumiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adli para cezasına mahkumiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl, geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz. (3) Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adli para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur. (4) Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askeri suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz. (5) Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz. (6) Tekerrür halinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. (7) Mahkumiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir. (8) Mükerrirlerin mahkum olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması, kanunda gösterilen şekilde yapılır. (9) Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir.

[2] Mükerrirlere özgü infaz rejimi ise İnfaz Kanununun 108. maddesinde düzenlenmiş ve aynı maddenin 3. fıkrasında "ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez" düzenlenmesine yer verilmiştir.

[3] (Ek 2. cümle: 14.04.2020 - 7242 S.K/Madde 49).

[4] 5275 sayılı Kanun'un 108/3. Maddesi.

[5] Y.4.CD, E: 2021/6124, K: 2021/11140, T: 29.03.2021. Yargıtay’a göre ikinci kez mükerrirliğin koşulları şunlardır: 1)İkinci kez mükerrerliğe karar verilebilmesi için tekerrüre esas alınan suçların, 1 Haziran 2005 tarihinden sonra işlenmiş olması gerekir. 2)Birinci suçtan TCK'nın 58. maddesi gereği sanık mükerrrirlere özgü infaz rejimine mahkûm olduktan sonra, ikinci bir suç işlemelidir. 3)Bu ikinci suçta da tekerrüre esas olarak birinci suçun esas alınması gerekir.

[6] Bkz.; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 17.04.2007 tarih, 2007/98 karar numaralı kararı.

[7] Nitekim 5237 sayılı Yasanın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkralarında bu husus açıkça belirtilmiştir.

[8] Y.4.CD, E: 2021/6124, K: 2021/11140, T: 29.03.2021. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde,... Asliye Ceza Mahkemesinin 11/06/2014 tarih ve... E- 140 K sayılı ilamıyla, sanık ... hakkında, TCK 106/2-a md 3 Yıl Hapis ve TCK 58/6-7. md ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin tatbikine TCK 53/1. md cezalandırılmasına karar verildiği, Sanık ... hakkında Silahla Tehdit suçundan Mahkememizin 11/06/2014 gün... Esas, 2014/140 Karar sayılı hapis cezalarına ait ilamın incelenmesinde, Hükümlünün sabıka kaydında yer alan 11/10/2011 tarihinde işlediği suç nedeniyle... (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesince verilen 2011/344 Esas, 2012/17 Karar sayılı ilamıyla 5 Ay hapis cezasıyla mahkumiyetine karar verildiği hükmün 15/03/2012 tarihinde kesinleştiği, tekerrüre dayanak yapılan bu ilamda da tekerrür hükümlerinin uygulandığının anlaşıldığı ve buna göre, İznik Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/37 Esas, 2007/255 Karar sayılı ilamıyla, sanık ...'in hırsızlık suçundan 765 sayılı TCK 493/1, 65/3, 522, 81/1 md 2 Ay 6 Gün Hapis cezasıyla mahkumiyetinin tekerrüre esas alınarak, tekerrür hükümlerinin uygulandığının anlaşılması karşısında, Sanık ... Hakkında silahla tehdit suçundan,... Asliye Ceza Mahkemesinin, 11/06/2014 gün... Esas, 2014/140 Karar sayılı hapis cezalarına ait ilamında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulandığının, anlaşıldığı ve bu durumun hukuka aykırı olduğu, Sanığın işlediği suçların, 1 Haziran 2005 tarihinden sonra işlenmiş olması gerektiği, birinci suçtan TCK'nun 58. maddesi gereği kişi mükerrrirlere özgü infaz rejimine mahkum olduktan sonra, ikinci bir suç işlemeli, bu ikinci suçta da tekerrüre esas olarak birinci suçun esas alınması gerektiği, Ancak maddi olayda, sanığın tekerrüre esas alınan suçun 765 sayılı TCK 493/1, 65/3, 522, 81/1 md 2 Ay 6 Gün Hapis cezasına ilişkin olduğu ve 5275 sayılı Kanun'un 108/3. maddesi ile TCK 7/3 maddeleri uyarınca sanık ... hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığı yalnızca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı görüldüğünden hükmün bozulması istemiyle anılan karar itiraz edilmiştir.

[9] Y.15.CD, E: 2014/24379, K: 2015/1642, T: 02.02.2015.

[10] Y.1.CD, E: 2022/6532, K: 2022/5271, Teb: KYB - 2022/66289, T: 20.06.2022.

[11] Y.1.CD, E: 2022/1155, K: 2022/2960, Teb: 1 - 2021/160805, T: 19.04.2022.

[12] Y.1.CD, E: 2022/2795, K: 2022/2889, Teb: 3 - 2016/134034, T: 18.04.2022.

[13] Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, 3. Ceza Dairesi, 4. Ceza Dairesi, 5. Ceza Dairesi, 6. Ceza Dairesi, 7. Ceza Dairesi, 8. Ceza Dairesi ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi arasındaki uyuşmazlık bu şekildedir. Bkz.; Y.1.CD, E: 2019/3899, K: 2022/2777, Teb: UG - 2019/122237, T: 12.04.2022,

[14] . Bkz.; Y.1.CD, E: 2019/3899, K: 2022/2777, Teb: UG - 2019/122237, T: 12.04.2022.

[15] TCK'nin 58. maddesinde belirtilen mükerrirlik konusu Türk Ceza Kanununun İkinci Bölümünde yer alan "Güvenlik Tedbirleri" bölümünde sayılmasına rağmen, gerek Yargıtay Daire İçtihatları ile gerekse Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.05.2012 tarih, 2012/364 Esas ve 2012/180 sayılı kararları ile TCK'nin 58. maddesinde düzenlenen mükerrirlik "maddi ceza hukukuna" ilişkin olarak kabul edilmiştir.

[16] 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesinde tekerrür hükümleri düzenlenmiş olup, maddenin 1. Fıkrası bu kurala ilişkindir.

[17] [4] Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.

[18] 3] Tekerrür hâlinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.

[19] [6] Tekerrür hâlinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.

[20] Y.1.CD, E: 2019/3899, K: 2022/2777, Teb: UG - 2019/122237, T: 12.04.2022: “….08.03.2018 gün 30354 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7079 sayılı Kanun'un 87. (696 sayılı KHK m. 92/2) maddesi ile değişik 5235 sayılı Kanun'un 35.maddesi uyarınca Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, 3. Ceza Dairesi, 4. Ceza Dairesi, 5. Ceza Dairesi, 6. Ceza Dairesi, 7. Ceza Dairesi, 8. Ceza Dairesi ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi arasındaki uyuşmazlığın Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, 3. Ceza Dairesi, 4. Ceza Dairesi, 5. Ceza Dairesi, 6. Ceza Dairesi, 7. Ceza Dairesi, 8. Ceza Dairesinin görüşü doğrultusunda giderilmesine, 12.04.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi…”

[21]Y.1.CD, E: 2022/207, K: 2022/2603, Teb: 5 - 2021/152897, T: 05.04.2022.

[22] Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17.02.2015 tarih ve 2013/451 Esas - 2015/6 sayılı kararı.

[23] Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17.02.2015 tarih ve 2013/451 Esas - 2015/6 sayılı kararı; Y.1.CD, E: 2022/207, K: 2022/2603, Teb: 5 - 2021/152897, T: 05.04.2022: “….Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle, 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi gereğince, hükmün sanık …. hakkında tekerrür hükümlerinin uygulandığı paragrafının sonuna “cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine” ibaresinden sonra gelmek üzere “cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/04/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi…”

[24] Bu kural 15.04.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinin 4. fıkrasında yer almaktadır.

[25] Y.1.CD, E: 2021/12631, K: 2022/247, Teb: KYB - 2021/123020, T: 14.01.2022.

[26] Y.1.CD, E: 2021/9746, K: 2021/12435, Teb: 3 - 2021/14319, T: 20.09.2021.