Hukukumuz, soyut iki veya daha fazla kişi arasında gerçekleşen bu alışverişi, temelde iki mevzuat halinde düzenlemiştir.

1.) 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanun: İlgili kanunun 48.maddesi mesafeli sözleşmeleri konu edinir. Yani hem yazımıza hem de ikinci mevzuatımıza dayanak oluşturan bir maddedir. Yazımızda üzerinde duracağımız ve tafsilatlı bir şekilde “teknoloji ve internet çağında alışverişi” bir hukuk düzlemine oturtan mevzuat;

2.) Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği: 27 Kasım 2014 yılında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelik, 5 bölümden oluşur. Biz de şimdi bu bölümleri ayrı ayrı inceleyecek ve her bölümde internet alışverişcileri için işe yarar hukuksal bilgileri ortaya koyacağız.

— 1. Bölüm: Yönetmeliğin amaçı, kapsamı,dayanağı ve tanımların olduğu kısımdır. Yönetmeliğin amacı, mesafeli sözleşmelere ilişkin uygulamaların usul ve esaslarını belirlemek için oluşturulmuştur. Aynı zamanda hangi sözleşmelere Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği hükümleri uygulanamaz konusu ele alınmıştır. Yazımızın konusu olmadığı için buraya almaya gerek yoktur. Belki başka bir yazıda bu konu üzerinde durulur.

Yukarıda da beyan ettiğimiz üzere Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliğinin kanunsal dayanağı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 48 ve 84. maddeleridir.

— 2. Bölüm: Somut bir şekilde yapılan alışverişlerde satıcı ve alıcı birbirlerini görmekte, anlaşmaları ikisinin de gördükleri ortak mal veya eşya üzerinde olmaktadır. Bu sayede satıcının da alıcının da gönülleri ferah bir şekilde alışverişi sonlandırmaktadır. Mevzuatı hazırlayanlar, aynı durumun soyut alışveriş yapılırken de gerçekleşmesi için, bu bölümü ve içindeki maddeleri hazırlamıştır.

Madde 5, ön bilgilendirmeden bahseder. Ön bilgilendirme, somut alışverişteki, mal veya eşyayı alması için tüketicinin zihninde yeterli bilgiyi oluşturmak için aktarılan bilgilendirme ile eşleştirebilirsiniz. Ön bilgilendirme şu hususlarda olması önemli ve şarttır; ilgili malın temel nitelikleri, satıcının adı veya ünvanı,satıcı ile irtibat kurulabilecek açık adres, satıcının telefon numarası, mal veya hizmetin tüm vergiler dahil toplam fiyatı, cayma hakkına dair tafsilatlı bilgi vb. hususlar ön bilgilendirmede belirtilmesi gerekir.

Yönetmelik, ön bilgilendirmenin hangi usulle yapılması gerektiğini de 2. Bölümde açıkça yazmıştır. İlgili hüküm şöyledir;” bilgilendirme, uzaktan iletişim aracına uygun olarak en az 12 punto büyüklüğünde, anlaşılabilir bir dilde, açık, sade ve okunabilir bir şekilde yapılmalıdır.”

— 3. Bölüm: Alışverişin soyut olmasından dolayı, mal ve hizmet veren ile bedel karşılığında bu mal veya hizmeti alan kişi/kişiler, ilgili malı beğenmediğinde, beklediği gibi gelmediğinde, kırık geldiğinde, beklenen günden daha uzun sürede geldiğinde, ya da kullanıma başlanıp üzerinden yönetmelikte belirtilen süre geçmeden kırılan, bozulan, aksayan mal veya hizmet durumlarında ne yapılacağı bu bölümde ele alınmıştır. Bölüm bu konuyu kısaca cayma hakkı olarak adlandırmıştır.

Cayma hakkını yönetmelik şöyle düzenlemiştir, “Tüketici 14 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir.” Bu sürenin belirleniş usulü, hizmet ifasına ilişkin sözleşmelerde ve mal teslimine ilişkin sözleşmelerde farklılık arz eder. İlgili Yönetmeliğin 9.maddesi bu konuyu düzenlemektedir. İlgilenen okurların bakmaları rica olunur.

— 4. Bölüm: Satıcı diğer bir tabirle sağlayıcı, malı veya hizmeti sattığı andan itibaren, tüketiciye veya tüketicinin belirlediği 3.kişiye mal veya hizmet ulaşıncaya kadar oluşacak zarardan sorumludur.

Son bölüm yürürlük hükümleridir.

Hukuk, değişen ve gelişen teknoloji dünyasının daha kullanılabilir, daha güvenli, daha rahat ulaşılabilir olması için çeşitli hükümler ortaya koymuştur. Hukukun temel gayesi insanı korumaktır. İki insan arasındaki münasebete, amiyane tabirle hukuk denir. Anadolu da iki tanışık insan, tanışıklığı belli etmek için “hukukumuz var” beyanını kullanır. Bu hukuk, daha önce bir alışverişliğimiz var demenin başka bir şeklidir. İki insan arasındaki ilişki ister somut ister soyut olsun, hukuk bunu bir düzenleme altına almıştır. Çünkü hukukun giremediği alana her zaman anarşi hakim olmuştur.

SEFA GÜL

BİR HUKUK ÖĞRENCİSİ.