144 yıllık İstanbul Barosu yeni başkanını belirlemek için seçime gidiyordu. Üç dönem başkanlık yapan Av. Mehmet Durakoğlu teamül gereği aday olmayacağını, baroda başkanlık koltuğunun hakkını verecek birbirinden kıymetli meslektaşları olduğunu ve avukatlık mesleği için mücadeleye devam edeceğini belirterek veda konuşmasını yaptı. Veda konuşmasında yeni oluşturdukları baro meclisi yönergesi ve genel kurul yöntemi sayesinde tüm grupların yüksek oranda temsilini ve katılımcılığı arttırmayı hedeflediklerini açıkladı. Bunun yanı sıra bir üniversiteyle yapılan anlaşma ile YÖK tarafından tanınan İstanbul Barosu Avukatlık Enstitüsü’nü hayata geçirdiklerin ifade ederken, stajyerlerin ve avukatların meslek içi eğitimlerinin enstitü çatısı altında verileceğinin, stajyer avukatlara burs imkânı sağlanacağının, yüksek lisans ve doktora eğitimlerine de yakın zamanda başlanacağının müjdesini verdi.

Bu seçimde önceki seçimlerden farklı olarak adliyelerdeki baro odalarına sandık konularak her avukatın kendine en yakın adliyede oy kullanmasına imkân verilmişti. Çatalca ve Tuzla gibi Beyoğlu’na uzak mesafede ikamet eden meslektaşların rahatlıkla oy kullanabilmesi nedeniyle %80 civarında katılım sağlandı.

>> İstanbul Barosu seçimlerine katılım oranı: %42,67

Cumartesi günü yapılan genel kurul toplantısı baronet üzerinden canlı yayınlanmıştı. Böylelikle mesleki sorunların ele alındığı konuşmaları ve başkan adaylarını birçok üye dinleme imkânı bulmuş, açık oylama yapılan konularda baronet üzerinden elektronik oylama yapılması katılımcılık bakımından ciddi bir etki yaratmıştı. Mesleği başında katledilen avukatların isimlerinin baro odalarına verilmesi önergesi elektronik oylama ile oybirliğiyle alınan ilk karar özelliği taşıyordu.

Önceki genel kurullarda konuşma sırası sonlarda olan ve bu nedenle az sayıdaki üyeye hitap eden adaylar bu kez baronet sistemiyle üyelerin çoğunluğuna sesini duyurabilme imkânı bulmuştu. Buna rağmen, kongre merkezinde genel kurula katılım her yıldan fazlaydı. Otopark ücreti alınmaması, yiyecek ve içecek fiyatlarının baro tarafından maliyet esasına göre belirlenmesi, kongre merkezinde yapılan müzik ve dans gösterileri, hukuk fakültelerinin mezunlar buluşması gibi etkinlikler genel kurula olan ilgiyi artırmış, genel kurul üyelerinin mesleki yorgunluklarını da ortadan kaldırmaya yönelik adeta bir festivale dönüşmüştü.

Genel kurulun, barodaki komisyon ve meclis yapısını değiştiren düzenlemenin ardından yapılmış olması da katılımcılık, aidiyet ve temsilde adalet bakımından meyvelerini vermeye başlamıştı. Baro meclis yönergesi önceki yönetim tarafından yeniden düzenlenmiş, yeni düzenleme ile baro meclisi üyeleri, adliyelerde baro odalarında bir hafta boyunca kullanılan oylarla belirlenmişti. Baro meclisi toplantıları baronet üzerinden canlı yayınlanıyor, meclis tutanakları baronet üzerinden üyelerin erişimine açılıyordu.

Genel kuruldan bir ay önce yapılan baro meclisi seçimlerinde nispi temsil sistemi uygulanması nedeniyle baro meclisi her grubun temsil edildiği demokratik bir yapıda oluşmuştu. Baro meclisinde kabul edilen tekliflerin yönetim kurulu gündeminde ele alınması nedeniyle oluşan demokratik yapı daha güçlü bir baronun temelini atmıştı. Baro meclisi önceki yapısından farklı olarak artık yönetimin çoğunluğu belirlediği bir yapıda değildi.

Genel kurul öncesi yapılan baro meclisi seçimlerinde alınan sonuçlar bazı grupların seçime ittifakla girmesini sağlamış, listeler birçok grubun temsil edildiği ve uzlaşı kültürüyle ülkeye örnek olabilecek bir yapıda oluşturulmuştu. Ortaya çıkan tablo temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkesi bakımından örnek bir tabloydu. Bu genel kurul diğerlerinden farklı olarak en gencinden en kıdemlisine meslektaşlarının sorunlarının somut bir biçimde ele alındığı ve çözüm yöntemlerinin tartışıldığı bir toplantıya sahne olmuştu. Bir öncekinden farklı olarak kurullarda temsil edilen üye oranı %12’den %50’lere yükselmişti. Baro meclisi ile bu oran %80’lere ulaşmıştı. Genç avukatların genel kurula katılımı rekor düzeydeydi. Sandıklar açıldığında yeni başkan, önceki başkan ve seçimi kaybeden adaylarla birlikte mesleğin sorunlarını çözmek ve hukukun üstünlüğünü egemen kılmak için omuz omuza mücadele vereceğinin sözünü verirken tüm avukatlar tarafından ayakta alkışlanıyordu. Pendik’ten 13:00’de hareket eden baro servisi gözlerimi açtığımda 15:00 civarı Haliç Kongre Merkezi’ne ulaşmıştı. Erdener Hoca’nın rüyası gibi rüyada kalmaması, ilk kadın başkanın ilkleri gerçekleştirmesi dileğiyle…

Av. Ömer KILIÇ