Bu hafta ki yazım da gittikçe bağımlısı haline geldiğimiz internetin ve sosyal medyanın (facebook, instagram, twitter…) dikkatsiz kullanımının yarattığı hukuki sorunlardan bahsetmek istiyorum.

Anayasamızın 20. Maddesinde düzenlenen Özel Hayattın Gizliliği hükmüne 2010 yılında eklenen (“Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.”)  kısım, 2016 yılında 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa zemin hazırlamıştır.

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu;  kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esasları düzenlemektedir.

Kişisel verilerin ihlali sonucunda başımıza gelebilecek; dolandırıcılık, veri hırsızlığı, özel hayatın gizliliğinin ihlali gibi suçların cezai yaptırımlarını da 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun başta 243. Maddesi başta olmak üzere devamında ki maddelerde düzenlemektedir.  Ayrıca 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun” 2007 yılında yürürlüğe girmiştir. Kanun ile ilk defa internet ortamındaki katalog suçlar kapsamındaki yasadışı içerik ile ilgili erişimin engellenmesi usul ve esasları düzenlenmiştir

Kişisel Veri Nedir?

6698 Sayılı Kanunun tanımına göre; Kişisel Veri: Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir. Örneğin Facebook hesaplarında, bankaların internet portallarında aslında hayatın her alanında kullandığımız, ismimiz, telefon numaramız, ev adresimiz, iş adresimiz, TC numaramız, banka hesap numaramız ve devamında bize özgü olan her türlü bilgi kişisel veriyi oluşturur.

Kişisel Verilerin İhlalinin Nedir?  İhlal İnternet Ortamında Nasıl Gerçekleşir?

Kişisel bilgilerimizin bizim isteğimiz dışında kullanılması, yayılması ve bir suça konu olması veri ihlalini oluşturan başlıca etkenlerdir.

Kullandığımız internet olası bir nükleer saldırı halinde askeri iletişimi kolaylaştırmak için ABD Savunma Bakanlığı tarafından icat edilmiş olup, zaman içinde kitleleri kendisine muhtaç eden, hayati öneme sahip gibi görünen bir pozisyon elde etmiştir. Tarihsel kökeni göze alındığında istihbari bir proje ürünü olan internetin zaten temel amacı verileri toplamak, analiz etmek ve kullanmaktır. Örneğin Facebook üzerinde paylaştığınız fotoğrafınız, doğum tarihiniz, telefon numaranız, hobileriniz, fobileriniz veri havuzuna düşer ve asla silinmez.  Silinmesi imkansız olan bu veriler kullanılarak sahte kimliklerin oluşturulduğu, oluşturulan bu sahte kimlikler ile dolandırıcılık, yasadışı göç, fuhuş, cinsel istismar, cinsel taciz, cinsel saldır ve hatta terörist grupların finanse edilmesi gibi bir çok suça imkan sağlar. Ayrıca reklamlara,  online oyun formatına yerleştirilmiş olan virüsler kişilerin bilgisayarlarına, telefonlarına sızarak her türlü yasa dışı yazışmaya, fotoğraf ve yer bilgisi gibi bir çok dokümanı ele geçirir.

Örneğin dolandırıcılar kendilerine "resmi hesap" süsü vererek sosyal medya ağlarında paylaştıkları linki tıklayan ve istenilen bilgileri giren kullanıcıların banka hesaplarını boşaltmaktadır.  Ya da sahte bir profil oluşturan bir sapık gayet kolay bir şekilde sosyal medya üzerinden kandırıp evlilik vadi ile cinsel taciz ve cinsel istismar suçlarına sebep olmaktadır.

Kişisel Veri Hırsızlığının Önüne Geçmek Mümkün müdür? Mümkünse Nasıl Bir Yol İzlenmesi Gerekir?

İnternet çağının insanlığa olumlu ölçüde etki sağladığına şüphe yok. Fakat bu olumlu gelişimin beraberinde getirdiği yan etkilerin önüne geçmek gerekir.

Bu aşamada dengeli ve ihtiyaç dahilinde internet ortamında bulunmak. Kişisel bilgilerimizi, özel hayatımızı sosyal medya hesapları üzerinden ifşa etmemek, arama motorlarında arattığımız kelimelere dikkat etmek, hesaplarımıza güçlü kırılması zor şifreler koymak, ödül veya masraf iadesi gibi vaatlerle dolandırıcılık hedefleyen hesaplara karşı dikkat edilmesi gerekmektedir.

Sitelerin dolandırıcılık amaçlı olduğu fark edilmesi halinde hemen bankanın çağrı merkezlerine bildirimde bulunarak hesap kartınızı, kredi kartınızı kapattın. Ayrıca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Bilgi ve İhbar Merkezi; vatandaşların internet kaynaklı suçlara ilişkin şikâyetlerini bildirebilecekleri müracaat merkezi olarak kurulmuştur. 23.11.2007 tarihinde faaliyete geçen bu merkeze http://www.ihbarweb.org.tr adlı web adresinden yasadışı içeriğe ilişkin ihbarda bulunabilmektedir. Ve tabi ki en yakın emniyet ve savcılık birimine suç duyurusunda bulunmayı ihmal etmeyin.