Peki nedir bu değer kaybı, biraz da bu konuyu değerlendirelim.

Kazadan önceki ikinci el piyasa değeriyle kazadan sonraki ikinci el piyasa değeri arasındaki düşüş farkı araç değer kaybı olarak adlandırılmaktadır. Sigortalar  özellikle talep edilmediğinde bu zararı karşılamazlar. Bir kaza geçirdiğinizde hem değer kaybı hem de aracınızı servise bıraktıktan sonra kullanamadığınız dönem için, aracınızı servise bırakmanız nedeniyle yapmış olduğunuz giderlere ilişkin “ kazanç kaybı” adı altında uğradığınız zararları isteme hakkınız vardır.

Bu hakkımızı talep etmek için izlememiz gereken aşamalar ve belli şartlara uymamız gerekmektedir. Bu şartlar ;

1-Öncelikle araç değer kaybı talepleri için kaza tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı vardır. Yani kaza tarihinden itibaren 2 yıl geçmişse artık değer kaybı tazminatı adı altında bir talepte bulunmak mümkün olmayacaktır.

2- Kaza tek taraflı olarak yaşanmışsa veya çok taraflı olsa dahi değer kaybına uğrayan aracın sürücüsü %100 kusurluysa, yine değer kaybı tazminatı talep etmek mümkün olmayacaktır.

3- Her kaza yapan araç değer kaybına uğramamaktadır. Eğer araç daha önceden aynı yerden hasar almışsa değer kaybı tazminatı talep edemeyecektir. Bu durumda aracın geçmiş tramer kayıtlarına bakmak gereklidir.

DEĞER KAYBI TUTARI NASIL HESAPLANIR ? VE NELERE DİKKAT EDİLİR

-Aracınızın marka ve modeli

-Aracınızın üretim tarihi

-Aracınızın trafiğe çıkış tarihi

-Aracınızın kaza anındaki kilometresi

-Aracınızın kaza tarihi itibariyle muadillerinin ikinci el piyasasındaki rayiç değeri

-Aracınızın hasar geçmişi ve niteliği

-Aracınızın boyanan / değişen parçaları dikkate alınarak hesaplanır.

Değer kaybını kimlerden isteyebiliriz ?

- Genel olarak değer kaybınızı karşı tarafın kusuru oranında, karşı tarafın zorunlu mali sorumluluk poliçesinden(yani sigortasından), araç malikinden (aracın sahibi) ,araç sürücüsünden(yani aracı o anda kullanan kişi) isteyebilirsiniz.

Ancak sigorta şirketleri bu zararı limitleri çerçevesinde ödemekle yükümlü olduğu ve genellikle kaza yaşandığında mağdur aracın sahibi bir de karşı tarafın sürücüsüyle, malikiyle tartışma yaşamamak için önce sigortaya başvurma yoluna gitmek daha makul bir yoldur.

Araçta kaza sonucunda bir değer kaybı oluşmuşsa önce sigortaya başvuru zorunludur. Sigortaya başvuru için gerekli belgeleri toplayıp, bir başvuru formu göndermeniz gerekmektedir. Bu belgeler;

-Trafik kaza tutanağı,

-İfade tutanağı, varsa görgü tanık tutanakları ,

-Mağdur araca ait araç ruhsat,

-Mağdur araç kaza fotoğrafları,

-Mağdur araca ait talep etmiş olduğunuz değer kaybı talebinin ne olduğu,

Sigorta şirketi başvurunuza 15 gün içerisinde dönmek zorundadır. Eğer sigorta şiketinden herhangi bir yanıt almaz veya olumsuz dönüş alırsanız ya da miktara ilişkin anlaşmazlık yaşamanız halinde başka bir merciden isteyeceğiz.

İşte bu mercinin adı: “SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU“. Sigorta tahkim komisyonu denilen bu kamu kurumu “Asliye Hukuk Mahkemeleri” yerine karar verebilen, yetkili, kanunlar ile yetkilendirilmiş, resmi ve ciddi bir kuruluştur. Bu kuruluşa bir avukata başvurmak kaydıyla yapacağınız detaylı bir başvuru ile müracaatta bulunarak hakkınızı talep edebilirsiniz. Sigorta tahkim komisyonuna dilekçeyi göndermek için: Komisyona dilekçenizi komisyonun adresine doğrudan giderek teslim edebileceğiniz gibi kendi hür ve özgür iradenizle başvuracağınız avukatınıza posta yoluyla tebligat yaparaktan da ulaştırabilirsiniz (aps ile ulaştırmak yine sizin için hız konusunda faydalı olacaktır). Ardından komisyonun sitesinden takip ederek dilekçenizin akabinde verilecek duruşma gününü öğrenebilirsiniz.

Ayrıca tüm bu yukarıdakilerden değil de doğrudan ‘Asliye Hukuk Mahkemesine‘ dava açarak da hakkınızı aramanız mümkündür.

Sonuç olarak özetlemek ve toparlamak gerekirse araç değer kaybını kimlerden isteyebilirim sorusuna cevap olarak karşımıza 4 kişi/kurum çıkıyor:

– Zarardan sorumlu karşı taraf araç sahibi

– Sigorta Şirketi

– Sigorta Tahkim Komisyonu

– Asliye Hukuk Mahkemesi

Benim size naçizane tavsiyem şudur ki hakkınızı sonuna kadar aramanız ve sigorta şirketinin size vereceği ya da teklif edeceği “eksik olma ihtimali yüksek” teklifler ile yetinmemenizdir! O sebeple bu hakkınızı kimlerden isteyeceğinizi bilmeniz ve hakkınızı sonuna kadar aramanız oldukça önemli ve değerlidir.

Av. Nilay DOLU