O haşmetli kapıdan ilk defa 1976 yılında geçtim. O zamana kadar resmini sadece 500 TL'lik banknotların arkasında görmüştüm. Aziz Atatürk'ün Türk Gençliği'ne yol göstermesinin tasvir edildiği heykele yaklaştıkça tüylerim diken diken olmuştu.

Ulu Önder "Korkmadan gururla ilerleyin!" der gibiydi.

Kayıt yaptırdığım ilk gün, öğrenci işlerine ulaşmak için o haşmetli binanın içinden geçerken İstanbul Hukuk fakültesinin muhteşem bir yer olduğunu, hukukçuluğumu o haşmete yakışır şekilde sürdürmem gerektiğini düşündüm. Hala her gittiğimde aynı hisler içime dolar, kendi kendime "Acaba layık olabildim mi?" diye sorarım.

Marmara Hukuk Fakültesinin tarihi binası da haşmeti ve ihtişamı ile öğrencilerine benzer hisler yaşatır. Avukatlık sohbeti ve sempozyumlar için beni davet eden Artı Hukuk Topluluğu öğrencileri ile büroma staj başvurusu yapan Marmara Hukuk mezunlarının gözlerinde binalarının aşıladığı yüksek hukukçuluk değerlerini ve kararlılığını görmek mümkün.

Bütün toplumlarda adalete, hukukçulara ve hukuk okullarına ihtişamlı binalar tahsis edilir. Binaların ihtişamı zihinlerde bilimin, eğitimin ve hizmetin seviyesini belirleyen izler olarak kalır. Fransa'nın Sorbonne'unu "Sorbonne", İngiltere'nin Oxford ve Cambridge'ini "Oxford" ve "Cambridge", ABD'nin Yale ve Harward'ını "Yale" ve "Harward" yapan bu okullardaki hukuk eğitimin yüksek kalitesi kadar ihtişamlı binalarıdır. Binaların ihtişamı ile o binalarda verilen eğitimin ihtişamı birbirlerini besler. En saygın bilim adamları ve en yetenekli öğrenciler dünya çapında meşhur olan bu okullara girebilmek için kıyasıya bir yarışa girerler.

Binaları bu okulların toprağın bilinmez en derinine salınmış olan kökleridir ve ana hayat damarlarını beslerler. Binasından çıkarılan bir okul, köklerinden koparılan bir ulu çınar gibidir; kısa sürede cılızlaşarak kuru kütüğe dönerler. Yeniden yeşertilmeleri çok zor ve zahmetli olur. Eski haşmetlerine ise hiç bir zaman dönemezler.

Marmara Hukuk'u binasından ayırmaya kökünden koparmaya karar vermişler!

Bu güzel binayı bir başka okula vermek için onlarca sebep olabilir, ancak, hiç birisi Marmara Hukuk'u kökünden koparmak için yeterli olamaz.

Dua ve rica ediyorum: Marmara Hukuk'u kökünden ayırmasınlar.....


"Yazarın izni ile Facebook/Mehmet Gün sayfasından aynen alınmıştır."