Kuvvetler ayrılığı prensibinin üç erkinden biri olan yargı, üç temel organdan oluşmaktadır. Bunlar, iddia, savunma ve karar organlarıdır.

Hakimler karar organı, savcılar iddia organı ve avukatlar da savunma organı olarak yargısal fonksiyon ifa etmektedirler. Avukatlık kanunu'na göre avukat "yargının kurucu unsurudur." Kamu avukatları, yürütme organının yargı yerlerinde temsil ve savunmasını yapmaktadırlar. Kamu avukatları idarenin hukuka uygun hareket etmesini sağlamakta olup hukuk devleti ilkesinin gerçekleşmesinin sigortasıdır. Kamu avukatının yaptığı iş içerik olarak Cumhuriyet Savcılarından farklı değildir. Kamu avukatları hukuk savcısı gibi hareket etmektedirler. Kamu avukatlarına, yargının kurucu unsuru olduğu dikkate alınarak diğer yargı mensupları ile uygun ve uyumlu ücret hakkı tanınmalıdır.

Hakim ve savcıların maaşları ortalama olarak 5.500.-Tl.'dir. Bu ücretin günümüz şartlarında yeterli olmadığı açıktır. Buna rağmen kamu avukatlarının maaşları ise 2.500.-TL.'dir. Biyolog, kimyager, ziraat mühendisi, orman mühendisi maaşları ise 3.000.-TL civarındadır. Kamu avukatının çalışırken aldığı maaşın az olması ve maaşa ilişkin tüm kalemlerin maaşa yansıtılmaması nedeniyle emeklilik aylıkları da çok düşüktür.

Kamu avukatları, 1.dereceden 30 yıl dahi çalışsa 1.200.-TL. emekli maaşı almaktadırlar. Huzurevi ücreti dahi günümüzde 1500.-TL. civarında olduğundan kamu avukatı emekli aylığıyla huzurevinde bile kalabilecek durumda değildir. Hakim ve savcılar 1. dereceden 3.000.-TL. emekli maaşı almaktadır. Ziraat mühendisi ¼. deredecen 2.000.-TL. civarında astsubay emeklisi de 2.000.-TL. civarında emekli maaşı almaktadır.

Kamuda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve özel yasalarına bağlı olarak çalışan avukatların, gittikçe artan oranda mali ve sosyal haklarında erimeler meydana gelmeye devam etmektedir. Bu nedenle, kamu avukatlarının özlük hakları ile çalışma koşullarının acilen düzeltilmesi gerekmektedir.

Tüm dava ve icra takiplerini takip eden ve gerekli tüm hukuki muamelelerini yürüten kamu avukatlarının üstlendikleri ağır risklere nazaran gerek aktif çalışma hayatlarında gerekse emekliliklerinde aileleriyle birlikte statülerine uygun insan onuruna yaraşır elverişli yaşamsal imkânlara sahip olmadıkları ortadadır. Çünkü bir kamu avukatının emekli maaşı 1200 TL, 30-35 yıl çalışan bir avukatın ikramiyesi 35.000 TL, civarındadır. Kamu avukatlarının ek göstergeleri ise mühendis ve doktorlarda olduğu gibi en azından 3600 olması gerekirken 3000'dır.

Kamu avukatları herhangi bir hukuki sorumluluk sigortasına tabi değildir. Meslekleri ile ilgili hata yaptıkları takdirde ömür boyu ödemekle bitmeyecek kadar tazminat sorumluluğuna maruz kalmaktadırlar; çünkü aldığı maaş 2500.- TL. iken takip ettiği davaların değeri milyonlarca lirayı aşmaktadır. Sorumluluğunu doğuracak tazminat davası korkusu ile stres altında yetersiz çalışma olanaklarıyla çalışmaktadırlar.

659 Sayılı KHK İle İlgili Sorunlar:

Kamuda idareyi aslen temsil edecek hukukçu bile olmayan hukuk müşavirlerine aynı zamanda yargıda vekil sıfatıyla temsil yetkisi ve vekalet ücreti alma hakkı verilmiştir. Bu kişilerin baroya kayıt zorunluluğu da kaldırılmıştır. Böylelikle avukat olmayan ve hukukçu bile olmayan hukuk müşavirleri yargıda vekil sıfatıyla dava takip eder konuma gelmiştir. Avukatlık hizmetleri dışında görev yapan idari kadroların vekalet ücreti alması doğru değildir. İdari görevin ve adli görevin aynı kişide birleşmesi hukuk devletinin özüne uygun değildir. Bu sebeple hukuk müşavirlerinin yargıda vekil sıfatıyla dava takibi kaldırılmalıdır.

Özel hukuk tüzel kişisi yargıda temsil için avukat tayin etmek zorundadır. Devletde avukat tayin etmelidir. Avukatlık ruhsatı olmayanlara vekalet ücreti verilmemelidir. Bir meslek grubu olarak tüm kamu avukatlarının baroya kayıtlı olması zorunlu hale getirilmelidir.

Kamu avukatının çalışma hayatını kolaylaştıracak; kurumsal uyap, elektronik imza, online yargılama masrafı yapma, hukuki sorumluluk sigortası, yardımcı personel gibi düzenlemelerin ivedi olarak yapılması zorunludur.

Kamu avukatlarının mesleki denetimleri ile ilgili 659 sayılı KHK'de hiçbir düzenleme yapılmamıştır. Kamu avukatlarının mesleki denetimlerinin meslekten kişilerce yapılması düzenlenmelidir.

İddia, savunma ve karar mekanizmaları üzerine kurulan yargılama faaliyetinde, savunmanın üstlenen kamu avukatlarının yargının diğer mensuplarına göre özlük hakları ve statü yönünden çok geride bırakılmaları bu meslek grubunun çalışma şevkini kırmaya devam etmektedir. Sürekli yapılan iyileştirmelerle savcı ve hâkim sınıfının durumları düzeltilirken, durumlarının göz ardı edilmesi nedeniyle, Adalet Bakanlığınca yapılan hâkimlik sınavına kamu avukatlarından ciddi bir yönelme olmuş ve oldukça da başarılı bir sonuçla sınavı geçen önemli sayıda kamu avukatı kendi çalıştıkları kurumlarını terk etmiş bulunmaktadır.

Anayasa Mahkemesinin 11.09.2003 tarih ve 2003/77 E. Ve 2003/81 K. sayılı kararı ile 527 sayılı K.H.K.'nin 1.derece kamu avukatlarına 3000 puana göre ek gösterge ödenmesini belirten 3. maddesi iptal edilmiştir. Maalesef bu iptal doğrultusunda yasama organı tarafından bugüne kadar uygun düzenleme yapılmadığından konu çözüme kavuşmamıştır.

Sonuç olarak; Anayasa Mahkemesinin iptal kararı da dikkate alınarak kamuda çalışan avukatların durumları hâkim ve savcı meslektaşlarıyla eşdeğer hale getirilmelidir. Yine kamu avukatları tarafından kazanılan vekâlet ücretlerinin limiti kaldırılmalı veya hiç olmazsa makul bir seviyeye yükseltilmelidir. Bu nedenle sayısı 3000'i aşmayan ve devletin çeşitli kurumlarının avukatlığını yürüten kamu avukatları için üçüncü yargı reform paketi adı verilen düzenleme ile ekonomik ve sosyal haklarının insan onuruna yaraşır bir şekilde statülerine uygun hale getirilerek düzenlenmesi için hükümete ve muhalefet partilerine çağrıda bulunuyoruz.

19/01/2012 tarihinde Adalet Bakanlığı'na sunulan ve Mersin Barosu Kamu Avukatları Komisyonunca hazırlanan maaş artırımı, makam tazminatı tanınması, vekalet limitlerinin yükseltilmesi konusundaki yasal düzenleme istemine destek veriyoruz.

Unutulmamalıdır ki, ekonomik koşulları iyi olmayan bir avukatın kamunun haklarını savunmak gibi ağır bir yükün altında iki taraflı ezilmesi hukuk devleti ve hukukun üstünlüğünü amaç edinmiş bir toplum için kabul edilebilir bir durum değildir. Kamu Avukatlarının sorunlarını kamuoyunun dikkatine sunmak ve yetkililerin daha duyarlı olmasını sağlamak amacıyla Yalova Barosu olarak konuyu bir kez daha gündeme getiriyoruz.



memurlar.net