Genel Kurulun ikinci gününde başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği için seçim yapılıyor.

348 delegenin oy kullanacağı seçimde sabah saat 09:00 itibariyle başlayan oy verme işlemi 17:00’ye kadar sürecek. Genel Kurul salonuna oy verme işlemi için 3 sandık ve 9 kabin kuruldu. Oyların sayılmasının ardından TBB'nin yeni başkanı belli olacak.

Türkiye Barolar Birliği’nin yeni yönetimi için mevcut başkan Metin Feyzioğlu, Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan ve Mardin Barosu avukatlarından Medeni Ayhan yarışıyor.

Feyzioğlu, oylamanın ilk başladığı saatlerde 1 numaralı sandıkta oyunu kullandı.

Feyzioğlu’nun listesinde Ağrı Barosu Başkanı Mehmet Salih Aydın, Bilecik Barosu Başkanı Halime Aynur, Siirt Barosu Başkanı Nizam Dilek, eski Isparta Barosu Başkanı Gökmen Hakkı Gökmenoğlu, Sinop Barosu Başkanı Hicran Kandemir, Bitlis Barosu Başkanı Fuat Özgül, Giresun Barosu delegesi Gültekin Uzunalioğlu, Tokat Barosu Başkanı Melih Yardımcı, Çorum Barosu Başkanı Kenan Yaşar ve Elazığ Barosu Başkanı Mustafa Yentür, yönetim kurulu adayları arasında yer aldı.

Sağkan’ın listesinde ise Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt, Trabzon Barosu Başkanı Sibel Suiçmez, Bursa Barosu Başkanı Gürkan Altun, eski Adana Barosu Başkanı Veli Küçük, Kırklareli Barosu Başkanı Turgay Hınız, Aksaray Barosu Başkanı Ramazan Erhan Toprak, eski Muş Barosu Başkanı Abdulbaki Çelebi, Şırnak Barosu delegesi Ali Bayram, Ankara Barosu delegesi İsmail Cumhur Bozkurt, yönetim kurulu adayları oldu.

TBB Yönetim Kurulu üyeliğine aday olan baro başkanlarının, seçilmeleri halinde başkanlık görevini bırakması gerekiyor. Avukatlık Kanunu’nun 96’ncı maddesinin 4’üncü fıkrasına göre, görevi bırakan baro başkanının yerine baro yönetim kurulu tarafından, kendi üyeleri arasından kalan süreyi tamamlamak üzere yeni baro başkanı seçilecek.

Genel Kurul'da 348 delege oy kullanacak. Genel Kurul'da önce başkanlık divanı seçildi ve geçmiş dönem raporlar ile genel kurul gündemi görüşüldü. Toplantı salonu girişine turnike sistemi kurularak, salona sadece delegelerin alınması kararına bazı delegeler tepki gösterdi. Yapılan oylamada salonun misafir avukatlara da açılması reddedildi.

'BİZ AVUKATIZ, SORGULARIZ, İTİRAZ EDERİZ'

Genel Kurul açılışında konuşan TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, son yıllarda büyük bir ötekileştirme sorunu ile karşı karşıya olunduğunu belirterek, "Herkes adeta kamplara, mahallelere ayrıştırılmak isteniyor ardından ötekileştirme geliyor sonra da mahallelilerin birbirleriyle çatışması bekleniyor. Bunun sonucu birbirimizi anlamamaktır, empati duygusunu yitirmektir. Yaratılmak istenen, algıların gerçeklerin yerine geçmesidir. Dünyanın tüm renklerinin siyah ve beyaza sıkıştırılmasıdır. Oysa biz avukatız. Biz sorgularız, itiraz ederiz, doğru verilere dayanan fikirleri çatıştırırız çünkü biz daima gerçeği ararız. Biliriz ki gerçeğin ışığı fikirlerin çatışmasından doğar ve biliriz ki ön yargılar, gerçeğin en büyük düşmanıdır" dedi.

'DEMOKRASİNİN YANINDA DARBECİLERİN KARŞISINDA OLDUK'

Metin Feyzioğlu, hizmet döneminde Türkiye'nin içinden geçtiği sürece değinerek, "TBB Başkanlığı görevine geldiğimizin ertesi günü Gezi olayları başladı. Bu süreçte insan hak ve özgürlüklerini savunduk. Ülkenin bir kaosa sürüklenmemesi için geri durmadık, gövdemizi taşın altına koyduk. FETÖ’nün kumpas davalarında en etkili duruşu sergiledik. Kumpasın çökmesine en büyük katkıyı verdik. FETÖ tarafından ele geçirildiği anlaşılan özel görevli mahkemelerin derhal kapatılmasını ve terörle mücadele mahkemelerinin kaldırılmasını sağladık. Bu sayede yüzlerce kumpas mağduru tahliye oldu. Türkiye’yi kana bulayan ve kaosa sürükleme amacı taşıyan kitlesel terör saldırılarında hep vatandaşlarımızın yanında olduk. Toplumsal kesimlerin önü alınamayacak şekilde birbirine düşmanlaştırılmasını önledik. Köprü vazifesi gördük. 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Olayın daha ilk saatlerinde TBB ve tüm barolarımız birlikte demokrasinin yanında darbecilerin karşısında olduk. FETÖ’nün yeni bir kumpası olan 'Mor Beyin' operasyonunu kamuoyuna ve yetkili makamlara anlattık, binlerce mağduriyeti önledik’’ diye konuştu.

'BARAJ PUANININ YÜKSELTİLMESİNİ HEDEFLİYORUZ'

Metin Feyzioğlu, baraj uygulaması ile hukuk fakültelerine girişte aranan başarı eşiğinin önce ilk 192 bine, daha sonra ilk 125 bine yükseltilmesini sağladıklarını belirtip, "Önümüzdeki yıl ilk 100 bin olarak uygulanacak olan barajın bir sonraki yılda da ilk 80 bine yükseltilmesini hedefliyoruz. Mesleğimizin geleceği açısından fevkalade önem taşıyan sınav ve baraj uygulamasının olumlu sonuçları alınmaya başlanmış ve hatta pek çok hukuk fakültesinin bu dönem kontenjanlarının dolmadığı görülmüştür. Yıllardır hedeflenen hususi damgalı pasaport hakkını, 15 yıl ve üzeri meslek kıdemi olan meslektaşlarımıza, eşlerine ve çocuklarına sağladık. Böylece belli kıdemin üstündeki hakimler, savcılar ve adliye personeli gibi meslektaşlarımız da aynı statüden yararlanmaya başladılar" dedi. 

"GÖVDEMİZİ TAŞIN ALTINA KOYDUK"

Meslektaşlarının derdini dert edindiğini söyleyen Feyzioğlu “Bizim anlayışımızda biliniz ki küçük baro diye bir sınıflandırma yoktur ve hiçbir zaman da olmamıştır. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren istinasız büyük küçük demeden her bir baromuz bizim için aynı değerde ve yakınlıkta olduk. Kuvvetler ayrılığını durmadan savunan bir avukatım. Hizmet dönemimizde zor süreçlerini TBB görevine geldiğimizin ertesi günü gezi olayları başladı. En zor şartlarda görev yaptık. Ülkenin kaosa sürüklenmemesi için gövdemizi taşın altına koyduk. Nerede bir acı varsa oradaydık. 15 Temmuz darbe girişiminde oradaydık. Sonucu ne olur diye beklemedik. Darbecilerin karşısının demokrasiyi savunduk. Hükümet sistemine ilişkin avukatlık kanununun bize verdiği yetki çerçevesiyle il ilçe kasaba ve köyde kuvvetler ayrılığı ve yargı güvenliği açısından sakıncasını halkımıza anlattık.  Bu koşullar hüküm sürerken TBB tamamen kapatılacaktı, barolar lağvedilecekti. Çoklu barolar düzenlemesiyle barolarda kendi üst birliklerini kuracaklardı. Yıkım projesine karşı TBB başkanı olarak sonuna kadar örgütledik ve yürüttük” dedi.

24 Şubat 2018 tarihinde Ankara’da planladıkları miting öncesinde yaşananları aktaran Feyzioğlu, “Her ilde istedikleri kadar baro kurulacak, bu barolar da kendi üst birliklerini oluşturacaktı. Bu yıkımı projesine karşı demokratik mücadele sürecini baştan sona örgütledik ve yürüttük. Sadece baro başkanlarımızla değil on binlerce meslektaşımızla, milyonlarca vatandaşımızla tek yürek olduk. Türkiye Barolar Birliği, Türkiye’dir dedik. Sadece eyleme hazırlanmadık, tüm iletişim kanallarını zorladık. Mitingi planladık. Mitingi yapmamızdan birkaç saat önce sayın başbakan beni çağırdı, itirazlarımızın duyulduğunu, kanunu değişikliğin söz konusu olmayacağını ifade etti. Bunu 24 Şubat mitinginden birkaç saat önce bu binaya davet ettiğim baro başkanlarımıza ifade ettim. Nasılsa son birlik başkanı oluyorum diye hazırladığım konuşmayı bir kenara bıraktım, makul ve uzlaşmaya açık bir konuşma yaptım. Baro başkanlarımızın bilgisiyle. Hayatımızın belki de en zor anıydı. Etkili planlama, demokratik eylem ve iletişimi kullanarak aştık” dedi.

"ÖZRÜNÜZÜ KABUL EDİYOR, BAŞKANLIKTAN AFFINIZI DİLİYORUM"

Kocaeli Baro Başkanı Bahar Candemir, “Biz çoklu baro döneminde verdiğimiz mücadelede üçüncü derece yanık sırtımızdaki ceket kurumadan evimize gittik. Fırsatınız vardı. Ertesi gün baro başkanımız yanında korumalarıyla yanımıza gelmeyip orada özür dileseydi. ‘Çoklu baro için mücadele ettim’ dediniz ya siz ana iktidar partisinin grup başkanlarından randevu aldınız ama bizimle gelmediniz. Meslek için biz gerçekten büyük mücadeleler verdik, gözaltına da aldık. Biz avukatlar, hukuksuzluğa uğrayan tüm vatandaşlar barikat arkasında kaldılar gözaltına alındılar. Ben özrünüzü kabul ediyorum ve başkanlıktan affınızı diliyorum” dedi.

"BU YENİ DÜZENDE YAPILAN SON KURUL OLACAK"

İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, genel kurulun ilk kez adaletsiz temsil ile yapıldığına dikkat çekerek "İlk kez 2. baro var. Bu yeni düzende yapılan son genel kurul olacaktır. 3 yıl sonraya taşınmayacaktır. Kendime değil size güveniyorum. 12 bir araya geldik olağanüstü kongre için. Biz genel kurulu yapabilseydik seçim yapacaktık. Birlik başkanını değiştirebilme sayımız vardı. Yasa çıktı. Delege çoğunluğu 300 avukata 1 delege olmaz 5 bin avukat olur denildi. Siz kimin bu yasaları çıkarttığını biliyor musunuz? Soruyor musunuz kendinize. Yasa çıkmış, teklif hazırlanmış birlik başkanı böyle bir şey söz konusu değil diyor. Buradan çıkıp adliyelere gideceğiz. Bir çift laf edeceğiz yurttaşa buradan çıkarken. Ne düşündüğünüzü biliyorsunuz değil mi? Yarın bu salondan bir değişim yaratmadan çıkarsak avukatlığı itibarsızlaştırıldığını biz bir kez daha tescil etmiş olacağız. Biz majestelerin barosu olamayız, kapıkulu olmayız. Özgür bireyler olmalıyız” dedi. 

"YARIN BU KORKU İKLİMİNİ YOK EDECEĞİZ"

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, "Sayın Feyzioğlu’nu dinlerken acaba başka bir ülkede mi yaşıyorum, dedim. AYM ve AİHM kararları tanımayan bir iktidar var. TBB ne söyledi bu duruma hatırlayabilen var mı sahi? Boğaziçi eylemlerinde gençlerin saat 5’te kapıları kırıldı. Bir ceza profesörü olmakla övünen TBB Başkanı ne söyledi duyan var mı? Kadınları yerlerde sürüklediler, TBB ne söyledi hatırlayan var mı? Çoklu barolara ilişkin TBB Başkanı öyle şeyler söyledi ki o kadar inanarak anlatıyor ki bir an kendimden şüphe ettim. Çoklu baro sürecinde her türlü diyalog yolunu kullanmak istedik. Yanıt alamadık. TBMM’de komisyon görüşmelerinde TBB’nin söz hakkı var. Aramızdan temsilci seçelim komisyonda konuşsunlar TBB adına diye yazı yazdık TBB’ye. Yanıt alamadık. Bizler demokratik hakkımızı kullanıp yasaya karşı yürürken TBB Başkanı yandaş bir medyaya çıktı ve neden yürüyorlar ben de bilmiyorum dedi. Yarınki seçim yalnızca iki insan arasında değil. İki anlayış arasında bir seçim. İzmir’de deprem yaşadık. Ofisi ya da evi yıkılan her avukata 15 bin TL ödeneceğine ilişkin söz verdi bize TBB Başkanı. Ofisi yıkılana 7500 TL verdiler. Evi yıkılan avukatlara ise hiç para vermediler. Bir siyasi parti lideri 'AYM kapatılsın' dedi, İstanbul Sözleşmesi kaldırıldı bir gece, TBB Başkanı neredeydi? Ankara’da istirahatteydi sanırım. Korku insani bir duygudur. İnsanlar korkabilir, anlarım. Ama bir insanın kendi korkusunu bir kurumun başına musallat etmesini anlamam, kabul etmem. Yarın bu korku iklimini yok edeceğimize yürekten inanıyorum” diye konuştu.

"ÇOKLU BARO SİSTEMİ ÖLÜ DOĞDU, GÖMECEĞİZ"

Çoklu baro düzenlemesinin kaldırılması için düzenleme yapılmasına ilişkin söz alan İstanbul Delegesi Ümit Kocasakal, “Bir Birlik Başkanı, İstanbul Barosu ile diğer baroları karşı karşıya getirmeye çalışmamalı. Geçmişte bizler hukuksuzlukların karşısında olurken bizi bakanlığa, savcılığa şikayet edenlerin şu anda kaç numaralı baroda olduklarını tahmin edersiniz. Çoklu baro sistemi ölü doğdu, şu an musallada, onu gömeceğiz. Bunlar baro değil, baro başka bir şeydir. Bunlar siyasi iktidarın bürosu.Baro yönetimlerinde nisbi temsil diyorlar. Bütün siyasi partiler aldıkları oy oranında kabinede temsil edilsin o zaman.Kamu avukatları zorla, tehditle üye yapılarak kurulan bu barolar ölü doğmuştur. Sayısal anlamda, çoklu baro uygulaması, İstanbul, Ankara ve İzmir hedef alınmıştır.54 bin avukatın olduğu İstanbul Barosu’nun delegesi sayısı 13’tür. Bu adil değildir. Feyzioğlu’nun mutlaka iyi yaptığı şeyler de vardır, ancak hiçbir meslek sorunu, avukatın onurundan, saygınlığından daha önemli olamaz. Bu değerler feda edilerek bir meslek sorunu çözüm şekli olamaz. Takındığı tavırla Feyzioğlu’nun kendisi bir meslek sorunu haline gelmiştir. Sayın Başkan moda bir deyim olarak; ben avukat Ümit Kocasakal, en küçük hakkım varsa hakkımı size helal etmiyorum” dedi.

İSTANBUL 2 NOLU BAROSU İLK KEZ GENEL KURULDA

‘Çoklu baro’ düzenlemesi sonrası kurulan İstanbul 2 No'lu Barosu da ilk kez genel kurula katılacak. Baro, doğal delege olan baro başkanı ile birlikte 4 delege ile temsil edilecek. Yakın zamanda Ankara’da kurulan Ankara 2 No'lu Barosu ise, ilk genel kurulunu zamanında yapamadığı için genel kurula katılamıyor.

ÜÇÜNCÜ ADAYLIK DİLEKÇESİ

Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan ve mevcut Birlik Başkanı Metin Feyzioğlu’nun başkanlığa aday olduğu genel kurulda, Mardin Barosu delegesi Medeni Ayhan da adaylık dilekçesini verdi.

Delegelere çipli giriş kartı verildi. Genel kurul salonuna sadece delegeler kabul ediliyor.