Hükümetin dört yıldır üzerinde çalıştığı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanun Tasarısı Taslağı, görücüye çıktı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, taslağın Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldığını, yakında TBMM’ye geleceğini söyledi.

Arınç, ‘taslakla RTÜK’ün yayın denetimi konusunda TRT’yi de denetleyecek şekilde daha etkin hale getirildiğini, yayın kuruluşlarında yabancı sermaye oranının yüzde 50 yükseltildiğini ve karasal yayın frekanslar sorununa çözüm getirildiğini’ söyledi.

Arınç, dün taslakla ilgili olarak Dolmabahçe’deki Başbakanlık Ofisi’nde RTÜK Başkanı Davut Dursun ile birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Arınç’ın burada verdiği bilgiye göre: ‘RTÜK kanununda 14 yılda 20 değişiklik yapıldı. Yasanın bütünselliği bozuldu. Yeni hazırlanan taslak, geçici olan maddeler hariç 52 maddeden oluşuyor. Sektörün sorunlarına çözümler bulmayı, düzenleme konusundaki yetki karmaşasını ortadan kaldırmayı, yayın denetimi konusunda RTÜK’ü daha etkin kılmayı ve yayıncılık sektöründe rekabeti artırmayı hedefliyor.’ Arınç “Taslak, yıllardır gerçekleştirilemeyen karasal frekansların tahsisi konusuna da çözüm getiriyor” dedi.

Arınç ‘eleştiri’ bekliyor
Yasa taslağının Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldığını ve gelecek günlerde TBMM’ye sevk edileceğini anlatan Bülent Arınç, taslakla ilgili olumlu olumsuz düşüncelere, eleştirilere, öngörülere, önerilere ihtiyaç duyacaklarını söyledi.

Arınç, “Ola ki bir yanlışlığın komisyonlarda, Genel Kurul’da bile düzeltilmesi mümkündür. Biz uzlaşma ve diyalog içinde Türkiye ’nin en büyük ihtiyacı olarak gördüğümüz 3984 sayılı yasanın yeni baştan birinci maddesinden ele alınarak hazırlanan bu taslağın sektörümüze hayırlı olmasını, Türkiye için güzellikler getirmesini diliyorum” diye konuştu. (Radikal)

Reyting ölçümlerinin denetimi RTÜK’e devrediliyor

RTÜK, TRT’Yİ DE DENET-LEYECEK, REYTİNG ŞİRKETLERİ RTÜK’TEN İZİN ALACAK, KURULUN REKLAMDAN ALDIĞI PAY İSE DÜŞÜRÜLECEK:

Taslakta TRT’nin RTÜK Kanunu’nun ilk halinde olduğu gibi Üst Kurul tarafından denetiminin önü açılıyor. Taslakta reyting ölçümleriyle ilgili olarak düzenlemeye gidilen taslakta, bu ölçümleri yapacak şirketlerin Üst Kurul’dan izin alması ve ölçümlerin denetlenmesi de öngörülüyor. İzlenme ve dinlenme oranı ölçümlerinin yapılmasına ve denetlenmesine ilişkin usul ve esaslar ve bu usul ve esaslara uymayan şirket ve kuruluşlara uygulanacak yaptırımları belirleme yetkisi de RTÜK’e veriliyor. Taslakta, yüzde 5 olan Üst Kurul reklam payı, yüzde 3’e düşürülüyor.

Bülent Arınç’ın verdiği bilgiye göre taslakta RTÜK’ün görevleri şöyle anlatıldı: “Yayın hizmetleri alanında ifade ve haber alma özgürlüğünün, düşünce çeşitliliğinin, rekabet ortamının ve çoğulculuğun güvence altına alınması için gerekli tedbirleri almak, televizyon kanal ve radyo frekans planlamalarını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak, medya hizmet sağlayıcıların sunduğu yayın hizmetlerinde ve platform, multipleks, altyapı işletmecileri ile verici tesis ve işletim şirketinin sunduğu hizmetlerde müeyyideleri uygulamak, yayın hizmetlerine ilişkin kamuoyu araştırmaları yapmak veya yaptırmak ve bu araştırmaların sonuçlarını taraflarla paylaşmak.”

Ticari geliri artan kanal sahibi, hisselerini satmak zorunda kalacak
Başbakan Yardımcısı Arınç’ın verdiği bilgiye göre, Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanun Tasarısı Taslağı şunları getiriyor:

KARASAL FREKANS TAHSİSİNDE DÖRT KANAL SINIRI GELİYOR : Taslakta Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen maddeler kapsamındaki konular, iptal gerekçelerine uygun olarak yeniden düzenlendi. Bu çerçevede, ‘yıllık izlenme oranına bağlı sahiplik’ yerine, ‘sektörel toplam ticari iletişim geliri açısından yüzde 25, karasal frekans tahsisi açısından en fazla dört kanal’ sınırı getiriliyor. Buna göre ticari geliri artan kanal sahibi hisselerini satmak zorunda kalacak. Şirketlerin halka açılmasını kolaylaşacak.

EKONOMİK DURUMU ZAYIF KANALLARA BİR DEFAYA MAHSUS KOLAYLIK: Radyo ve televizyon frekans planları yapma yetkisi RTÜK’te olacak. Geçici yayın izniyle yayın yapan özel radyo ve televizyon kuruluşları, karasal yayın lisansı alacaklar. Yasa çıkmadan önce karasal frekans kullanan televizyon kanalları, kullandıkları frekanslara ihaleye girmeden sahip olma hakkını edinecekler. Böylelikle, bir yıl yayın yapan, ekonomik durumu zayıf bir kanal, ihaleye girmeden kullandığı frekansı almış olacak.

IRKÇILIK VE AYRIMCILIK İÇİN ÖZEL MADDE: Taslakta ‘Yayınlar, ırk, din, dil, cinsiyet, sınıf ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez, veya toplumda nefret duyguları oluşturulamaz. Yayınlar, hukukun üstünlüğü, adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamaz. İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine yayın yapılamaz’ deniliyor.

GİZLİ KAYIT YASAĞI: ‘Yayınlarda gizli kamera, gizli mikrofon ve benzeri teknik araçlarla, hukuka aykırı olarak elde edilen görüntü ve kayıtlar kullanılamaz’ denildi.

KARASAL, SAYISAL YAYIN İHALESİ BİR YIL İÇİNDE: Taslak, frekans kullanımının yıllık bedele bağlanmasını, vericilerin tek bir şirkette toplanarak anten kirliliğinin bitiril-mesini, bir yıl içinde karasal sayısal yayın için frekans ihalesi yapılmasını, ihaleyi kazanan mevcut yayıncılardan bir kısmına sayısal yayının yanı sıra analog yayını sürdürme imkânı verilmesini, üç yıl analog ve sayısal paralel yayın yapıldıktan sonra, analog televizyon yayınlarına son verilmesini, analog televizyon yayınlarının kapatılmasından sonra radyo
ihaleleri yapılmasını öngörüyor.

YABANCI HİSSESİ ARTIYOR: Yayın kuruluşlarında yabancı sermaye oranı, yüzde 25 ’ten yüzde 50’ye yükseltiliyor. Bir yabancı gerçek veya tüzel kişi iki yayın kuruluşuna doğrudan ortak olabilecek. Dolaylı ortaklıkta ise oransal sınır konulacak. Medya sahipleri, üretim, yatırım, ihracat, ithalat, pazarlama ve finans kurum ve kuruluşlarının yayıncı şirketlere ortak olabilecek. Ortaklıkta sektörel gelir ve frekans tahsisi yönünden sınır getirilmiyor.

GİZLİ REKLAMA ÖZGÜRLÜK: Taslakla, AB mevzuatına uyum çerçevesinde yayın içeriklerinde Avrupa eserlerine de yer verilmesi sağlanırken, yerli yapımlar da Avrupa eserleri kavramı içerisinde değerlendiriliyor. Taslakla getirilen yeni düzenlemeler ile spor, film, dizi ve eğlence programlarında ürün yerleştirmeye izin veriliyor.

İSTEĞE BAĞLI HİZMET DÖNEMİ: Taslakta IP-TV (Internet Protocol Television), DVB-H (Digital Video Broadcasting-Handheld) ve HDTV (High Definition Television) gibi yeni yayın teknolojileri ile ilgili belirsizlikler de ortadan kaldırıldı. Böylece, yayıncılıkta yeni bir uygulama olarak ortaya çıkan ‘isteğe bağlı hizmetlere’ fırsat sağlandı.

MEVZUATA YENİ TANIMLAR GİRECEK: Taslakla, ‘Avrupa eserleri, bağımsız yapımcı, editoryal sorumluluk, gizli ticari iletişim, medya hizmet sağlayıcı, isteğe bağlı yayın hizmeti, koruyucu sembol, sayısal yayın, ürün yerleştirme, verici tesis ve işletim şirketi ve multipleks kapasitesi’ gibi yeni tanımlar mevzuata giriyor.


Radikal