Yıllar önce bir haber fragmanında avazı çıktığı kadar bağıran bir vatandaş vardı; NERDE BU DEVLET? diye soruyordu.

Şimdi sade bir vatandaş olarak soruyorum, bir vatandaş olarak devletten en büyük beklentim öncelikle güvenliğin sağlanması ve hiç bir şeyden korkmadan yurdumun sokaklarında özgürce dolaşabilmem değil midir?

Devleti yöneten hükümetin görevi gerekli tedbirleri alması, kadife eldivenin içinde devletin demir yumruğunu vurması ve suç işleyenlerin önüne adaletin kılıcını çıkarması değil midir?

Güvenlik güçleri yani asker ve polis; teröristler sokaklarda ölüm kusarken, katiller can alırken, diğer vatandaşların her türlü hak ve güvencesini yok sayarken niçin kendisini bile korumaktan aciz durumda kalmaktadır?

Niçin teröristler, katiller, halkı iç savaşa çağıranlar bu kadar rahat hareket edebilmektedir, güvenlik güçleri neden suç işleyenlere müdahele edememekte, suç işleyenler yargının önüne çıkartılamamaktadır?

Saatlerce süren bir güvenlik zirvesinden sonra istihbaratçıları devreye sokarak teröristbaşına sokaklardan teröristlerini çek demek hangi güvenlik önlemidir?

Unutulmamalıdır; birlikte ve bir arada yaşamamızı sağlayacak yegane güç adalettir. Adalet devletin temelidir diye boşuna söylenmemiştir. Bir devlet güçlüyse ve suçluya yaptırımını uygulayabilirse ayakta kalabilir, var olabilir. Suç işleyen gerekli yaptırımla karşılaşmazsa birlikte yaşamın tesisi mümkün değildir.
Nazım Hikmet'in şiirindeki gibi;
Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
Bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benziyen toprak,
Bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
Yok edin insanın insana kulluğunu,
Bu dâvet bizim....
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine,
Bu hasret bizim...
Bir, beraber ve kardeşçe; bizden ve ötekiler olmadan barış içinde hiçbir şeyden endişe etmeden, korkularımız yerine umutlarımızın olduğu adaletli günlerde, vicdanlarını ve duygularını kaybetmemiş, akılları başında insanlar olarak yaşamak dileğiyle...


(Bu köşe yazısı, sayın Av. Halil Sarı tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)