1-“-…ölünceye kadar bakma akdine dayanarak, akitte yazılı vecibeyi (edimi) yerine getiren, ölene kadar bakan şahsın mülkiyet hakkına, akit, “şekil” bakımından noksandır diye, ölünün mirasçıları tarafından açılan dava, hakkın suiistimali nedeni ile reddedilmelidir”. (HGK 19.06.1963 t., e: 1-31, k: 55)

2-“-…bakım alacaklısı, “sağlığında” şekil eksikliğini ileri sürmemiştir, mirasçısı, biçim eksikliğini, MK m. 2’ye göre ileri süremez”. (13 HD 01.10.1981 t., e: 5650, k: 6248)

3-“-…bakım alacaklısı, “sağlığında” şekil eksikliğini ileri sürmemiş ise, bakım alacaklısının ölümünden sonra, bakım alacaklısının mirasçıları, şekil eksikliğini ileri süremez. Sürerlerse, bu iyi niyet kuralına aykırıdır”. (16 HD 11.05.1992 t., e: 7828, k: 6695)

4-”-…BK m. 512’ye göre, ölünceye kadar bakma sözleşmesi, miras mukavelesi şeklinde düzenlenmelidir. Miras mukavelesi ise, resmi vasiyet şeklinde düzenlenir. Vasiyet senedi, 2 şahit önünde, sulh hâkimi, noter veya tapu sicil memuru tarafından düzenlenmesi gerekir”. (14 HD 22.03.1974 t., e: 691, k: 598)

5-“-…ölünceye kadar bakma sözleşmesi, resmi vasiyet şeklinde düzenlenmedikçe, varsayılamaz”. (4 HD 07.09.1965 t., e: 6576)

6-“-…tapu memurunun düzenlediği ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bk m. 512 ve MK m. 492. maddeleri uyarınca, “resmi vasiyet” şeklinde yapılmadığı takdirde geçersizdir”. (1 HD 27.09.1952 t., e: 6101, k: 3638)

7-“-…bakım alacaklısı, yasalarla kendisine tanınan bu ipotek hakkını, temlik tarihinden itibaren, 3 aylık süre içerisinde, “herkese” karşı ileri sürebilir. Hak düşürücü süre olan bu 3 aylık süre, geçtikten sonra, 3. kişilere karşı ipotek hakkını kullanabilmesi, bu hakkını tapu sicil müdürlüğüne tescil ettirmesine bağlıdır”. (1 HD 05.05.2005 t., e: 4672, k: 5674)

8-Eşler, birbirine bakmakla yükümlüdür. Bu nedenle, ölünceye kadar bakma sözleşmeleri geçersizdir. Ancak, eşlerden biri, “özel bakıma” muhtaç ise, ölünceye kadar bakma sözleşmesi geçerlidir. (2 HD 15.01.1974 t., e: 8154, k: 180)