ANKARA (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, 24 Haziran'da gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'ne ilişkin, "Türkiye tarihinin en eşitsiz, en adil olmayan seçimine gidiyoruz." değerlendirmesini yaptı.

Bingöl, 24 Haziran seçimleri ve kampanya sürecini ilişkin yazılı açıklamasında, sürecin, iktidarın ideolojik ve baskı aygıtlarının tümünün kontrolüyle ilerlediğini belirterek, "Türkiye, 24 Haziran'da gerçekleşecek olan seçimlere OHAL koşulları altında, baskı ve antidemokratik uygulamaların her geçen gün artırılmasıyla gidiyor." ifadesini kullandı.

Türkiye siyasi tarihinde ilk defa bir cumhurbaşkanı adayı ve onunla ittifak yapan partinin genel başkanının, kendilerine oy vermeyen herkesi terörist olmakla suçladığını ileri süren Bingöl, şunları kaydetti:

"Türkiye'de ilk defa bir cumhurbaşkanı devletin bütün imkanlarını, bütün aygıtlarını, kendisi için seferber ederek seçime gidiyor. Siyasi tarihimizde ilk defa bir cumhurbaşkanı adayı cezaevinde propaganda yapmak zorunda kalıyor. Türkiye tarihinin en eşitsiz, en adil olmayan seçimine gidiyoruz. Kendisine muhalif olan herkesi dışlayan ve ötekileştirenler, 16 yıllık iktidarları sürecinde olduğu gibi seçime gidilen bu günlerde de ulusal ve evrensel bütün yasalara ve insan haklarına aykırı şekilde hareket etmeye devam ediyorlar."

Açıklamasında "AKP, temel insan haklarını dahi hiçe sayarak bir kampanya yürütüyor." ifadesine yer veren Bingöl, şu görüşlerini paylaştı:

"MHP ile ittifak yapıp, baskın seçim kararından bir ay önce seçim yasasını değiştirerek seçim güvenliğini ortadan kaldıranlar, medya gibi önemli bir gücü de baskı altına alıp, OHAL'i yedinci kez uzatmanın ardından baskın seçimi ilan ettiler. Aslında seçim öncesi yaşanan tüm bu olaylar, seçim sürecinin nasıl ilerlediğinin en büyük ispatı niteliğinde. Seçim sürecinin anayasanın serbestlik, eşitlik, gizlilik ve dürüstlük ilkelerine uygun olmadığı açıkça ortada. İktidarın baskısına, ötekileştirme çabalarına, yaratmaya çalıştığı OHAL imparatorluğuna boyun eğmeyeceğiz. Kazanan demokrasi ve insan hakları olacaktır."