ANKARA (AA) - CHP'de, İstanbul, Ankara ve İzmir’in de arasında bulunduğu 59 il başkanı, ortak açıklama ile olağanüstü kurultaya gerekli olmadığını bildirdi.

Sabah saatlerinde CHP'nin eski genel merkezi olan Bülent Ecevit Parti Okulu'nda bir araya gelen il başkanları, yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.

Yaptıkları toplantının ardından ortak bildiriyi imzalayan il başkanları, daha sonra bu metni basın mensuplarıyla paylaştı.

- Bildiriyi Güvener okudu

Ortak bildiriyi okuyan Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener, 16 yıllık AK Parti iktidarı sonrası, gelinen noktada Cumhuriyetin temel kazanımlarının bir bir yok edildiğini ileri sürdü. Güvener, TBMM'nin işlevsiz hale getirilerek egemenliğin şahsileştirildiğini, devletin ise bir bütün olarak kararnamelerle yönetilmeye başlandığını savundu.

"Demokrasi, kişilerin temel hak ve özgürlükleri, hukuk ve adalet sistemi Cumhuriyet tarihimiz boyunca hiç olmadığı kadar gerilemiş, hukukun üstünlüğü ilkesi tamamen çökmüş, yargı saraya bağımlı hale getirilmiştir." diyen Güvener, laiklik ilkesinin yok edildiğini, başta eğitim olmak üzere tüm alanlarda Türkiye'nin geriye gittiğini iddia etti.

- "İmza süreci partimize zarar vermektedir

"OHAL'i olağanlaştıran, kalıcı bir OHAL devleti kurmayı hedefleyen iktidarın uygulamaları ortadayken, partimizi olağanüstü kurultaya götürmek sadece tek adam rejimini memnun edecektir." görüşünü savunan Güvener, şunları kaydetti:

"Değerli Cumhuriyet Halk Partililer, kamuoyu önünde, sosyal medya ve basın açıklamaları ile yürütülen olağanüstü kurultay için başlatılan imza süreci partimize zarar vermektedir. CHP İl Başkanları olarak kurultay tartışmalarının imza skoruna dönüştürülerek kamuoyu önünde yapılmasını doğru bulmuyoruz. Kurultay talebi demokratik bir hak olmakla birlikte, seçim öncesi ve seçim sürecinde partimize kapalı olan medya mecraları, parti içi tartışmaları ekranlara taşımakta, tek adam yönetimi ve yandaşları, parti içerisindeki bu tartışmaları ellerini ovuşturarak zevkle ve keyifle izlemektedir. Bu durum iktidarın Cumhuriyet Halk Partisine dönük yürütmekte olduğu algı operasyonunun boyutunu açıkça göstermektedir.

24 Haziran seçimleri sonrasında daha seçim sonuçları analiz edilmeden, tartışılmadan, değerlendirilmeden bir olağanüstü kurultay çağrısı yapılması ve bu çalışmanın sosyal medya, basın ve kamuoyu üzerinden sürdürülmesi doğru değildir. İhtiyacımız olan olağanüstü kurultaydan ziyade birlik, beraberlik ve sorumluluk içinde bu karanlık süreçten çıkabilmemizdir. Sorumluluk sahibi her partilimizin parti içi iktidar mücadelesini ve olağanüstü kurultay tartışmalarını bir kenara bırakarak partimizi kamuoyunda tartıştırmaktan vazgeçmesi ve partimizi yerel seçimlerde başarıya taşıyacak olgunlukta davranması gerekmektedir."

Rıfkı Güvener, bildiriyi okuduktan sonra, bildiriye imza veren CHP İl başkanları olarak tüm CHP'lileri tarihi bir sorumlulukla birlik ve beraberlik içinde hareket etmeye davet etti.

- İstanbul, İzmir ve Ankara imza verdi

Güvener daha sonra ise bildiriye imza veren il başkanlarının isimlerini tek tek okudu. Güvener'in okuduğu listeye göre aralarında İstanbul, İzmir, Ankara, Adana, Bursa ve Antalya'nın da bulunduğu 59 il başkanı söz konusu bildiriyi imzaladı.

Bildiride imzası olmayan il başkanları ise şunlar:

"Aksaray, Ardahan, Bartın, Batman, Bilecik, Denizli, Düzce, Gaziantep, Gümüşhane, Hatay, Isparta, Karabük, Kastamonu, Kırklareli, Manisa, Mardin, Ordu, Rize, Sakarya, Samsun, Trabzon ve Yalova."

Bu arada İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, yaptığı açıklamada CHP'nin 81 il başkanının Ankara'ya davet edildiğini bildirdi. Ankara'ya il başkanları olarak taraflarını değil, tavırlarını belirtmek için geldiklerini söyleyen Kaftancıoğlu, şunları kaydetti:

"Daha doğrusu tavrımızı koymaya geldik ve dün il başkanları olarak Ankara'da buluşma önerisi getirdiğimizde, ne yazık ki birtakım arkadaşlarımız 'İl başkanları bu buluşma yetkisini nereden alıyor?' diye sordular. Ben hemen şu cevabı vereyim kendilerine; il başkanları üzerlerine düşen sorumlulukla her zaman, her şekilde bir araya gelebilirler. Bizler il başkanları olarak kamuoyunda bir skor yarışmasına dönen, kötü yönetilen ve yürütülen sürece ortak olmama adına bugün söylendiği ya da ifade edildiği gibi herhangi bir skor vermek için gelmedik. Ancak il başkanları örgütün her zaman sözüne ses veren kişilerdir ve il başkanları olarak 'nasıl söz söyler' diyenlere de şu cümleyi kurmuş olayım. Eğer bir bölgede, bir ilde, örgüt adına söz söylenecekse, bunu söyleyecek kişi ne belediye başkanıdır ne milletvekilidir ne Parti Meclisi üyesidir. Örgütü temsil edecekse eğer, il başkanları eder."