Yaklaşık 2 yıl mahkum olduğu diyalizden babası Bayram Abeş’ten nakledilen böbrekle kurtulan Dilber Abeş Koç, ikinci hayatında yuva kurarak, tüp bebek yöntemiyle hamile kaldı. Hamileliğinde 31 haftayı dolduran ve bebeğini doğuracağı günü heyecanla bekleyen genç kadın, “Çok mutluyum, rüyada gibiyim. Böbrek nakli olmuş kadınlara, erkeklere sesleniyorum. Hayatta her şey olabiliyor, sadece inanın ve sabredin” dedi.

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yaşayan Fatma (49) ve Bayram Abeş’in (55) iki çocuğunun büyüğü olan Dilber Abeş Koç (30), 2008 yılında baş ağrısı ve baş dönmesi şikayetiyle hastaneye başvurdu. Dilber Abeş Koç’a, İzmir’de Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde böbrek yetmezliği tanısı konuldu ve diyalize başlandı. Bir süre diyaliz için İzmir’e gelip giden Koç, yaşamını evde periton diyaliz yaparak sürdürdü. Balıkesir-İzmir arasında mekik dokuyan Koç, babasının ısrarları sonucunda böbrek naklini kabul edince, 2010’da İzmir Kent Hastanesine başvurdu. Tetkikler sonucunda uygun verici olduğu saptanan baba Abeş’in bağışladığı böbreği, 2 Temmuz 2010’da Opr. Dr. Işık Özgü’nün başkanlığındaki ekip tarafından genç kıza nakledildi. Başarıyla geçen nakil, Koç için yeni bir hayatın başlangıcı oldu.

Koç, sonra da teyzesi Şamile Koç’un kayınbiraderi Mehmet Koç (33) ile yaşamını birleştirdi. Koç, Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok’un anne olabileceğini söylemesi üzerine geçtiğimiz Mart’ta İzmir Kent Hastanesi Tüp Bebek Merkezine başvurdu. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Dilek Aslan tarafından 4 Temmuz 2017’de embriyo transferi gerçekleştirildi ardından da gebelik gelişti.

“Babam çok ısrarcı oldu, beni umutlandırdı”

Gebeliğinde 31 haftayı dolduran Dilber Abeş Koç, rutin kontrolünde doktorlarıyla bir araya gelip, heyecanını paylaştı. Kendisini rüyada hissettiğini belirten Koç, "Diyaliz çok zor bir süreçti. Nakilden sonra da enfeksiyona karşı maskeyle dolaşıyordum. Nakilden sonra doktorlarım her şey yolunda, evlenebilirsin, anne olabilirsin diye izin verdiler. Eşimle tanışıyorduk, biraz da büyüklerimiz aracı oldu evlenmeye karar verdik. Evlendik dört yıl oldu. Üçüncü yıldan sonra bebek düşündük ve yine Kent Hastanesi’ne başvurduk. İlk başta sorunlar yaşadık, düşük tehlikesi atlattım. Şimdi 31 haftalık hamileyim, erkek bebek bekliyoruz, bebeğimin gelişimi de çok iyi, gelişimi bir hafta önden gidiyor. Allah nasip ederse 10-15 Mart gibi bebeğimizi kucağımıza alacağız. O zamanlar hayal bile edemiyordum. Zaten evlenip, çocuk sahibi olmayı hayal bile edemiyorsun o süreçte. Babam çok ısrarcıydı. Nakil olmuş kişilere beni götürüyor, konuşturuyordu. Ben hep bir sorun çıkar, nakil de olamam diye düşünüyordum. Babam beni umutlandırdı. Her şey çok güzel, şu anda çok mutluyum, rüyalarda gibiyim. Nakil olmuş bayanlara, erkeklere sesleniyorum; her şey olabiliyor hayatta sadece inansınlar ve sabretsinler" ifadelerini kullandı.

Eşe böbrek nakilli olduğu, yine hastalanıp sorunlar yaşar diye çevresinden evlenmemesi için uyarılar yapıldığını belirten bir fabrikada işçi olan Mehmet Koç, “Bu sözlere karşılık ben evlenmek, mutlu olmak istediğimi söyledim ve evlendim. Çok mutluyum. Bebeğimizin kalp seslerini duyunca ağladım, hatta yanımda hemşire hanım vardı birlikte ağladık. Çok heyecanlıyım” dedi.

En erken nakilden bir yıl sonra

İzmir Kent Hastanesi Böbrek Nakli ekibinden Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok, böbrek nakilli hastalarda herhangi bir sorun yoksa hamilelik için en erken bir yıl sonrasını önerdiklerini söyledi. Hamilelik öncesinde hastalığın tekrar edip etmeyeceği, ilaç düzeninin ne olacağı, tansiyon ve sıvı yüklenmesi, kilo alma gibi sorunlarla baş edip edilememesini değerlendirdiklerini belirten Doç. Dr. Ok, “Hamilelikle birlikte hem bizim hem jinekolog takibi önemli. Gerekli önlemleri birlikte alıyoruz. Dilber Hanım zaten çok detaycı ve dikkatli, yıllardır takip ettiğimiz bir hasta. Evliliğine şahit olduk. Şimdi de inşallah çocuğunu kucağımıza alacağımız bir hastamız. Uyumlu bir hastaydı. Çok şükür Dilek hanım ile de beraber süreci çok iyi yönettik diye düşünüyorum. Dolayısıyla da inşallah sağlıklı bir bebeğimiz yakında elimize gelecek” diye konuştu.

İzmir Kent Hastanesi Tüp Bebek Merkezi Sorumlusu Opr. Dr. Dilek Aslan da şunları söyledi:

“Tüp bebek tedavisi artık son yıllarda çok düşük dozda ilaçların kullanımıyla hastanın genel sağlığına fazla etki yapmadan, herhangi bir zarar vermeden uygulanabilmektedir. Bunun en güzel örneklerinden biri Dilber Hanım. Tabii ki nefroloji bölümünün, böbrek nakli bölümünün doğru tedavisi ve yeterli süre beklemesinden ve gebeliğe izin vermesinden sonra hastamız bize bebek isteğiyle başvurdu. Biz de sağlık taramalarını yaptık. Gebeliğe herhangi bir engel durum olmadığını tespit ettik ve tüp bebek tedavisini uyguladık. Kendisi son derece bilinçli, her türlü tedavide çok uyumlu bir hasta. Öyle olunca da sanıyorum şansımız da yolunda gitti, bir defada tüp bebek tedavisinde başarılı bir sonuç aldık. Şimdi bebeğimiz ismi Eymen olacak, son derece sağlıklı bir bebek. Mart’ın 2 ya da üçüncü haftası gibi bir doğum sürecimiz olacak. Hem beslenmesinde hem ilaçların kullanımında hem de kilo alımındaki özeni nedeniyle ben hastamıza da çok teşekkür ediyorum.”