CHP’de 37. Kurultay süreci başlarken Sözcü gazetesinde Rahmi Turan’ın köşesinde gündeme getirdiği, CHP’li bir ismin 9 Kasım’da Beştepe’ye plakası değiştirilmiş araçla gizlice giderek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la görüştüğü ve Erdoğan’ın “Türkiye’nin güvenliği için senin CHP genel başkanı olman gerekir. Düşün karar ver. Memleketin iyiliği için bu gerekli. Ben de yardımcı olurum” dediği iddiası tartışma yarattı. CHP’liler gün boyu bu ismin kim olduğu sorusuna muhatap oldular. Parti kaynakları, bu sorunun muhatabı olarak Cumhurbaşkanlığı’nı adres gösterdi. CHP’liler yazıda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylediği öne sürülen sözlere tırnak içinde yer verildiği ve dolayısıyla yanıt vermesi gerekenin de Cumhurbaşkanlığı olduğunu savundular.

TASFİYE OPERASYONU

Hürriyet'ten Rifat Başaran'ın haberine göre; CHP Sözcüsü Faik Öztrak, bu iddiayla ilgili “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, özelikle son seçimlerde başarıyı yakalayan bir lider. Bugün Türkiye’de tek adam parti devletine karşı çıkan, demokrasi blokunu bir araya getirme özelliğine sahip tek isim de liderimiz Sayın Kılıçdaroğlu’dur. Dolayısıyla saray, Kılıçdaroğlu’nu tehdit olarak algılamakta ve bu çerçevede artık siyasi rekabet yerine devlet gücü kullanarak tasfiye operasyonlarına girişmeye çalışmaktadır. Bütün bu çabalar CHP liderliğini daha da güçlendirmekten başka işe yaramaz. Milli irade dışında hiçbir güç CHP’ye genel başkan belirleme yetkisine sahip değildir” dedi. CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ise “Sayın köşe yazarımız böyle bir şey söyledikten sonra CHP töhmet altında kalıyor. Bir kişinin hakkını koruyalım derken, bir siyasi partinin mensuplarının hakkı, hukuku korunmamış oluyor. Kendisini saygıyla karşılıyoruz ama açıklanmalı. CHP’nin içini dizayn etmeye vardıracak kadar, olayı bu noktaya getiren AK Parti Genel Başkanı da gerekiyorsa bunu millete anlatmalıdır” diye konuştu.

İNCE VE EROL’DAN MESAJ

İddiaya karşı ilk tepki CHP’li Muharrem İnce’den geldi. Daha önce, 37. Kurultay’da adaylık sinyali veren İnce, sosyal medya hesabından “CHP Genel Başkanı’nı özgür iradeli kurultay delegeleri seçer, saray CHP’ye müdahale edemez. Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan’ın yazısında isim vermeden belirttiği kişi ortaya çıkmalıdır. Çıkmıyorsa saray kapılarında CHP genel başkanlığı kovalayan o ismi Rahmi Turan açıklamalıdır” mesajını paylaştı.

Sosyal medyada adı geçen Elazığ milletvekili Gürsel Erol da Twitter adresinden, “CHP yine karıştırılmak isteniyor! CHP geleneğinden ve kültüründen gelen hiç kimse saray kapılarında kendi geleceği ile ilgili bir beklentiye girecek kadar haysiyetsiz değildir. Rahmi Turan’ın haberini yorumlamak yerine bu ismi açıklamasını partililer olarak talep ediyoruz” mesajını yayınladı.

İSİMLER HAVADA UÇUŞTU

Sosyal medyada ve kulislerde gün boyu isimler havada uçuştu. Bu isimlerden biri de CHP’den ihraç edilen Ardahan Bağımsız Milletvekili Öztürk Yılmaz oldu. Yılmaz, bir yıl önce partisinden ihraç edilmişti. Kulislerde ismi dolaşan diğer bir isim olan Mustafa Sarıgül de şu an parti üyesi değil. Sarıgül’e, hezimete uğradığı 31 Mart Yerel Seçimleri’nde Şişli’den CHP adayına karşı DSP’den aday olduğu için partililerin tepkili yaklaştığı biliniyor. Sosyal medyada konuşulan bir diğer isim ise Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu. CHP üyesi olmayan Feyzioğlu da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olan yakınlığından dolayı partide tepki çekiyor.