AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, Üsküdar'da gazeteler ve internet medyasıyla bir araya geldi.

REFORM GÜNDEMİ

Ekonomi ve hukuk alanında reform paketlerine ilişkin olarak, "Ne zaman Türkiye'de sorunlar gündeme geldiyse bu sorunlardan çıkış yolu reformdur. Reformlar yaparak bütün bu krizleri aşabilmiştir. AK Parti'nin bundan sonraki süreçte de reform iradesi sahici ve tutarlı bir iradedir" diyen Kurtulmuş sözlerini şöyle sürdürdü:

"İki ana başlıkta. Biri hukuk alanındaki reformlardır. Adalet Bakanı başkanlığında uzun süredir bir buçuk yıldır bir hukuk reformu başta insan hakları belgesi olmak üzere önemli bir paketi hazırladılar. Beştepe'de tartışmaya açıldı ardından partimizde müzakereye açıldı. Olgunlaşma noktasına geldi. Hazine ve Maliye Bakanımız Lütfi Elvan'ın yaptığı çalışmalar sonucunda da iş dünyasına ekonomik sistemimize ilişkin önemli bir çalışma da son noktaya gelmektedir. Olgunlaştıktan sonra Sayın Cumhurbaşkanımız kamuoyu ile paylaşacaktır. Zamanlaması Cumhurbaşkanımızın takdirindedir" diye konuştu.

"Reformdan rahatsızlık duyan bazı çevreleri de çok iyi biliyoruz" diyen Numan Kurtulmuş, "Ayrıca muhalefet tarafından gelen bazı eleştirilerin haksız olduğunu ifade etmek isterim. Daha doğrusu reform meselesinin onlar tarafından anlaşılmadığını gösterir. 19 yılda ne reformu demek reformu statik bir mesele zannetmektir. Bu da tam statükocu bir anlayışın dışavurumudur. Eldeki siyasi imkanlara göre gelişecek bir husustur. Bir kere yaptık geçtik deseydik AK Parti iktidarı ayakta kalamazdı. Dinamik bir süreçtir. Herkesi, bütün siyasi partilerin desteğini istiyoruz" dedi.

YENİ ANAYASA TARTIŞMASI

"Yeni anayasa meselesi bir fantezi değil laf olsun diye ortaya atılmış mesele değil" diyen Kurtulmuş, yeni anayasa tartışması konusunda, "Evet önemli değişiklikler yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildi. Vesayetin geriletmeye çalışıldığı adımlar atıldı. Ama mevcut Anayasa içinde halen 1961 ve 82 Anayasası'nın ruhu dolaşmaktadır. Artık tam manasıyla sivil, demokrat, ileri kapsayıcı katılımcı bir anayasanın vakti gelmiştir. Anayasa tek başına AK Parti'nin yapacağı bir şey değil. Sayımız yetse bile tek başına yapılacak bir husus değil. Mümkün olduğunca geniş bir konsensüs ile yapmak istiyoruz. MHP'den verilen destek gibi diğer partilerden de sürece destek olunmasını bekliyoruz. Bu Anayasa Türkiye siyaseti için de bir sınavdır aynı zamanda" ifadelerini kullandı.

BOĞAZİÇİ PROTESTOLARI

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'ne Prof. Melih Bulu'nun atanması sonrası başlayan protestoları değerlendiren Numan Kurtulmuş şöyle konuştu:

"Biz üniversitelerin çekişme ile politika kavgalarla, öğrencileri kutuplaştırarak üniversitenin üniversite olma özelliğinin zayıflatılmasını istemeyiz. Üniversiteler, araştırmalarını yapmalı, bilim üretmelidir. Bu tartışma, bir şekilde politikacılar tarafından yönlendirilmemeli. Üniversitelerden beklentimiz kendi alanlarında yarışan gruplar haline gelebilmeleridir. Öğretim üyeleri ve öğrenciler arasında huzurun sağlanmasıdır. Bunun uluslararası alana taşınarak Türkiye'ye karşı bir baskı aracına dönüştürülmesine asla rıza göstermeyiz.

Boğaziçi'ndeki öğrenciler de bizim öğrencilerimizdir. Oradaki bazı marjinaller, tamamını bağlamaz. Boğaziçi'nin kahir ekseriyeti iyi eğitim almak isteyen milli değerlere sahip çıkan samimi gençlerdir. Birkaç marjinal grubun bu gençleri yönlendirilmesi kabul edilemez. Bazı partiler tarafından politik arenaya çekilmesi de kabul edilemez. Uluslararası baskı aracına dönüştürülmesi de kabul edilemez."

AB VE ABD'YE BOĞAZİÇİ TEPKİSİ

AB ve ABD'den gelen Boğaziçi Üniversitesi'ndeki protesto tepkilerine ilişkin olarak Kurtulmuş, "Hangi ülkeden gelirse gelsin insan hakları konusunda Türkiye'yi hizaya sokmaya çalışanlara söyleyecek çok sözümüz var. Kimsenin bize parmak sallamaya hakkı da yoktur, haddi de yoktur. Hele hele ABD'de bir siyahinin boğazına basarak ölümüne sebep olanların ya da Avrupa'daki protestolarda orantısız güç kavramının bile yetersiz kalacağı şekilde müdahale edenlerin söz söylemeye hakkı yoktur. BM kuruluşlarının da bize insan hakları dersleri vermeye hakkı yoktur" dedi.

Numan Kurtulmuş, "Türkiye'nin üniversitelerinin daha ileri gitmesi için her türlü imkanı seferber edeceğiz. İnşallah en kısa sürede Boğaziçi yeniden güçlü bir bilimle araştırma ile makalelerle yeniden anılır hale gelir" diye konuştu.

MİLLİ SOSYAL MEDYA

Twitter'ın Türkiye'den de siyasetçilere kısıtlama uygulamasını eleştiren Numan Kurtulmuş, "Trump'ın sosyal medya hesaplarına da engel konulduğu süreçte de bunları söyledik. Görülüyor ki aslında kendileri de politik bazı tavırları taşıyorlar. Kendi kanaatlerini bir veri olarak dayatmaya çalışıyorlar. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Türkiye'nin en kısa zamanda milli sosyal medya platformunu kurması gerekiyor. Bu konuda çalışmalar da var. Kendi milli uygulamalarımızı güçlendirmemiz lazım" dedi.

KISITLAMLAR HAFİFLETİLECEK Mİ?

Bir gazetecinin kısıtlamaların hafifletilip hafifletilmeyeceği sorusunu yanıtlayan Kurtulmuş, "Sağlık ve ekonomik dengeyi kurmak zorundayız. Bir taraftan sıkı tedbirler getirirken bir taraftan örneğin kısa çalışma ödeneği gibi tedbirler uygulandı. Burada bu dengeyi koruyamaya gayret ediyoruz" ifadelerini kullandı.

SEÇİM KANUNU ÇALIŞMASI

Yeni Anayasa çalışmasında siyasi partiler ve seçim kanununda bir değişiklik ile ilgili bir soruya Kurtulmuş, "Siyasi partiler kanunu ile ilgili konular da tartışılabilir konulardır. Burada da bir önyargımız yok. Parlamenter sistem meselesine gelince, böyle bir sisteme geri dönülebilir mi? Sanki Türkiye'de mevcut sistem ile ilgili bir referandum yapılmamış gibi konuşmak milletin iradesine saygısızlık" diye yanıt verdi.

MUHALEFET PARTİLERİNİN ZİYARETLERİ

Son günlerde muhalefet partilerinin birbirlerine yönelik ziyaretlerini değerlendiren Kurtulmuş, "Partilerin birbirlerini ziyaretlerinden memnuniyet duyarız. Bu ziyaretler bir kere seçim mesajı değildir, reform ile ilgili çalışmalar da erken seçim mesajı değildir. Seçim 2023 yılında yapılacaktır" diye konuştu.

ABD İLE İLİŞKİLER

ABD'nin yeni yönetimi ile ilişkileri değerlendiren Kurtulmuş, ABD'yi terör örgütüne verdiği destek konusunda uyararak, "ABD ile ilişkilerin gerginleşmesinin hiçbir nedeni Türkiye değil. PKK/PYD'ye destek veren kim? Bir terör örgütü liderini besleyen kim? Artık ABD, Ortadoğu denilen coğrafyanın bilgisayar başında göründüğü gibi olmadığını anladığını sanıyorum. Bunların hiçbirinden de bir kazanım elde edilemedi ABD açısından. ABD rasyonel bir seçim yapacaksa üç beş bin militanlı bir terör örgütünü mü, nüfusu yükselen, demokrasi ilerleyen Türkiye gibi bir ülke ile mi ilişkiye geçecek? Herhalde ABD için Türkiye ile ilişkiler menfaatine..." dedi.

HÜKÜMET SİSTEMİNDE İYİLEŞTİRME ADIMLARI

"Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilmiş, millet tarafından kabul edilmiş ve sıkıntısız, ufak tefek sourunlarla birlikte bir şekilde yürümektedir" diyen Numan Kurtulmuş, bir gazetecinin, "Bu sorunlar nedir, yeni Anayasa'da bununla ilgili düzenleme olacak mı" sorusu üzerine, "Eski sistemde bakan vardı, müsteşar vardı. O hiyerarşi değişti. Bakan ve bakan yardımcıları, bürokrasinin eski alışkanlıklarından kaynaklanan bazı durumlar ortaya çıkabilir. Yazışmaların, bürokrasinin azaltılması ile ilgili ihtiyaçlardır. Kastım budur. Çatı ile ilgili problem yoktur" dedi.

İTTİFAK AÇIKLAMASI

"Cumhur ittifakını genişletmek için adım atılacak mı" sorusu üzerine Kurtulmuş şunları söyledi:

"İttifaklar yeni sistemin doğası. Kimin kiminle ittifak yaptığından ziyade, kimin ne için ittifak yaptığı önemli. Cumhur İttfakı sahada kurulmuş olan ittifaktır. 15 Temmuz gecesi tankların karşısına bu millet hep beraber çıktı ve orada sahada taban kaynaşması gerçeklleşmiş oldu. Onun verdiği ivme ile Cumhur İttifakı temel konularda anlaşan ama koalisyon yapmaksızın, AK Parti ve MHP iki ayrı parti. Ortak noktalarla birlikte hareket etme becerisine sahibiz. Bu sandığa da yansımış oldu."

Muhalefet partilerinin ittifakı hakkında konuşan Kurtulmuş, "Geçen seçimlerde İstanbul ve Ankara'da sonuç alsa bile niçin ittifak ettiğini bilemiyor. İttifak ettiği tek nokta Tayyip Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin. İYİ Parti'nin milleyetçi tabanı da nasıl ayrılıkçı bir parti ile işbirliğini içine sindirecektir, ya da Atatürkçü bir parti ayrılıkçı bir parti ile nerede uzklaşacaktır? Aralarında fikir beraberliğin olmadığı görülüyor. Zaman zaman HDP'nin varlığından rahatsız oldukları ortaya konuluyor. Millet ittifakının kurumsal yapısının zayıf olduğunu ifade etmek için söylüyorum. Aslona partilerin tabanları arasındaki fikir yakınlaşmasını sağlamaktır. Cumhur İttfakının ilkeler çerçevesinde ittifak halinde olmak, Cumhur İttifakı'nı genişletmek arzusundayız" diye konuştu. (Mesut Toptan / HaberTürk)