ANKARA (AA) - MUSA SAMUR - Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Gençlerbirliği Kulübü Başkanı Murat Cavcav, çocuk istismarı konusunda kırmızı-siyahlı ekip olarak hassas davrandıklarını söyledi.

Murat Cavcav, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kırmızı-siyahlı kulübün altyapıya verdiği öneme dikkati çekerek, Beştepe İlhan Cavcav Tesisleri'nde her gün binlerce çocuğun eğitim aldığını dile getirdi.

Gençlerbirliği Kulübünün, altyapısında yetiştirdiği gençlerle Türk futbolunun kaynağı olduğunu ifade eden Cavcav, "Şu an A takımımızda, altyapımızdan yetişen kaptanlarımız Uğur Çiftçi ve Ahmet Oğuz'un dışında 4-5 futbolcumuz daha var. Bu futbolcu arkadaşlarım çocuk yaşta bu tesise geldiler ve hepsi 10 yılı aşkın süredir evleri kadar burada da zaman geçiriyorlar." dedi.

Kırmızı-siyahlı takımın tesislerinin özellikle hafta sonları çocuklar ve velileriyle şenlik alanına döndüğünü aktaran Cavcav, "Hafta sonları tesiste bu şenliği gördüğümde çok mutlu oluyorum. Onlar bizim geleceğimiz. Öyle saf öyle temizler ki insan bakmaya kıyamıyor." diye konuştu.

Son günlerde çocuk istismarına ilişkin gazete ve televizyonda haberleri gördüğünü vurgulayan Cavcav, "İnsanın kanı donuyor. Ben de bir babayım. Her gün çocukların cıvıl cıvıl sesleriyle spor yaptığı bir futbol kulübünün başkanıyım. Çocuk istismarı en hassas olduğumuz konudur. Kırmızı çizgimizdir." ifadelerini kullandı.


- "Annem babam ne der korkusu"


Çocukların bir çok şeyi "annem babam ne der" korkusuyla saklayabileceğine dikkati çeken Cavcav, sözlerini şöyle tamamladı:

"Televizyonda, gazetede görüyorum 'çocuk susar, sen susma' çağrıları yapılıyor. Çocuklara her şeyi anlatabileceklerini öğretmeliyiz. Anlattıkları zaman da 'kol kırılır yen içinde kalır' demeden gerekeni hem de hiç vakit kaybetmeden yapmalıyız. Çocuklar yapamaz ama bizler yapabiliriz. Bu konudaki büyük sorumluluğumuzu unutmamalıyız. Bir baba olarak tavsiyem, aileler, veliler, çocuklarıyla konuşsun ve konuşmalarını öğütlesin. Güven tesis etmek anne baba olarak en başta bizim görevimiz. Bu çirkin hadiseleri bir daha toplum olarak yaşamamamız en büyük temennim."