Tebligat ceza ve hukuk yargılamaları açısından önemli bir konudur. Uygulamada tebligat ile ilgili pek çok uygulama hatası ile karşılaşılmaktadır. Bu durum hem zaman kaybına hem de maliyete neden olmaktadır. Bu nedenle tebligat ile alakalı yasal düzenlemede belirtilen kurallara uyulması önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bilinen Adreste Tebligat

Tebligat, tebliğ yapılacak kişinin bilinen en son adresinde yapılmalıdır. Şayet bilinen en son adresin tebligata uygun olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilmeli ve tebligat buraya yapılmalıdır.[1]

Tebliğ imkânsızlığı ve tebellüğden imtina

Tebligat evrakının muhtara verilmesi

Kendisine tebligat yapılacak kimse veya Tebligat Kanunu maddeleri uyarınca tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden kaçınırsa, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza karşılığında teslim edecektir.

İhbarnamenin binanın kapısına yapıştırılması

Burada ayrıca tesellüm edenin adresini içeren ihbarnamenin belirtilen adresteki binanın kapısına yapıştırılması gerekir.

En yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilmesi

Adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilmesi gerekmektedir.

Tebliğ tarihi

İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılmaktadır.

Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim etmelidir.

Burada ayrıca tebliğ memuru, tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmalıdır.

İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılacaktır.

Muhtar, ihtiyar heyeti azaları, zabıta amir ve memurları Tebligat kanunu ve yönetmeliği hükümleri gereğince kendilerine teslim edilen evrakı kabul etmek zorundadırlar.[2]

Bilinen adreste tebligat

Tebligat, öncelikle tebliğ yapılacak şahsın bilinen en son adresinde yapılmalıdır. Bilinen en son adresin tespitinde, tebliğ isteyenin beyanı, muhatabın veya diğer ilgililerin bildirimleri ya da mevcut belgeler esas alınmalıdır.[3]

Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâli: Bu durumda muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilmesi gerekir ve bu durumda tebligat bu adrese yapılmalıdır.

Burada ayrıca başkaca adres araştırması yapılmayacaktır.

Tebligat yönetmeliğinin 79/2 maddesine göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilmesi gerekmektedir.[4]

Gerçek kişilere yapılacak tebligatın aşamaları

Gerçek kişilere yapılacak tebligat iki aşamadan oluşmaktadır.[5] Tebligat mevzuatındaki değişiklik sonrasında, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesi gereğince doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir.

Tebligatın 1. Aşaması

Muhataba çıkarılan ilk tebligat, bilinen veya gösterilen adresine yapılmalıdır: Buna göre, ilk defa bildirilen adresin muhatabın (davalının) adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adres olması arasında fark bulunmamaktadır.

Her iki adres de Tebligat Kanununun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adrestir. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi de nazara alınarak muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılacaktır.[6]

Tebligat Kanunu ve mevzuatındaki değişiklik, tebliğ işleminin iki veya üç tebligatla yapılması amacıyla yapılmıştır.

Mernis adresinin bildirilen adres olması halinde doğrudan Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesine göre tebligat yapılamaması

Muhatabın sadece adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresinin bilinen adres olarak bildirilmesi halinde ilk tebliğin Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesine göre yapılması mümkün değildir.[7]

Burada bildirilen adres, adres kayıt sistemindeki adres olması durumunda da tebligatın 10/1 ve 21/1 maddelere göre yapılması gerekir. Bilinen en son adresin tebligata uygun olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, ikinci tebliğin Tebligat Kanunu’nun 21/2 maddesine göre yapılabilecektir.

Açık mavi renkli zarf kullanımı

Tebligat Yönetmeliği’nin 16. maddesinde; Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre çıkarılacak tebligatların açık mavi renkli zarflarla yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Açık mavi renkli zarf kullanımı şeklindeki yöntem, mernis adresine doğrudan yasanın 21/2 maddesine göre tebligat yapılamayacağı hususunu işaret etmektedir. Bu yöntem, istisna olarak ve belirli şartların oluşması halinde başvurulacak bir tebligat şeklidir.

İlk defa bildirilen adres, adres kayıt sistemindeki adres olsa dahi, tebliğ evrakının Tebligat Yasasının 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılması gerekmektedir. Tebligat Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesince muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi şart koşulmaktadır.

Yabancı memlekette tebligat usulü

Yabancı memlekette tebliğ o memleketin yetkili makamı aracılığı ile yapılacaktır.

Bunun için anlaşma veya o memleket kanunları uygunsa ise, o yerdeki Türkiye siyasi memuru veya konsolosu tebligat yapılmasını yetkili makamdan istenecektir.

Yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ olunacak evrak, tebligatı çıkaran merciin bağlı bulunduğu vekâlet vasıtasıyla Dışişleri Bakanlığına, oradan da memuriyet havzası nazarı itibara alınarak ilgili Türkiye Elçiliğine veya Konsolosluğuna gönderilmelidir.

Dışişleri Bakanlığının aracılığına lüzum görülmeyen hallerde tebligat evrakı, ilgili Bakanlıkça doğrudan doğruya o yerdeki Türkiye Büyükelçiliğine veya Başkonsolosluğuna gönderilebilir.[8]

Siyasî temsilcilik aracılığıyla yabancı ülkedeki Türk vatandaşlarına tebligat

"Siyasî temsilcilik aracılığıyla yabancı ülkedeki Türk vatandaşlarına tebligat" başlıklı 25/a maddesine göre; yabancı ülkede kendisine tebliğ yapılacak kimse Türk vatandaşı olduğu takdirde tebliğ o yerdeki Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğu aracılığıyla da yapılabilmektedir.

Bu durumda bildirimi Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğu veya bunların görevlendireceği bir memur yapacaktır.

Tebliğin konusu ile hangi merci tarafından çıkarıldığı bilgilerinin yer aldığı ve otuz gün içinde başvurulmadığı takdirde tebliğin yapılmış sayılacağı ihtarını içeren bildirim, muhataba o ülkenin mevzuatının izin verdiği yöntemle gönderilir.

Bildirimin o ülkenin mevzuatına göre muhataba tebliğ edildiği belgelendirildiğinde, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğuna başvurulmadığı takdirde tebligat otuzuncu günün bitiminde yapılmış sayılır. Muhatap Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğuna başvurduğu takdirde tebliğ evrakını almaktan kaçınırsa bu hususta düzenlenecek tutanak tarihinde tebliğ yapılmış sayılır. Evrak bekletilmeksizin merciine iade edilir.

"Siyasî temsilcilik aracılığıyla yabancı ülkedeki Türk vatandaşlarına tebligat" başlıklı 25/a maddesine göre; kazaî merciler tarafından çıkarılacak tebligatta, tebliğ evrakı doğrudan o yerdeki Türkiye Büyükelçiliği veya Konsolosluğuna gönderilebilecektir.

Örneğin; Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi dikkate alınmadan ve yasal şartları oluşmadan ilk seferde doğrudan doğruya Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılması hukuka aykırı olacaktır. Burada mahkemece davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliğ edilmesi gerekmektedir.[9]

Örneğin; davalının Amerika Birleşik Devletlerinde yaşadığı, davalıya ait UYAP’taki nüfus kayıt bilgilerine göre mernis adresinin de “Amerika Birleşik Devletleri” şeklinde olduğu, gerekçeli karar tebligatının Amerika Birleşik Devletlerindeki adresine çıkarıldığı ve Houston Başkonsolosluğu evrakında tebligatın “yerine getirilemediği” belirtilmiş olması halinde; davalının yurt dışı adresine dair araştırma yapılarak tespit edilecek yurt dışı adresine Tebligat Kanununun 25. maddesine göre mahkemenin gerekçeli kararının tebliğ edilmesi gerekmektedir. Burada tebligatın yapılamaması halinde ise Tebligat Kanununun 28. maddesinin son fıkrası uyarınca tebligat yapılması gerekecektir.[10]

Tebligat Kanununun 28. maddesinin son fıkrasına göre; yabancı memleketlerde oturanlara ilanen tebligat yapılmasını gerektiren durumlarda tebliği çıkaran merci, tebliğ olunacak evrak ile ilan suretlerini yabancı memlekette bulunan kişinin bilinen adresine ayrıca iadeli taahhütlü mektupla gönderecek ve posta makbuzunu dosyasına koyacaktır.

Konsolosluk.Net sistemi

Yurt dışında bulunan vatandaşların konsolosluk işlem taleplerinin dış temsilciliklerince kullanılan Konsolosluk.Net sistemi üzerinden gerçekleştirilmektedir.

Yurt dışında yapılan adres bildirimlerinin İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün Adres Kayıt Sistemine işlendiği bildirilerek, son dönemde yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının açık adres bilgilerinin gönderilmesine ilişkin yazılarda artış olduğu bildirilmektedir.[11]

Adres Kayıt Sistemi ile adli mercilerimizce kullanılan UYAP sistemi bütünleşmiş hale getirilmiştir. Yani bu sistemin kullanıcıları tarafından bu bilgilere erişilebilmesi mümkündür. Yani yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının Adres Kayıt Sisteminde bulunan bilgilerine adlî makamların UYAP sistemi üzerinden erişim sağlamaları imkan dahilindedir.[12]

Konsolosluk.Net ve Adres Kayıt Sisteminin UYAP sistemi ile bütünleşmiş kullanımı konusunda herhangi bir aksaklık bulunmamaktadır.

UYAP üzerinden T.C. Kimlik numarası ile yapılan yurt dışı adres sorgulaması sonucunda gelen konsolosluk bilgisinde ülke ve şehir adının da görüntülenebilmesinin 26.06.2020 tarihli UYAP genel güncellemesi ile sağlandığı bildirilmiş ve UYAP sistemi üzerinden yapılan yurt dışı adres sorgularında sorunla karşılaşılması hâlinde Genel Müdürlüklerine bildirimde bulunulması gerektiği ifade edilmektedir.[13]

Adalet Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı arasında imzalanan 19.12.2009 tarihli Veri Erişim, Paylaşım ve Kullanım Esaslarına Dair Protokol uyarınca; yurtdışında bulunan şüpheli, sanık, hükümlü, mağdur, müşteki, müdahil ve tanık durumundaki Türk vatandaşlarının Konsolosluk-net sisteminde kayıtlı adreslerine adli mercilerimizce UYAP üzerinden ulaşılmasının mümkün olduğu ifade edilmektedir.[14]

Konsolosluk-net sisteminde adres bulunmaması hali: Bu durumda ilgili genelge Ek-1 de yer alan örneğe uygun olarak hazırlanacak istinabe evrakı ile yabancı ülke yetkili adli makamlarından adresin tespiti talep edilmelidir.[15]

Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının adres bilgilerinin temin edilmesi konusunda şu hususların dikkate alınması gerektiği ifade edilmektedir:[16]

1) Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının adres bilgilerinin öncelikle Dışişleri Bakanlığı'nın Konsolosluk.Net sistemi ve İçişleri Bakanlığı'nın Adres Kayıt Sistemi ile bütünleşme sağlanmış olan UYAP sistemi aracılığı ile temin edilmesi gerekir.

2) UYAP sistemi üzerinden yapılan yurtdışı adres sorgularında sorun yaşanması hâlinde Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Genel Müdürlüğü ile iletişim kurulmalıdır.

3) Konsolosluk.net sisteminde kaydı bulunmayan Türk vatandaşlarının adres tespitine ilişkin taleplerin ilgili mevzuat ve genelge hükümleri doğrultusunda Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü aracılığıyla yapılacak adlî yardımlaşma yöntemi ile ilgili yabancı ülke makamlarından talep edilebilecektir.[17]

(Bu köşe yazısı, sayın Dr. Suat ÇALIŞKAN tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)

--------------------

[1] Bkz.; 7201 sayılı Tebligat Kanununun; "Bilinen Adreste Tebligat" kenar başlıklı 10. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

[2] Tebligat Kanunu’nun "Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina" kenar başlıklı 21. Maddesi.

[3] Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin; "Bilinen adreste tebligat" kenar başlıklı 16/1maddesi.

[4] Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin; "Bilinen adreste tebligat" kenar başlıklı 16/2maddesi.

[5] Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra tebligat 2 aşamada yapılmaktadır.

[6] Y.14. HD, E: 2017/2312, K: 2021/260, KT: 25.01.2021.

[7] Tebligat Kanununda yapılan değişiklikten sonraki hükümlerde ve bu değişikliğe uygun olarak çıkarılan uygulama yönetmeliği hükümlerinde bu husus öngörülmüştür.

[8] 7201 sayılı Tebligat Kanununun 25. maddesinde yabancı memlekette tebligat usulü düzenlenmiştir.

[9] Y.14. HD, E: 2017/2312, K: 2021/260, KT: 25.01.2021.

[10] Y.14. HD, E: 2017/2312, K: 2021/260, KT: 25.01.2021.

[11] Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü (Ceza İstinabe ve Tebligat Bürosu), “Konsolosluk.Net Sisteminde Bulunan Adres Beyanları” konulu, E.14838002-4-2-CEZA-GÖRÜŞ-34971/97099 sayılı ve 07.10.2020 tarihli genelgesi.

[12] 11 Ekim 2018 tarihli ve 2018/13 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesinin ruhuna uygun olacak şekilde bürokrasinin azaltılması ve kamu hizmetlerinde gecikmelere sebebiyet veren hususların ortadan kaldırılması ilkeleri gereğince bu yöntemin uygulanması tavsiye edilmektedir.

[13] Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü (Ceza İstinabe ve Tebligat Bürosu), “Konsolosluk.Net Sisteminde Bulunan Adres Beyanları” konulu, E.14838002-4-2-CEZA-GÖRÜŞ-34971/97099 sayılı ve 07.10.2020 tarihli genelgesi.

[14] Cezaî konulara ilişkin 16.11.2011 tarihli ve Uluslararası Ceza İstinabe İşlemlerinde Adli Makamlarımızca Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar konulu, 69/2 sayılı Genelgesi. Ayrıca hukukî konulara ilişkin 16.11.2011 tarihli ve Hukuki Konularda Uluslararası İstinabe Taleplerine Uygulanacak Esaslar konulu 63/2 sayılı Genelge de benzer mahiyette olan Adalet Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı arasında imzalanan 19.12.2009 tarihli Veri Erişim, Paylaşım ve Kullanım Esaslarına Dair Protokol uyarınca; öncelikle, yabancı devletlerde bulunan Türk vatandaşlarının Konsolosluk-net sisteminde kayıtlı adreslerine adli mercilerimizce UYAP üzerinden ulaşılır. Konsolosluk-net sisteminde adres bulunmaması halinde, hazırlanacak istinabe evrakı ile yabancı ülke yetkili adli makamlarından adresin tespiti talep edilir." hükmünü içermektedir.

[15] Cezaî konulara ilişkin 16.11.2011 tarihli ve Uluslararası Ceza İstinabe İşlemlerinde Adli Makamlarımızca Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar konulu, 69/2 sayılı Genelgesi.

[16] Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü (Ceza İstinabe ve Tebligat Bürosu), “Konsolosluk.Net Sisteminde Bulunan Adres Beyanları” konulu, E.14838002-4-2-CEZA-GÖRÜŞ-34971/97099 sayılı ve 07.10.2020 tarihli genelgesi.

[17] Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü (Ceza İstinabe ve Tebligat Bürosu), “Konsolosluk.Net Sisteminde Bulunan Adres Beyanları” konulu, E.14838002-4-2-CEZA-GÖRÜŞ-34971/97099 sayılı ve 07.10.2020 tarihli genelgesi.