Meydana gelen bir trafik kazası sonrasında; kaza tek taraflı ise araç sürücüsü, araç içindeki yolcular ya da yayalar, kaza çift taraflı ise her iki aracın sürücüsü, araçlar içindeki yolcular ya da yayalar zarar görebilmektedir. Bu zararların büyüklüğünün ölçüsü değişmekle birlikte, trafik kazaları bedensel bir yaralanma (sakatlık) ya da ölüm ile sonuçlanabilmektedir.

Kişilerin trafik kazası nedeniyle yaralanmaları ya da bir yakınlarının vefatı halinde, somut olay hukuken incelenip her olayın detayına göre ayrı ayrı aydınlatılması gerekmekle birlikte, Trafik Poliçesi gereğince Sigorta Şirketine başvuru yaparak tazminat talep etme hakları bulunmaktadır. Bu yazımızda, trafik kazalarında meydana gelen bedensel zararlar ile ilgili akla gelebilecek temel soruları yanıtlamaya gayret edeceğiz.

SORU-1-) TRAFİK POLİÇESİ İLE KASKO POLİÇESİNİN FARKI NEDİR?

Trafik Sigortası ‘Zorunlu’ Mali Sorumluluk, Kasko Sigortası ise ‘İhtiyari’ Mali Sorumluluk Sigortası olarak adlandırılmaktadır. Bunun anlamı, Trafik Poliçesi yaptırmanız zorunlu iken Kasko Poliçesi yaptırmanız sizin isteğinize bağlıdır. Ayrıca, Trafik Poliçesi 3.kişilerin zararını kusuru oranında teminat altına alır iken, Kasko Poliçesi sizin aracınız yönünden zararları teminat altına alır.

SORU 2-) ARACIMIN TRAFİK (ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI) POLİÇESİ BENİM ZARARIMI KARŞILAR MI?

Hayır. Eğer çift taraflı bir trafik kazası meydana geldi ise, kendi aracınızın Trafik Sigortası sizin zararlarınızı karşılamaz. Kanun gereği, aracınızın Trafik Sigortası, 3.kişilerin zararlarını kusur durumuna göre karşılar. Örneğin; çift taraflı bir trafik kazasında yaya, karşı araç sürücüsü ya da yolculardan biri yaralandı/vefat etti ise, sizin aracınızın Trafik Sigortacısına başvurulabilmesi mümkündür.

SORU-3) GEÇİRDİĞİM TRAFİK KAZASI NETİCESİNDE YARALANDIM, KARŞI ARAÇ SÜRÜCÜSÜ TAM KUSURLU. TAZMİNAT ALABİLİR MİYİM, ALABİLİRSEM NASIL BİR YOL İZLEMELİYİM?

Geçirdiğiniz bir trafik kazası sonucunda bedensel bir zarara uğradıysanız, sürdüğünüz ya da yolcu olarak bulunduğunuz araca çarpan karşı aracın Trafik Sigortasından talepte bulunabilirsiniz. Bu talebinizde alabileceğiniz maluliyet tazminatınız, hukuken gerekli şartların var olup olmadığının değerlendirilmesinin akabinde karşı araç sürücüsünün kusur oranına ve sizin maluliyet oranınıza göre uzman aktüerler tarafından incelenerek hesaplanacaktır. Maluliyetinizden kaynaklı tazminat talebinde bulunabilmek için öncelikle karşı aracın Trafik Sigortacısına başvuruda bulunmanız gerekmektedir.

-Sıradaki sorular Soru 3 ile bağlantılı ilerleyecektir.

SORU-4) SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURMAK ZORUNLU MUDUR?

Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesinde yapılan değişikliğe göre, Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. İşbu Kanun değişikliğinin Resmi Gazete yayım tarihi 26.4.2016 tarihi olup bu tarihten sonra meydana gelen trafik kazalarını kapsamaktadır. Özetle, 26.4.2016 tarihinden itibaren meydana gelen trafik kazalarında, sigorta şirketine önce yazılı başvuru yapmak, daha sonra gerekmekte ise dava ya da tahkim yoluna gitmek gerekmektedir.

SORU-5) SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURU YAPARKEN SUNULMASI GEREKEN EVRAKLAR NELERDİR?

Sigorta şirketine yazılı başvuru yaparken sunulması gereken evraklar, 1.6.2015 tarihli KARAYOLLARI MOTORLU ARAÇLAR ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI GENEL ŞARTLARI’nın Ek.B2 hükmü gereğince aşağıdaki evraklardır.

A) Sürekli Sakatlık

– Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ve Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik doğrultusunda hazırlanan sağlık kurulu raporu,

– Epikriz Raporu,

– Genel adli muayene raporu,

– Tüm tetkik ve tedavilere ilişkin raporlar,

– Mağdura ait kimlik belgesi fotokopisi,

– Kaza raporu, varsa bilirkişi raporu veya keşif zaptı veya mahkeme kararı,

– Mağdura ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,

– Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (Banka – Şube adı, IBAN Numarası),

– Sağlık verilerine erişim, işleme ve aktarım konusunda mağdur tarafından verilen açık rıza beyanı.

B) Ölüm

– Kaza Raporu, varsa Bilirkişi Raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı,

– Veraset ilamı,

– Ölüm belgesi ve ölü muayene otopsi raporu,

– Anne ve baba bilgisini de gösterir güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği,

– Ölen kişiye ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,

– Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (Banka – Şube adı, IBAN Numarası)

SORU-6) SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURU YAPTIM ANCAK ‘EKSİK EVRAK TALEBİ’ GÖNDERİLDİ. BUNUN ANLAMI NEDİR?

Sigorta şirketleri, yaptığınız başvuru üzerine talebinizi inceleyip değerlendirmek üzere bir hasar dosyası oluşturmaktadır. Hasar dosyasında, aleyhine başvurduğunuz araç sürücüsünün kusuru, sizin maluliyet oranınız, kalıcı sakatlığınız var ise bu sakatlığı gösteren Heyet Raporu ve diğer Kanunda sayılı evrakların tam olarak sunulup sunulmadığı ilgili Kanun ve Yönetmelikler çerçevesinde hukuken detaylıca değerlendirilir.

Başvurunuzda yukarıda sayılı evraklar yönünden bir eksiklik var ise, sigorta şirketi size bu eksik evrakları bildiren bir cevabi yazı düzenlemektedir. İşbu evraka ‘Eksik Evrak Talebi’ denir.

SORU-7) SİGORTA ŞİRKETİNİN CEVABİ YAZISI SONRASINDA DAVA AÇABİLİR MİYİM/ TAHKİME GİDEBİLİR MİYİM? NE ZAMAN?

Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesi gereğince; Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir. Kanun maddesinden anlaşıldığı üzere, sigorta şirketine yapacağınız başvuru sonrasında dava açmak ya da tahkim yoluna başvurmak isteyen kişilerin, Kanunda belirtilmiş süre şartlarına uyması gereklidir.

SORU-8) SİGORTA ŞİRKETİNE BAŞVURMADAN DİREKT DAVA AÇAR İSEM NE OLUR?

26.4.2016 tarihinden sonra meydana gelen kazalarda, zarar görenin sigorta şirketine başvurması bir DAVA ŞARTIDIR. Başvuru yapılmaksızın direkt dava açılması halinde dava, dava şartı yokluğundan usulden reddedilir. Belirtmek gerekir ki, dava açılmadan önce, söz konusu talep ticari uyuşmazlık kapsamına girdiğinden sıralama “Başvuru-Arabuluculuk-Dava” yol haritası üzerinde ilerleyebilir. Ancak bu hususta ezbere bir tavsiyede bulunmak hatalı olacağı gibi, somut olaya göre hangi yolların ne sıra ile izleneceği hukuk bilgisi gerektirdiğinden, Avukat tarafından tespit edilmesi en sağlıklı yöntem olacaktır.

SORU-9) SAKATLANMA DEĞİL VEFAT HALİNDE SÜREÇ NASIL İLERLİYOR?

Yukarıda izah ettiğimiz süreç benzer şekilde ilerlemekle birlikte, tazminatın adı maluliyet tazminatı yerine ‘Destekten Yoksun Kalma Tazminatı (DYKT)’ olarak değişmektedir. Bir trafik kazası neticesinde, kişilerin bir yakını vefat etti ise, çift taraflı bir kazada karşı araç sürücüsünün kusuru oranında Trafik Sigortacısından DYKT talep olunabilir. Bu hususta en önemli kıstas, desteğin vefatının kaza ile illiyet bağının bulunması ve elbette kusurlu aracın sürücüsünün kusur oranıdır. Sigorta şirketine yapılacak başvuruda, gerekli tüm evraklar toplanarak başvuru yapılmalı, eksiklikler Kanuna uygun şekilde giderilmelidir.

SORU-10) BAŞVURU AŞAMASINDA ÖDEME ALINMAMASI YA DA AZ ÖDEME ALINDIĞI İDDİASI HALİNDE NE YAPILMALIDIR?

Zarar gören veyahut destekten yoksun kalanların sigorta şirketine yaptığı başvuruda, ödeme alamamaları,

- Karşı araç sürücüsünün kusursuzluğu,

- Kalıcı sakatlık tazminatı talebi oldu ise Heyet Raporu eksikliği ya da Raporun Yönetmeliğe uymaması,

- Kanunen ibrazı zorunlu belgelerde eksiklik olması ve Sigorta şirketinin eksik evrak talebine rağmen tamamlanmaması ve benzeri sebeplerden kaynaklanabilir.

Sayıca arttırılması mümkün olmakla birlikte, bir sebeple ödeme alınamama hali veyahut az ödeme alındığı iddiası mevcut ise, arabuluculuk ve devamında dava yoluna gidilebilmesi mümkündür. Bu hususta izlenecek yolun tahlil ve tespiti, somut olayın ve hasar dosyasının incelenmesi konularında Avukat tarafından değerlendirilme yapılmasının hukuken daha doğru olacağı kanaatindeyiz.

Bütün hukuk dallarında olduğu gibi Sigorta Hukukuna dair başvuru, arabuluculuk, dava veyahut icra yolları da hukuki bilgi ve tecrübe gerektirmektedir. Hakların doğru savunulması ve mevcut zararlar söz konusu ise daha fazla zarara uğranılmasının önlenmesi için hukuki destek büyük önem arz etmektedir.

Hukuk, aldıkları akademik eğitim gereğince en iyi şekilde hukukçular tarafından anlaşılıp ifade edilebilir ancak hukuk herkesin hukukudur ve herkes içindir. Bu nedenle hukuk terminolojisine aşina olmayan kişiler için de hukukun anlaşılabilir bir dille izahını çok değerli buluyoruz. Trafik Poliçesinden kaynaklanan maluliyet ve destekten yoksun kalma tazminatı taleplerine ilişkin temel bir özet niteliğindeki yazımızın faydalı olması dileği ile.