Genel İşlem Şartları Nedir?

Türk Borçlar Hukuku’nda genel olarak sözleşme serbestisi mevcuttur. Yani; kanunların amir hükümlerine aykırı olmadıkça, bir hukuki ilişkinin tarafları imzalayacakları sözleşmenin hükümlerini serbestçe belirleyebilirler. Bu şekilde belirlenen hükümler her iki taraf içinde bağlayıcı olur ve sözleşme ayakta kaldıkça geçerliliğini korur.

Ancak genel işlem şartları, yani sözleşme serbestisi kapsamında taraflardan birinin hazırladığı ve diğer tarafa herhangi bir değişiklik yapma veya hükümleri müzakere etme şansı tanımadan imzasına sunulan sözleşmeler, ancak belirli koşulların varlığı halinde geçerli olur. Şöyle ki; bu şekilde akdedilen sözleşmeler, ancak tarafların iradelerinin uyuştuğu ve karşı tarafın istemediği takdirde bu sözleşmeyi imzalama zorunluluğunun bulunmadığı hallerde kural olarak geçerlidir.

Hal bu olmakla birlikte; çoğunlukla bankalar, gayrimenkul satışı yapan inşaat firmaları veya kitlelere hazır bir mal veya hizmet sunan şirketler gibi her bir müşterisi ile ayrı ayrı sözleşme müzakeresi yapma fırsatı olmayan şirketler sayfalarca uzunlukta tip sözleşmeler hazırlamakta ve bu tip sözleşmelerde de ağırlıklı olarak hazırlayan lehine düzenlenmiş birçok hüküm bulunmaktadır.  Söz konusu sözleşmeleri hazırlayan mal ve hizmet sağlayıcının kendi lehine ve karşı taraf aleyhine düzenlediği bu hükümleri içeren belgeler, Türk Borçlar Kanunu’nda “genel işlem şartları” olarak tanımlanmaktadır.  Zira bu sağlayıcılar tarafından sunulan mal veya hizmet almayı isteyen ve genelde daha zayıf durumda olan karşı taraf, ya bu maktu, tip sözleşmelerle kendisine dayatılan koşulları kabul edecek ya da bu mal veya hizmetten mahrum kalacaktır.

Bu şekilde zayıf olan tarafın aleyhine dayatılan sözleşme hükümlerinin kullanımını önlemek amacıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 20 ile 25. maddeleri arasında genel işlem şartlarına ilişkin bazı düzenlemeler getirilmiştir. TBK’nın 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca genel işlem şartları şu şekilde tanımlanmıştır:

“Genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir. Bu koşulların, sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önem taşımaz.”

Hangi Sözleşmeler / Hükümler Genel İşlem Şartı Olarak Kabul Edilir?

Bir sözleşmenin genel işlem şartı olarak kabul edilebilmesi için aşağıdaki koşulların tamamının bulunması gereklidir.

a) Sözleşme taraflarından birinin sözleşme koşullarını tek başına hazırlamış olması: Yukarıda da belirttiğimiz gibi, öncelikle bahse konu sözleşmeyi taraflardan birinin tek başına, karşı tarafın müdahalesi olmadan hazırlamış olması gerekir. TBK’nın 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu şekilde hazırlanan sözleşmelerin ana sözleşme metninde veya eklerde yer alması, kullanılan yazı türü, şekli veya yazım dili, sözleşmenin genel işlem şartı olup olmadığının tespitinde bir önem arz etmemektedir.  

Ayrıca; TBK’nın 20. Maddesinin ikinci fıkrasına uyarınca; “aynı amaçla düzenlenen sözleşmelerin metinlerinin özdeş olmaması, bu sözleşmelerin içerdiği hükümlerin, genel işlem koşulu sayılmasını” engellemeyecektir. Dolayısıyla içerik olarak aynı düzenlemeleri içermesine rağmen, başlıkları, madde sayıları, hükümlerin yerleri değiştirilmiş olan sözleşmeler de TBK kapsamında genel işlem şartı olarak sayılmaya devam edecektir.

b) Hazırlanan sözleşmenin diğer tarafa müzakere yapma şansı tanınmadan sunulması: Taraflardan birinin tek taraflı olarak hazırladığı bir sözleşmenin genel işlem şartı sayılabilmesi için karşı tarafa herhangi bir pazarlık veya müzakere imkânı tanınmadan sunulmuş olması gerekmektedir. İlaveten; TBK’nın 20. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca; sözleşmenin herhangi bir yerine veya bir ek sözleşmeye konan ve “bu koşulların her birinin tartışılarak kabul edildiğine ilişkin kayıtlar” da, tek başına onları genel işlem koşulu olmaktan çıkarmayacaktır.

c) İleride çok sayıda benzer sözleşmede kullanmak amacıyla hazırlanmış olması: Hazırlanan sözleşmelerin sadece tek bir işlemde değil, ileride söz konusu hukuki ilişkiye girecek olan herkese uygulanmak üzere tip sözleşme şeklinde hazırlanmış olması da genel işlem şartı sayılmasına neden olmaktadır.

Genel İşlem Koşulları Tacirlere Uygulanır mı?

Her ne kadar genel işlem koşullarının sadece tüketicilerle ve gerçek kişilerle yapılan sözleşmeler açısından uygulama alanı bulacağı varsayımı yaygın olsa da; Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/4676 E. ve 2017/3160 K. Sayılı 29.05.2017 tarihli kararı uyarınca; “…Hem tüketiciler hem de tacirler için geçerli olan genel işlem koşulları denetimi, sözleşmelerin imzalanması aşamasında daha olumsuz durumda bulunan sözleşmenin tarafını dürüstlük kuralları kapsamında korumaktadır… Bir sözleşmedeki genel işlem koşulunun niteliğinin, objektif unsurlara göre belirlenmesi gerekmekte olup, bu hususta tarafların icra ettikleri meslekleri ve sıfatları, tacir veya tüketici olup olmadıkları önem taşımaz”. Bu doğrultuda; Türk Borçlar Kanunu’nun 20 ve devamı maddelerinde düzenlenen genel işlem koşullarına ilişkin düzenlemelerin tacirler için de geçerli olacağı açıktır.

Bir Sözleşmenin Genel İşlem Şartı Sayılması Halinde Hangi Yaptırımlar Uygulanır?

a) TBK madde 21. uyarınca yazılmamış sayılma:

TBK’nın 21. Maddesi uyarınca;

“Karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlıdır. Aksi takdirde, genel işlem koşulları yazılmamış sayılır.

Sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olan genel işlem koşulları da yazılmamış sayılır.”

b) TBK madde 22 uyarınca yazılmamış sayılmanın sözleşmeye etkisi:

TBK’nın 22. Maddesi uyarınca;

“Sözleşmenin yazılmamış sayılan genel işlem koşulları dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda düzenleyen, yazılmamış sayılan koşullar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez.”

Ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/4676 E. ve 2017/3160 K. Sayılı 29.05.2017 tarihli kararı uyarınca; “Genel işlem koşulu nedeniyle yazılmamış veya kesin hükümsüz sayılan sözleşme hükmünün, sözleşmenin uygulanmasında boşluk doğurması halinde, ortaya çıkan sözleşme içi boşluğun, hakim tarafından öncelikle yedek hukuk, bu yoksa MK m. 1 uyarınca örf ve adet hukukuyla, bu da yoksa hakimin hukuk yaratması yöntemiyle doldurulması gerekir.”

c) TBK madde 23 uyarınca aleyhe yorum yasağı:

TBK’nın 23. Maddesi uyarınca;

Sözleşmenin yazılmamış sayılan genel işlem koşulları dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda düzenleyen, yazılmamış sayılan koşullar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez”

d) TBK madde 24 uyarınca tek taraflı olarak karşı tarafın aleyhine değişikli yapma yasağı:

TBK’nın 24. Maddesi uyarınca;

“Genel işlem koşullarının bulunduğu bir sözleşmede veya ayrı bir sözleşmede yer alan ve düzenleyene tek yanlı olarak karşı taraf aleyhine genel işlem koşulları içeren sözleşmenin bir hükmünü değiştirme ya da yeni düzenleme getirme yetkisi veren kayıtlar yazılmamış sayılır.”

e) TBK madde 25 uyarınca dürüstlük kurallarına aykırı olarak karşı tarafın aleyhine hüküm koyma yasağı

TBK’nın 25. Maddesi uyarınca;

“Genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak, karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz.”