Korona virüse bağlı olarak işverenlere tanınan işçiyi tek taraflı ücretsiz izne çıkarma hakkı, 30 Aralık 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3344 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile 2 ay daha uzatılmıştır. Bu karar ile işverenlere tanınan ücretsiz izne çıkarma hakkı 17 Mart 2021 tarihine kadar uzatılmıştır.

Kural olarak ücretsiz izne çıkarma hakkı tek taraflı olarak işverene tanınmış ve işçinin de bu sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshedemeyeceği hükme bağlanmıştır. Fakat işverene tanınan bu tek taraflı hakkın kötü niyetli olarak kullanılmaması gerekmektedir.

Bir diğer deyişle işveren bu hakkını kullanırken eşit davranma ve hakkın kötüye kullanılmaması ilkelerine uygun davranmalıdır. İşveren, işçilerin bir kısmına ücretsiz izin verip, kalan kısmına fazla çalışma yaptırarak iş gücünü kapatmaya çalışsa ya da aynı iş kolunda iş gören işçilerin bir kısmını ücretsiz izne çıkarıp, diğerlerini çalıştırmaya devam etse ya da ücretsiz izin uygulamasına rağmen yeni işçi alarak çalışmalarını sürdürse bu durum hakkın kötüye kullanılması sonucunu veya eşit davranma ilkesine aykırılık durumu ortaya çıkabilir. Mesela 7.000 TL ücret alan bir kişinin ücretsiz izne çıkarılarak, aynı işin asgari ücretli yeni bir işçiye yaptırılması hakkın kötüye kullanımının ve eşitlik ilkesine aykırılığın bir göstergesidir.

ÜCRETSİZ İZNİN EŞİTSİZLİK YARATMASININ SONUÇLARI

Yukarıda da belirttiğim üzere işverene tanınan bu hakkın İş Kanunu’nun 5. maddesinde düzenlenen eşit davranma ilkesine aykırı olarak kullanılmaması gerekmektedir. Madde hükmünün temel amacı, işveren tarafından işçilere karşı haklı ve objektif bir neden olmaksızın farklı davranışlar sergilenmemesidir.

Ücretsiz izin işverene tek taraflı olarak tanındığından, işveren kural olarak istediği işçisini ücretsiz izne ayırabilir, istediği işçisini çalıştırmaya devam edebilir. Fakat bunun keyfi olarak uygulanması düşünülemez. Keyfi uygulamalar ile işçiler arasında ayrımcılık oluşacak şekilde ücretsiz izin uygulaması yapılması Eşit Davranma İlkesini ihlal eder.

İşçilerden bazılarının tam zamanlı çalıştırılması, bazılarının ücretsiz izne çıkarılması hallerinde haklı bir neden ileri sürülmek zorundadır. Mesela, iş yerinin bir bölümünde iş durmuş ve o bölümde çalışılmasına bu süreçte ihtiyaç duyulmuyorsa bu durum haklı bir neden olarak ileri sürülebilir. İşveren üretime ihtiyaç duyulmayan bölümdeki işçilerini ücretsiz izne ayırırken, iş yerinin güvenliğini sağlayan kişileri çalıştırmaya devam edebilir. Fakat ücretsiz izne çıkarılan işçi, çalışan işçiler ile aynı işi yapıyorsa veya farklı bir konumda değilse yani ayrımı haklı kılan bir neden yoksa, sadece adı anılan işçinin ücretsiz izne çıkarılması halinde Eşit Davranma İlkesi ihlal edilmiş sayılabilir. Eşit Davranma İlkesine aykırı olarak işçisini ücretsiz izne çıkaran işveren bunun sonuçlarına katlanır. İşçi, sözleşmesini haklı nedenle feshederek şartları sağladığı takdirde işçilik alacaklarına hak kazanabilir.

SONUÇ

Netice olarak, eşit davranma ilkesine aykırı olarak ücretsiz izne çıkarılan işçi her ne kadar kanun ile sözleşmesini feshetme hakkı kendine tanınmamış olsa da, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir. İşçi diğer şartların da mevcudiyeti halinde kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile birlikte diğer işçilik alacaklarına da hak kazanabilir. Ayrıca ücretsiz izne çıkarılması nedeniyle mahrum kaldığı fark ücret alacağını da işverenden talep edebilir.