AA


TÜRK Denetimli Serbestlik Hizmetlerinde Çocuklar ve Mağdurlarla İlgili Çalışmaların Geliştirilmesi AB Eşleştirme Projesi çerçevesinde düzenlenen “Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kurumlar arası Çalışma ve İletişim Semineri” dolayısıyla Antalya’da bulunan Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Kulaç, cezaevlerinin içinde bulunduğu ürkünç durumu şu sözlerle anlattı:

Hollanda’ya 5-6 yıl önce yaptığımız bir ziyarete, bu ülkedeki yetkililere en büyük sorunlarının ne olduğunu sorduk. Hollandalı yetkililer, en büyük sorunlarının
uyuşturucu ve intihar olduğunu söylediler. O zaman biraz da içimizden gülmüştük, ‘Adamlar neyle uğraşıyorlar’ diye. Türkiye’deki aile bağları bu şekilde olduğu sürece oranların geldiği bu noktaya gelmeyiz diye düşünüyorduk.

Ama uyuşturucu suçlarındaki ciddi artışın ardından cezaevlerindeki intiharlarda da artış olabilir. Böyle bir tehlike görüyoruz, sıkıntı var. Bu konuda psikologlarımız çalışmalar yapıyor. Uyuşturucu müptelalarına ilişkin iyileştirme programları geliştirdik. Ancak bu sadece bizim cezaevinde yapacağımız programlarla sonuca ulaşabileceğimiz bir konu değil. AMATEM’de çalışmak gerekiyor, üniversite hastaneleri, hastanelerin psikiyatri polikliniklerinde çalışma gerekiyor.

Avrupa’ya göre Türkiye’deki çocuk tutuklu ve hükümlü sayısı daha fazla. Bizim cezaevlerimizde terör nedeniyle bulunan hükümlü ve tutuklu sayısı, Avrupa’daki toplam terör suçlularının sayısı kadar. Bizim ciddi bir terör problemimiz var maalesef. Devlet bütçesi terörle mücadeleye harcandığı için çocuklar için ara kurumlar oluşturulamıyor. Herşey gelip maddiyata dayanıyor. Denetimli serbestliği hayata geçirmek istememizin bir nedeni de maddi.

Türkiye genelindeki ceza ve tevkif evlerinde 3 bine yakın çocuk suçlu bulunuyor. Biz de bu yüzden cezaevlerinde eğitime büyük önem veriyoruz. Hatta 2006 yılında ÖSS’de Türkiye 32’ncisi terör suçlusu bir gençti.