DARBELERLE GEÇEN 50 YIL 

Son 50 yılını hesabı sorulmamış darbelerle geçirmiş bir ülkenin çocuklarıyız. 

Albay Alparslan Türkeş’in ‘Sevgili Vatandaşlar, dün gece yarısından itibaren bütün Türkiye’de Deniz, Hava, Kara Türk Silahlı Kuvvetleri el ele vererek memleketin idaresini ele almıştır.’ dediği açıklamanın üzerinden 50 yıl geçti. 

Radyolarda yükselen bu sözler on yıl sonra bir mektup oldu, yirmi yıl sonra siyah beyaz TV ekranından konuşan bir general oldu. Yıllar geçti bir MGK bildirisi şeklinde yazıldı, altına imzalar atıldı ve en sonunda internete düştü. 

Aslında sözler aynıydı, niyetler aynıydı, yapanlar aynıydı, sonuçlar aynıydı. 

Demokrasiyi bizim için lüks bulanlar. Adil ve eşit koşullarda iktidar sahibi olamayacağını bilenler. 

Kendilerini bu ülkenin tek sahibi görenler. 

 ‘Bu halkı başıboş bırakırsan ya davulcuya varır ya zurnacıya’ anlayışını kendilerine hayat felsefesi haline getirenler. 

Eşit şartlarda bir yarışla iktidar olma şansı olmayanlar. 

Silah zoruyla iktidar oldular. Cumhurbaşkanını, hükümet üyelerini, Demokrat Partili vekilleri hatta genelkurmay başkanını tutukladılar, işkence ettiler. Başbakan üzerinde sigara söndürdüler. Hukukun ayaklar altına alındığı bir mahkeme düzeneği kurdular. Başbakanı ve iki bakanı idam etiler. 

Dünyada hiçbir zulüm, hiçbir adaletsizlik 50 yıl süremez, sürmemeli. 

Bugün, 27 Mayıs darbesinin 50. yıl dönümünde önümüzde tarihi bir fırsat var. 

Hiçbir favori darbesi olmayan bizler: 

Darbeyi gerçekleştiren askeri cunta adına Genelkurmay Başkanını, 

Darbecileri yüreklendiren Cumhuriyet Halk Partisi adına CHP’nin yeni Genel Başkanını, 

Darbe düzeni için gerekli hukuki altyapıyı hazırlayan profesörler adına İstanbul Üniversitesi Rektörünü, 

Darbe öncesi ve sonrası yayınlarıyla darbeye destek veren meslektaşları adına gazete Genel Yayın yönetmenlerini, 

Darbeye devrim diyen bütün aydınları, sanatçıları, işadamlarını, 

Hayatta olan ya da olmayan tüm 27 Mayıs mağdurlarından, onların yakınlarından ve 50 yıldır askeri vesayet altında yaşamanın bedelini başka darbelerle, idamla, işkenceyle, faili meçhul cinayetle, fakirlikle, adaletsizlikle ödemek zorunda kalmış bütün yurttaşlardan özür dilemeye çağırıyoruz. 

Dünyada hiçbir zulüm, hiçbir adaletsizlik 50 yıl süremez, sürmemeli, sürmeyecek. 

Darbenin 50. Yılında bir tam gün etkinlik 

26 Mayıs 2010 Çarşamba Adadan yükselen ışık (Genç Siviller) 

Çarşamba akşamı bütün İstanbul Adadan yükselen ışığı görecek. Yassıada’nın Yaslı ada olduğunu anlayacak ve hemen yanı başımızda durduğunu öğrenecek. 

Yer: Caddebostan Plajı, 20.30 – 21.00 

27 Mayıs 2010 Perşembe Yassıada Demokrasi Adası olsun (Genç Siviller) 

Yassıada’ya hareket 

Kabataş parkı Tekne kalkış saati: 11.30 / Kadıköy Sarı Balon yanı: 12.00 

27 Mayıs Perşembe YÜRÜYÜŞ: Darbelerle Geçen 50 yıl (Darbelere karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu / Sivil Dayanışma Platformu) 

19.00 – 20.30 Tünel’den Taksime



haberx.com