MADDE 111/a- (Ek:24/11/2021-7343/12 md.) Borçlu, kıymet takdirinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde haczedilen malının rızaen satışı için kendisine yetki verilmesini talep edebilir. Kıymet takdiri yapılmadığı durumlarda borçlu da kıymet takdiri yapılmasını isteyebilir. İcra müdürü, kıymet takdirinin kesinleşmesinden sonra cebrî satış işlemlerini durdurarak borçluya on beş günlük süre verir. Borçluya verilen sürenin başlangıcından üçüncü fıkra uyarınca verilen icra mahkemesinin kararına kadar geçen sürede alacaklı bakımından satış isteme süresi işlemez.

Rızai satışta bedel, malın muhammen kıymetinin yüzde doksanına karşılık gelen miktarı ile o malla güvence altına alınan ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından hangisi fazla ise bu miktarı ve ayrıca bu miktara ilave olarak bu aşamaya kadar bu mahcuz için yapılan takip masrafları toplamından az olamaz.

Borçluyla anlaşan alıcının belirlenen bedeli birinci fıkra uyarınca borçluya verilen on beş günlük süre içinde dosyaya ödemesi hâlinde icra müdürü, gerekli bilgi ve belgeleri temin ettikten sonra yukarıda belirtilen şartların bulunduğunu tespit ederse satışın onayı ile malın devir ve teslim işlemlerinin yapılmasına karar verilmesi için dosyayı derhâl icra mahkemesine gönderir. Mahkeme, en geç on gün içinde yapacağı inceleme sonucunda dosya üzerinden talebin kabulüne veya reddine kesin olarak karar verir. Kabul kararıyla malın mülkiyeti alıcıya geçer ve tüm hacizler kaldırılarak devir ve teslim işlemleri gerçekleştirilir. Ret kararı verilmesi hâlinde yatırdığı bedel alıcıya iade edilir.

Bu madde uyarınca yapılacak satışlar hakkında niteliğine uygun düştüğü ölçüde bu Kanunun diğer hükümleri uygulanır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, Adalet Bakanlığınca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.

Kanunla getirilen önemli bir yenilik ve borçlunun borcunu daha kolay ödeyebilmesi yolunda yapılan yasal düzenleme ile borçlu malını nerdeyse piyasa değerine çok yakın bir bedele satacak, ihalenin feshi süreci ile gereksiz yere işleyecek zaman kaybından kurtulmuş olacaktır.

7343 Sayılı Yasa ile 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanununa eklenen 111/a maddesinde rızai satış işlemlerinin yapılabilmesi için sırasıyla;

- Borçlu hakkında bir icra takibi yapılmış olmalı ve takibin kesinleşmesi ile birlikte alacaklı; borçlunun taşınır, taşınmaz (makine, ev, arsa, araba gibi) herhangi bir malını haczettirmelidir.

- Üzerine haciz konulan mal eğer sicile kayıtlı ise bilirkişi marifetiyle hacizli malın değeri belirlenmelidir.

- Kıymet takdiri kendisine tebliğ olan borçlunun, malın kıymetini belirleyen icra dairesine, kıymet takdirinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde başvurarak hacizli malın satışı için yetki istemesi gerekmektedir.

- Hacizli mal üzerinde haczi bulunan tüm haciz alacaklılarına kıymet takdiri tebliğ edilip, kıymet takdirinin kesinleşmesi üzerine icra müdürü borçluya malını satmak üzere 15 gün süre verir.

- Yasal süre içinde müşteri bulup icra dairesine getiren borçlu, malın muhammen kıymetinin yüzde doksanına karşılık gelen miktarı ile o malla güvence altına alınan ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından hangisi fazla ise bu miktarı ve ayrıca bu miktara ilave olarak bu aşamaya kadar bu mahcuz için yapılan takip masrafları icra veznesine depo ettirmelidir.

- Tüm bu koşulların sağlanmasıyla icra müdürü satış işlemlerinin tamamlanması için dosyayı icra hukuk mahkemesine gönderir. Mahkeme, en geç on gün içinde yapacağı inceleme sonucunda dosya üzerinden talebin kabulüne veya reddine kesin olarak karar verir. Kabul kararıyla malın mülkiyeti alıcıya geçer ve tüm hacizler kaldırılarak devir ve teslim işlemleri gerçekleştirilir.

Pratik uygulamada yaşanan tereddütlerin giderilmesi adına, İcra İşleri Daire Başkanlığı Tarafından 28/01/2022 Tarihli Borçluya Satış Yetki Verilmesinin konu edildiği ve icra dairelerine gönderilen yazı kapsamında haczedilen malın rızaen satışı için kendisine yetki verilmesini icra dairesinden talep eden borçluya 111/a maddesinde belirtilen şartlar dairesinde yetki verilerek gerekli işlemlerin yapılması gerektiği değerlendirilmiştir.

“24/11/2021 Tarihli 7343 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkında kanunun yürürlük maddesini düzenleyen 57 nci Maddesinde ‘bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer’ hükmüne yer verilmiştir. Mezkur kanunda borçluya satış yetkisi verilmesini düzenleyen 111/a maddesi ile birlikte elektronik satışı düzenleyen 111/b maddesinin de ihdas edildiği, ayrıca İcra ve İflas Kanunu’ nun bir kısım maddelerinde de değişiklik yapıldığı, ihdas edilen ve değişiklik yapılan maddeler içerisinden resmi gazetede yayımı tarihinde yürürlüğe girmeyecek maddeler için geçici 18 nci Maddenin düzenlendiği, bu madde kapsamındaki hükümlerin uygulanmasının 111/b maddesi gereğince çıkarılacak yönetmeliğin yürürlüğe girmesine bağlandığı, ancak bu madde kapsamında bulunmayan 111/a maddesi hükümlerinin yayım tarihi olan 30/11/2021 tarihinde yürürlüğe gireceği açıkça belirlenmiştir.

Bu itibarla; İcra ve İflas Kanunu’nun 111/a maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenen borçluya satış yetkisi veren maddeye ilişkin hükümlerin yürürlükte olduğu nazara alınarak uygulanması için yönetmelik çıkarılmasının beklenilmesine gerek bulunmadığı, bu ciheti ile kıymet takdirinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde haczedilen malın rızaen satışı için kendisine yetki verilmesine icra dairesinden talep eden borçluya 111/a maddesinde belirtilen şartlar dairesinde yetki verilerek gerekli işlemlerin yapılması gerektiği değerlendirilmiş olup, maddenin uygulanması sırasında yargı mercilerine intikal edecek hususlarla ilgili verilecek karara göre işlem yapılması gerektiği düşünülmektedir.”

7343 Sayılı Kanuni Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle İ.İ.K 111/a maddesinin uygulamaya başlanması satış süreçlerine pozitif anlamda katkı sağlaması yönüyle önemelidir. Bu itibarla; 

- Dosyanın tarafları gereksiz iş yükü ve dava sürecinden kurtulacak

- Borçlunun hacizli malı gerçek değerine çok yakın bir bedelle satılacak,

- Hacizli mal değerinden daha düşük bir belde ile satılmaz,

- İhalenin feshi süreci ile zaman kaybı yaşanmaz,

- Borçlu faiz yükünden kurtulur,

- Alacaklı alacağına hızlıca kavuşmuş olur.