- Buyurun.
+ Eee, ben staj için.
- Haa, tamam biliyorum. Şu evraklar mahkemeye verilecek. Hemen ver gel, son günü.

Böyle başlayan avukatlık stajı, adliye işleri, hacze gitme, dilekçe yazma, takip hazırlama, büroda temizlik, fatura ödeme, kuru temizleme, market-manav alışverişi ile devam ediyor. Soruyor:

- Ehliyetin yok mu?
+Yok.
- Olsaydı iyiydi. Akşam içince beni eve bırakırdın. Ceza yersem sen ödersin haa…

O gülüyor, ben sırıtıyorum. Bir yıl hızlı geçiyor. Yemin, cübbe, ruhsat… Yavaşça oldum gibi.

- Geç geç, masama otur. Zaten ben politikaya devam edeceğim, milletvekili olacağım. Büro senin. Haa, benim çocuğun kreşten yatağını getir de.

Yarınki duruşmalar, hacizler, dilekçeler, icra takipleri, büro temizliği, bulaşık, akvaryum suyunun değişmesi… Maaşımı konuşmadık ama Z. abi hakkımı yemez. Eski devrimci, hem solcu partide siyasetçi. Emeğimi inkâr etmez.

- Maaş ne vereceğiz sana? Asgari ücret ve icra vekâlet ücretinin yarısı olur mu?
+ Olur.
- Avukatlıkta maaş olmaz. Serbest meslek ama sana bir iyilik yapacağım. Asgari maaş vereyim, sigorta da var.
+ Sağ olun.

Neyse bir yerden başlamalı. Bir ay hızlı geçiyor.

+ Maaşımı bu gün alırım herhalde.
- Yaa senin maaşı haftaya versek olur mu?
+ Olur.

Neyse arada bir haftalık harçlık alıyorum. Çalışayım. Bak, genç avukatların çoğu işsiz. Neyle büro açayım? Pazar gecesi eve gidip ne yapacağım, dilekçe yazayım. Bol haciz işi aldık, şimdi daha çok çalışalım. Takip, haciz, tahsilat, tam yol ileri! İşler iyi, tahsilat çok. Müvekkile zarfa doldurup para veriyoruz. Vekâlet ücretleri Z. abimde. Acil ihtiyacı varmış. Olsun, benim hakkımı inkâr etmez.

Parasızım. Babam “Paran var mı?” diye soruyor, “Var” diyorum. Şu maaşımı alsam bari. Haftalık, günlük harçlık bereketsiz para. Gününde alayım, ne aldığımı bileyim.

+ Şey, abi… Maaşlarımı alabilir miyim? Bir kısmını?
- Alacaksın tabii. Ama şunu unutma. Böyle bir büronun Kızılay’da kirası kaç liradır?
+ Bilmem.
- Söyle bir şey.
+ Vallahi bilmem.
- … lira. Elektriği, suyu, aidatı ile … lira. Sen burada bedava oturuyorsun. Yemek de var. Kaç lira etti? Al sana maaş.

Maaşımı peşin alıp yemişim bile! Keyfini sürüyorum…

(Kaynak: Solhaber / Av. Süleyman Sırrı Kuş)