ŞAM BEYRUT, CİHAN   
Arap Birliği'nin görevlendirdiği gözlemcilerin de akan kanı durdurmayı başaramadığı Suriye'de, Beşşar Esed yönetimi genel af ilan etti. Ülkede rejim karşıtı gösterilerin başladığı 15 Mart 2011 tarihinden 15 Ocak 2012 tarihine kadar işlenmiş suçları kapsayan genel afla tüm tutuklulukların yanı sıra suç işleyip hâlâ yakalanmamış olanların da 31 Ocak 2012 tarihine kadar güvenlik birimlerine teslim olmaları halinde cezalandırılmayacakları ifade ediliyor. Çeşitli temaslar için Lübnan'da bulunan ve konuyla ilgili sorulara cevap veren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise daha önce de benzer açıklamalar yapıldığını hatırlatarak, "Şu ana kadarki tecrübelerimiz maalesef bu sözlerin, bu büyük vaatlerin yerine getirilmediği doğrultusunda." dedi.
 
BM Genel Sekreteri Ban ise Lübnan'da düzenlenen 'Reform ve Demokrasiye Geçiş' konferansında yaptığı konuşmada, Esed'e şiddete son vermesi ve vatandaşlarını öldürmeyi durdurması çağrısı yaptı. Ban, baskıyı sürdürmenin sonunda çıkmaza yol açtığını söyledi. Arap devrimlerinin en başından beri liderlere halka kulak vermeleri çağrısı yaptığını söyleyen BM Genel Sekreteri, "Bazıları bu çağrıya kulak verdi, bazıları da vermedi." diye konuştu. "14. yüzyılın ünlü Arap düşünürü İbn-i Haldun'un söylediği gibi, güç veya zor kullanarak iktidarda kalanın sonunda kaybedeceğini, er ya da geç halkının onu bırakacağını" kaydeden Ban, otoriter tek adam rejimlerinin artık geçmişte kaldığını, yeni rejimlerin evrensel insan hakları temelinde olması gerektiğini ifade etti. Diğer taraftan, Katar Emiri Şeyh Hamad bin Halife el Tani'nin önceki gün Suriye'ye asker gönderilmesi gerektiğini açıklamasının ardından Arap Birliği'nden şu anda askerî müdahale seçeneğinin gündemde olmadığı açıklaması geldi. Açıklamayı yapan Birlik temsilcisi, "Şu anda Suriye'ye asker gönderilmesi için resmi bir talep yok. Arap ülkeleri veya diğer ülkelerin de askerî müdahale konusunda bir mutabakata varmaları söz konusu değil." ifadelerini kullandı.
 
10 ayda 6 bin kişi öldü 
Suriye'de yönetime karşı ayaklanmalar onuncu ayına girerken ülkede devam eden ve bir türlü önüne geçilemeyen şiddet olaylarında 6 bini aşkın insan yaşamını yitirdi. Ortalama olarak günde 20-30 kişinin de ölmeye devam ettiği Suriye'de şiddetin sonlandırılması amacıyla ABD başta olmak üzere aralarında Fransa, Almanya ve İngiltere'nin olduğu AB ülkelerinin aldığı yaptırım kararları ülkede akan kanı durduramadı. Süreci başından beri kaygı ile izleyen Türkiye ise gerçekleştirdiği birçok diplomatik girişimin sonuçsuz kalması üzerine Esed rejimi ile köprüleri atmıştı. Ankara, Şam yönetimi ile on yıldır sürdürdüğü ilişkilere bir çizgi çekerek ekonomik yaptırım kararı almıştı. Arap Birliği de halka yönelik şiddete son vermeyen Şam yönetimine ekonomik yaptırımların yanı sıra Suriye'nin Arap Birliği üyeliğini askıya almıştı. Arap Birliği, ardından Şam yönetimi ile yaptığı uzun pazarlıklar sonucunda, ülkedeki şiddetin sonlandırılması, askerî birliklerin yerleşim yerlerinden çekilmesi şartlarını da içeren bir protokole imza atmıştı.