Anayasa Mahkemesi Haşim Kılıç, Avrupa Konseyi ile yeni bir ortak projeye başlayacaklarını belirterek, "Bu projede özellikle hakim, savcı ve avukatlarımızın, bireysel başvurunun işleyişi ve mahkememiz içtihatları konusunda bilgilendirilmesi amaçlanmaktadır" dedi.

Fransa'nın Strasbourg kentinde Kılıç'ın da katıldığı Avrupa Konseyi ülkeleri Anayasa Mahkemesi Başkanları Toplantısı'nda, üye ülkelerde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ihlali karşısında mağduriyetlerin giderilmesi konusunda anayasa mahkemelerinin giderek artan rolü masaya yatırıldı.

Ağırlıklı olarak Türkiye'nin Anayasa Mahkemesi'ne kişisel başvuru yolunu açmasına ilişkin tecrübelerinin paylaşıldığı toplantıda konuşan Kılıç, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne 1954'te ilk kez taraf olmasından 2010'da Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolu açılmasına kadar yaşanan süreci özetledi.

Kılıç, Avrupa Konseyi'nin desteğiyle yürütülen ve paydaşları arasında Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi ve diğer yüksek mahkemelerin olduğu “Yüksek Yargı Kurumlarının Avrupa Standartları Bakımından Rollerinin Güçlendirilmesi Ortak Projesi” kapsamında, özellikle bireysel başvuruya hazırlık bağlamında oldukça ciddi çalışmalar yapıldığını belirtti. Projeler çerçevesinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) hukukçuları, diğer ülke Anayasa Mahkemesi uzmanları ve akademisyenlerin katılımı ile ortak toplantılar yapıldığını dile getiren Kılıç, AİHM içtihatlarının Türkçe'ye kazandırıldığını aktardı.

HAKİM, SAVCI VE AVUKATLAR BİREYSEL BAŞVURU KONUSUNDA BİLGİLENDİRİLECEK

Kılıç, AİHM'de altı aylık dönemler halinde raportör istihdamı yapıldığı ve konuya ilişkin bireysel başvuruyu tanıtıcı toplantılar düzenlendiğini ifade etti. Avrupa Konseyi'nin bu süreçte kendilerine verdiği destek için başta Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, AİHM Başkanı ve mensuplarına teşekkürlerini ileten Kılıç, yeni bir projenin de müjdesini verdi. Kılıç, şunları söyledi:

"Bu yıl sonbahar döneminde Avrupa Konseyi Ankara Temsilciliği ile ortaklaşa başlatacağımız yeni bir projeyi hayata geçirmenin heyecanını yaşıyoruz. Bu projede özellikle hakim, savcı ve avukatlarımızın, bireysel başvurunun işleyişi ve mahkememiz içtihatları konusunda bilgilendirilmesi amaçlanmaktadır. Yapılacak çalışmalar neticesinde, bireysel başvurunun muhataplarınca daha iyi anlaşılması temin edilerek başvuruların daha hızlı, etkin ve adil biçimde sonuçlandırılması hedeflenmektedir."

Kılıç, bugün temel hak ve özgürlüklerin tehdit altında olduğuna işaret ederek, bu ihlallerin anayasa mahkemelerini doğrudan ilgilendirdiğini söyledi. Anayasa mahkemelerinin, verecekleri mesaj ve kararlarıyla nefret kültürüne karşı sevgi ve hoşgörü eksenindeki bir iklimi yaşatmak zorunda olduğunu vurgulayan Kılıç, nefret kültürünün esaretine karşı, sevgi ve hoşgörü temeline dayalı demokrasi kültürünün özgürleştirdiğine inandıklarını ifade etti.

FARKLILIKLARIN BİR ARADA YAŞAMALARININ TEMİNATI

Kılıç, Türkiye'nin Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolunu açması hakkında ise şöyle konuştu:

"Türkiye Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru yolunun açılmasıyla farklılıkların bir arada yaşamasının teminatı olma noktasında önemli bir rol üstlenmiştir. Bu görevi yerine getirirken kullandığımız evrensel değerlere bağlılığımızı güçlü bir iradeyle teyit ediyoruz. Esasen anayasa mahkemelerinin meşruiyeti de hak ve özgürlükleri koruma noktasında ortaya koyacağı bu iradeye bağlıdır. Zira, bireylerin hak ve özgürlüklerini her türlü endişe ve korkudan arındırılmış, hukuk güvenliğinin teminatı altındaki bir alanda yaşamaları en doğal haklarıdır."

Kılıç, Anayasa Mahkemesi'nin Türkiye'de bireylerin özgürlük alanını genişlettiğine, haklarının teminatı olma konusunda güçlü bir irade ortaya koyduğuna vurgu yaparak, yasama, yürütme ve yargı organlarının bireysel başvuru yoluyla etkin bir denetime tabi tutulmasıyla halkta gelişen hak ve özgürlük bilincinin Anayasa Mahkemesi'ne olan güven duygusuna ciddi ivme kazandırdığını dile getirdi.

Kılıç, uzun yargılama süreci ve uzun tutukluluk şikayetleri başta olmak üzere adil yargılanma, din ve vicdan özgürlüğü, düşünceyi ifade özgürlüğü, mülkiyet hakkı gibi konularda verilen güçlü, ikna edici ve toplumun büyük çoğunluğu tarafından kabul gören Anayasa Mahkemesi kararlarının kamu vicdanında yargının onurunu yücelttiğinin altını çizdi. Kılıç, bu olumlu gelişmelerin temel sebebinin Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi'nin yerel gerçeklerle evrensel standartları örtüştürme konusunda ortaya koyduğu başarı olduğunu belirtti.

Kılıç, şunları kaydetti:

"Anayasa mahkemelerinin temel görevi anayasal adaleti sağlamaktır. Böylece onarıcı, düzeltici ve tedavi edici fonksiyonu ile ülke ve dünya barışına katkı sağlayabilir. Türk Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuru örneğinde kısa sürede ortaya koyduğu olumlu sonuçlarının yanında, yaşamakta olduğu yoğun başvuru sorununa bu konferansta etkili çözümler sunulacağına inanıyoruz. Ortaya çıkacak mesajlar ve çözüm önerilerinin etkili denetim amacımıza önemli destek sağlayacağını temenni ediyorum."