Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, konsolosluk baskınına ilişkin bugün yaptığı açıklamada "İçeride 30 kişiden bahsediliyor ama içeride kadın ve bebek de var insanımız var. Çatışma olması halinde hepsinin can güvenliği tehlikeye girecek biliyoruz. Bin kişiden bahsediyoruz, elinde tank, silah var. Ellerinde silahla burayı terk edin diyen birine devlet onlarla çatışın mı der yoksa orayı terk edin mi der?Güvenliğimiz açısından ve belgelerimiz, bilgilerimiz açısından her şey yapıldığına göre, insanlarımızın can güvenliği esas olduğuna göre, insanın hayatta olması, yaşaması önemli olduğuna göre o kahraman polislerimize siz bu noktada 'böyle hareket edin' demek doğru bir harekettir" diye konuştu.

IŞİD’in Irak’ın Kuzey kenti Musul’u ele geçirmesi sırasında Türk Konsolosluğu’nu basarak 15’i diplomat 49 Türk vatandaşını rehin alması olayının ayrıntıları netleşmeye başladı. Vatan gazetesinden Mehmet Ali Demir'in haberine göre, Özel Harekat Polisleri’nin kendi aralarında haberleştiği forum sitesinde konsoloslukta çalışan bir özel tim görevlisi baskın anını şöyle anlattı:

900 komando, ağır silahlar, 4 tank...

“IŞİD, Musul elçiliğimizin kapısına 900 özel eğitimli komandoyla dayandı. Binanın hakim noktalarında keskin nişancı özel harekatçılar konuşlandırıldı. IŞİD, havan, doçka, bixi, rpg ve Irak ordusundan çaldığı 4 adet tankla elçiliğe dayandı. Elçilikte bulunan özel harekat personeli Dışişlerine ‘mermimizin yettiği kadar çatışacağız’ demesine rağmen Dışişleri personellerimizi göz göre göre kaybedemeyiz diyerek çatışmama emri verdi.

‘2 saat kapıları açmadık’

2 saat özel harekatçılar olarak kapıyı açmadık. Ama Ankara’nın emriyle açmak zorunda kaldık. ISİD militanları tüm personelimizin silahlarını almak istedi fakat özel harekat ekibi silahlarımızı almaya kalkarsanız çatışma çıkar diyerek silahlarımızı vermedik. Kendi konsolosluğumuza ait olan araçlarımıza sadece Türk personeller bindirilerek kendi Türk şoförlerimizce götürüldük.”

ÖZEL HAREKAT ÇATIŞMADI ÇÜNKÜ...

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da bugünkü toplantıda Özel Harekat polisinin neden çatışmadığını açıkladı. Arınç, içeride kadın ve çocukların olduğunu, IŞİD'in bin kişi ve tanklarla geldiğini aktardı. Arınç, şunları söyledi: TBMM'de MHP'li bir vekilin bunların olacağı biliniyordu da neden gereken yapılmadı sorsuna karşılık AK Partililerin ne alaka diye laf attıklarını biliyorsunuz.

MHP'Lİ VEKİL O BİLGİYİ DIŞİŞLERİNDEN ALDI

Biz bakanlığımızın elde ettiği konuları her an paylaşmak zorunda değiliz. Bunların gizliği olacak Sinan Oğan'ın Dışişleri Bakanlığı içinden elde ettiği bilgileri Meclis'e götürüp şov yapmasını ben olumlu bulmuyorum.

İÇERİDE KADIN VE ÇOCUKLAR VARDI

Konsolusluğa girileceğini biliyorduk ve gerekeni yaptık. İrtibat devam etmiştir. İçeride 30 kişiden bahsediliyor ama içeride kadın ve bebek de var, insanımız var. Çatışma olması halinde hepsinin can güvenliği tehlikeye girecek biliyoruz. Ellerinde silahla burayı terkedin diyen birine devlet onlarla çatışın mı der yoksa orayı terk edin mi der?

BİN KİŞİ, HEPSİ SİLAHLI

Bahçeli gibi direğin tepesine çıkan kişiyi alnının çatısından vuracaksın diyecek biri değiliz biz.

Bin kişiden bahsediyoruz hepsinin elinde silah tank ve güç var bu yüzden bunlar çıkmaya zorluyor.

DOĞRU OLAN YAPILMIŞTIR

Güvenliğimiz açısından ve belgelerimiz,  bilgilerimiz açısından her şey yapıldığına göre, insanlarımızın can güvenliği  esas olduğuna göre, insanın hayatta olması, yaşaması önemli olduğuna göre o  kahraman polislerimize siz bu noktada 'böyle hareket edin' demek doğru bir  harekettir. Dünyanın her ülkesinde hükümetler Dışişleri Bakanlığı böyle bir  görevi oradaki görevlilerimize yükler. Bunu bir cesaretsizlik olarak görmeyin.  Bunu bir yanlış haber olarak, karar olarak da görmeyin. Yani birilerinin  kahramanlık taslamasına, somun pehlivanlığı yapmasına biz gerek duymuyoruz. Reel  politika yapıyoruz, reel hayatı içinden gözlemliyoruz. Doğru olan yapılmıştır ve  inşallah o arkadaşlarımıza, yurttaşlarımıza en kısa zamanda kavuşacağız.