Berlin'de yayınlanan "B.Z" gazetesinin haberine göre Hartloff, ülkedeki huzurun korunması amacıyla özel spor ve kilise mahkemelerinin de bulunduğuna işaret ederek, şeriat kanunlarını bilen yargıçların da Almanya'daki genel yasalar çerçevesinde görev yapabileceğini belirtti.

Ancak Almanya'daki bu tür mahkemelerin kendilerini hukuk devleti ilkelerinin ve demokratik kuruluşların üzerinde görmemesi gerektiğini ifade eden Hartloff, sadece ülkedeki anayasanın önemli bir rol oynamaması durumunda bunun olumsuz bir gelişme olacağını kaydetti.

Hartloff, Almanya'da şeriat kurallarının uygulanmasının ancak "modern bir şekilde" mümkün olabileceğini belirterek, "Taş çağına hoşgörü göstermeyiz. Taşlama insan haklarına aykırı" şeklinde konuştu.

Müslümanlar arasındaki anlaşmazlıkları çözüme ulaştırmak amacıyla kurulabilecek olası özel şeriat mahkemelerinin, Almanya'da kadınların sahip olduğu hakların, kadınlara verilip verilmemesi gerektiği konusunda da bir prensip kararı alması gerektiğini savunan Hartloff, "Hukuk devleti ilkelerinden faydalanabilmek her zaman mümkün olabilmeli" dedi.
Bild gazetesinin internet sayfasında da konuya ilişkin olarak yayınlanan bir haberde, Almanya'da geçerli olan uluslararası özel hukuka göre, davacılardan birinin Müslüman olması durumunda şeriat kurallarının uygulanmasının mümkün olabildiğini belirterek, Almanya'da bunun bazı örneklerinin olduğu, bir Alman mahkemesinin imam nikahıyla evlenmiş olan bir Tunuslu çiftin evliliğini resmen tanıdığı ifade edildi.

Kassel kentindeki Federal Sosyal İşler Mahkemesinin de diğer bir davada, Faslı eşinin emekli maaşını, bu kişinin ikinci eşiyle paylaşmak istemeyen birinci eşin şikayetini, İslamiyet'e göre bir erkeğin birden fazla kadınla evlenmeye hakkı olduğu gerekçesiyle reddetmiş olduğu kaydedildi.(Cnn Türk)