Fransa Anayasa Mahkemesi'nin, Ermeni soykırımı iddialarının inkârını suç sayan kanun tasarısını iptal etmesinin perde arkasında önemli bir girişimin olduğu öğrenildi. Alınan bilgilere göre iki ülke arasındaki ticarî ilişkilerin askıya alınmasından korkan hayvan yetiştiricileri, iptal başvurusuna imza atması için tek tek senatörleri aradı. Konuyla ilgisi olmayan senatörler bile tepkilere duyarsız kalamadı. Bu girişimin de etkisiyle başvuru metnindeki imzalar, yeter sayının (60) üzerine çıktı. Dilekçeyi 65 milletvekili ve 70 senatör imzaladı. Ardından da iptale giden süreç yaşandı. Söz konusu çabalar, tasarının Fransa'da toplumsal tabanının bulunmadığını da ortaya koydu. Fransız hükümetini suçlayan çiftçi sendikaları, Türk hükümetinin soğukkanlı tavrı sayesinde bu krizden kurtulduklarını belirtiyor. Hükümetlerin tarihi yargılama hakkının bulunmadığını vurgulayan sendikacılar, "Kriz nedeniyle zaten zor günler geçiriyoruz. Bir de bu kanun ile en büyük pazarlarımızdan birisini kaybedecektik." yorumunu yapıyorlar. Türkiye'ye sığır ihracatı yapan Michel Manoury, "Siyasetçilerin hatalarının bedelini biz ödüyoruz. Bugün krizde değilsek Türkiye sayesinde." diyor. Fransa, Türkiye'ye her ay 16 bin canlı sığır ihraç ediyor. Türkiye, yıllık 1,2 milyar Euro'luk hacmiyle Fransız çiftçilerin en büyük pazarlarından birisi.

Ermeni iddialarına karşı çıkanların cezalandırılması kanun teklifinin meclis ve senatodan geçmesinden sonra Türk lobisi devreye girerek, tasarının Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi için çalışmıştı. Fransa'da yaşayan Türk asıllılar ve Türkiye ile iş yapan önemli Fransız şirketleri, senatörlere başvuru için imza vermelerini istemişti. Bu çalışmada en çok çaba harcayan gruplardan birisi de büyükbaş hayvan yetiştiricileri idi. Tasarının kanunlaşması halinde en büyük pazarlarından birisini kaybetme endişesi taşıyan çiftçilerin baskıları sayesinde neredeyse hiçbir Türk asıllının yaşamadığı bölgelerin temsilcileri bile imza vermişti.

Çiftçi Koordinasyonu Sendikası (CR) ve Genç Çiftçiler Sendikası basın bildirisi yayınlayarak Fransız hükümetine geri adım atma çağrısı yapmıştı. Ülkenin en büyük iki tarım sendikasından biri olan Genç Çiftçiler Sendikası Sözcüsü Nicolas Mousnier, "Kanun tasarısının gündeme gelmesiyle birlikte çok sayıda üyemizden tepki telefonu aldık. Tasarının kabul edilmemesi için harekete geçmemizi istediler." dedi. Büyükbaş Hayvan Yetiştiricileri Derneği de (FNB) özellikle kırsal bölgeleri temsil eden senatörlerle ve milletvekilleriyle bire bir görüşmeler yaparak iptal başvurusu için imza topladı. Türkiye'nin Paris Büyükelçisi Tahsin Burcuoğlu, çiftçi sendikalarının yaptıkları lobi çalışmalarıyla ilgili Türk büyükelçiliğini de düzenli bilgilendirdiklerini belirterek, "Tasarının gündeme gelmesiyle birçok Türk dostu çevre harekete geçti. Ancak, en ilginç desteği büyükbaş hayvan yetiştiricilerinden aldık." dedi. Türkiye'ye sığır ihracatı yapan Michel Manoury, Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin aşırı sağcı oyları kazanmak için bu kanunu hazırlattığını belirterek, "Siyasetçilerin hatalarının bedelini biz ödüyoruz. Bizim başka ülkelerin tarihlerini yargılamaya hakkımız yok. Fransa'nın tarihine bakarsanız hiç de temiz olmadığını görürsünüz." dedi. Fransa Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla tarihi bir hatadan geri dönüldüğünü ifade eden Manoury, "Bu krizin atlatılmasında Türk hükümetinin basiretli ve soğukkanlı bir tepki göstermesi de önemli rol oynadı. Türkiye, gümrüklerini Fransız ürünlerine kapatsa hiç kimse bir şey diyemezdi." şeklinde konuştu. Aynı zamanda Çiftçi Koordinasyonu Sendikası yönetim kurulunda bulunan Manoury, "Bugün Fransa'da et piyasası krizde değilse, bu Türkiye sayesinde. Üreticinin et fiyatlarını yukarı çekmesini sağlayarak, bizi zararına üretim yapmaktan kurtardı." dedi. Türkiye'nin et ithalatına izin vermesiyle birlikte, Fransız milli pazarındaki et fiyatları da kilo başına 30-40 sent yükselmişti. Büyükbaş hayvan yetiştiricileri Federasyonu Başkanı Pierre Chevalier, "Türkiye bizim için en önemli pazarlardan birisi." diye konuştu.

Tasarıya ret oyu kullanan L'Orne bölgesi senatörü Nathalie Goulet, kendi bölgesindeki sığır yetiştiricilerinin kendisiyle irtibata geçtiğini belirterek, "Biz bu kanunun yürürlüğe girmemesi için seferber olduk. Ancak, bunu ticari veya siyasi sebeplerle değil, tasarının hukuka aykırı olması nedeniyle yaptık. Öte yandan, çiftçilerin de kanun aleyhine çalışma yürütmesi Türkiye'nin ne kadar büyük bir ekonomisi olduğunu ve Fransa'nın da büyük bir hatadan döndüğünü gösteriyor." dedi.

Seçimlerde galibiyet çiftçilerden geçiyor

Avrupa'nın en büyük tarım ülkesi olan Fransa'da 3 milyonluk çiftçi nüfusu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde anahtar rol oynuyor. Paris'te düzenlenen Uluslararası Tarım Fuarı, Fransa'daki cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasının en önemli ayaklarından birini oluşturuyor. Dün sona eren tarım fuarına hafta boyunca bütün adaylar akın ederek, sergilenen ineklerle birlikte poz verdi. Geleneksel olarak sağ partilere oy veren çiftçilerin Sarkozy'ye olan desteğinin azalması nedeniyle fuarda boy göstermek diğer adaylar için de büyük önem taşıyordu. BVA şirketinin anketine göre tarımla geçinenlerin yüzde 35'i Sarkozy'e oy verecek. Bu oran, 2007'deki seçimlerde yüzde 51'di. Sarkozy'nin icraatlarından memnun olmayan çiftçiler ise aşırı sağcı aday Marine Le Pen ve merkez sağ aday François Bayrou'ya yöneldi. Çiftçilerin yüzde 21'i Le Pen'e ve yüzde 19'u Bayrou'ya oy vermeyi planlıyor. Solun temsilcisi Sosyalist Parti adayı François Hollande'ın oy oranı ise yüzde 12'de kalıyor.



ZAMAN