Amman'daki Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin sivil yargıçları Katada'nın yargılandığı terör eylemiyle ilişkisi olmadığına hükmetti.

Karar sınır komşularında kargaşanın arttığı bir dönemde, Ürdün devletini istikrarsızlaştırmak için nüfuzunu kullanabileceği endişelerini artıracaktır.
Başka bir olay ile ilgili bir karar ise Eylül ayına ertelendi.

Uzun hukuki mücadele
Karar, radikal din adamını ülkesinde adalet önüne çıkarmak için verilen on yıllık yasal mücadeleden sonra geliyor.

Asıl adı Ömer Osman olan Filistin asıllı Ebu Katada, 1994 yılında İngiltere'de sığınma hakkı elde etti.
Ancak cihat konusundaki görüşleri sertleşince, MI5 giderek onu bir ulusal güvenlik riski olarak görmeye başladı.
İngiltere'de yaşamakta olan Ebu Katada ilk olarak 2001 yılında gözaltına alındı ve Temmuz 2013'te İngiltere'den sınır dışı edildikten sonra, Ürdün'de yargı önüne çıkarıldı.

Terör saldırısı suçlaması
1998 yılında Ürdün'de bir otel de dahil olmak üzere bir dizi bombalama ve Ürdün'de sivillere yönelik başarısız bir komplo ile ilişkisi olmakla suçlandı.
Gıyaben mahkum edildi ama işkence ile alınmış olabilecek ifadelere dayalı olması nedeniyle karar iptal edildi.

Ürdün ve İngiltere tarafından geçtiğimiz yıl imzalanan anlaşma Ürdün mahkemelerinde bu tür delillerin kullanılmasını yasakladı.
Bu anlaşma ile İngiliz yargıçlar tarafından "gerçekten tehlikeli birey" olarak nitelenen Ebu Katada'nın sınırdışı edilmesi önündeki son engel de kalkmış oldu.

IŞİD ve el Nusra'ya çağrı
Duruşma sırasında Ebu Katada el-Nusra Cephesi ve IŞİD'i El-Kaide lideri Ayman El Zevahiri'nin arkasında birleşmeye çağırdı.
Amman'daki duruşmayı izleyen BBC muhabiri Steve Swann, bu tür çıkışlara rağmen, işkence ile elde edilen ifadeler çıkarılınca, söz konusu iki saldırılar ile Ebu Katada'yı ilişkilendiren çok az şey olduğunu söylüyor.

Bir İngiliz yargıç iddiaları "son derece zayıf" olarak nitelemişti.

BBC muhabiri Swann şimdi bunun kanıtlandığını kaydetti.