MADIMAK OTELİ, ALEVİ KLASİKLERİ
Bakan Bozdağ, Sivas Madımak Oteli'nin Alevi çalıştaylarında alınan kararlar doğrultusunda kamulaştırılarak bir köşesinin müze haline getirildiğini ifade etti. Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinde Alevilikle ilgili kitaplara konulan bütün bilgilerin Alevi toplumunun önde gelen bilge insanları tarafından yazıldığını ve kendilerinin de noktasına, virgülüne bile dokunmadan metinleri aynen koyduklarını söyledi. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Alevi inancına mensup Prof. Dr. Osman Eğri'nin koordinatörlüğünde Alevi Bektaşi klasiklerinin yayınlandığını söyleyen Bozdağ, bu eserlerin tamamen Alevi toplumunun tanıdığı, bildiği önde gelen kişilerin kitaplıklarından alınarak hiç dokunulmadan birebir tercüme edildiğini, orijinal metinlerinin de eserlerin içine konulduğunu aktardı.
CEMEVLERİNE HUKUKİ STATÜ
Cemevleri konusuna da değinen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Cemevlerinin hukuki bir statüye kavuşturulması konusunda bizim hiç bir itirazımız yok, olamaz da. Cem evlerinin hukuki bir statüye kavuşturulması gerektiğini biz her zaman söylüyoruz, söyleyeme de devam edeceğiz. 1990 yılına kadar Türkiye'de 106 tane, doksan ile 2000 yılları arasında 160 küsur tane cemevi var. Ondan sonraki süreçte de 290 tane cemevi yapılmış durumda. En fazla cemevi hükümetimiz zamanında yapıldı ki bu olumlu değişmenin de bir göstergesidir." dedi. Yurtdışındaki Alevi vatandaşlarının zaman zaman kendilerinden dede talep ettiklerini de hatırlatan Bakan Bozdağ, şimdiye kadar 45 dedenin Diyanet tarafından gönderildiğini, istenirse daha çok dede gönderilebileceğini kaydetti.
"HAZRETİ ALİ'NİN YOLUNDA GİDENLERİ ALLAH İÇİN SEVİYORUM"
Hazreti Hüseyin Efendimiz'in ve Evlad-ı Resul'ün şehit edildiği Kerbela hadisesinin bütün Müslümanların ortak acısı olduğunu söyleyen Bakan Bozdağ, "Peygamberimizin cennetin reyhanları dediği Hazreti Hüseyin'e farklı bakabilir miyiz? Şimdi ben kendime bakıyorum; kardeşimin adı Ali, birinin Zeynep, amcam Hasan. Ailelerimize bakalım, Zeynep'tir, Fatıma'dır, Ali'dir, Hasan'dır, Hüseyin'dir herkesin ailesi bu isimlerle dolu. Her ailede mutlaka Ehl-i beyten birinin adını taşıyan biri var, biz öylesi bir kültürün evlatlarıyız." şeklinde konuştu. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Bekir Bozdağ, "Hazreti Ali'yi, Ehl-i Beyti tanımayan birisinin kamil bir Müslüman olma şansı yok. Hatta Müslüman bile olabilir mi, bir Diyanet'e sormak lazım. Benim dini bilgim tam değil ama Ehl-i Beyti reddedenin Müslümanlığı tartışılır." diye konuştu. Programın devamında Avusturya'daki Alevi toplumu, sorunlarını ve taleplerini Bakan Bozdağ ile basına kapalı bir şekilde birebir konuştu. Buluşmanın ardından görüş bildiren vatandaşlar her şeyin bir anda çözülemeyeceğini ama bakanın bu ziyaretinin kendilerini oldukça memnun ettiğini, meselelerin böylesi programlarla ve karşılıklı diyalogla zaman içerisinde daha da çözüme kavuşacağını söyledi.