Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu'ndan yapılan açıklamada, "AKP hükümeti, ileri demokrasi aldatmacasıyla oluşturduğu bağımlı yargısını kullanarak, muhalefete yönelik hukuk kılıfı altında yeni bir tutuklama furyası başlatmıştır. Demokrasi mücadelesinde sık sık yan yana geldiğimiz, omuzdaşımız, adaşımız Çağdaş Hukukçular Derneği başkanı ve üyeleri ile Yürüyüş dergisi ve Yurt gazetesindeki meslektaşlarımıza yönelik tutuklama terörü, 'bağımsız yargı' yalanının arkasına gizlenemeyen bir hükümet ve devlet operasyonudur" denildi.
Mahkemelerin, savcılıkların polis teşkilatının alt kademe "daire başkanlıklarına" dönüştürüldüğünün ileri sürüldüğü açıklamada, "Adına özel yetkili de deseniz, terör mahkemesi/savcılığı da deseniz nezdimizde darbe hukukunun ürünü Devlet Güvenlik Mahkemelerinin uzantısı olan savcılıklarda ve mahkemelerde artık polis fezlekeleri ile kararlar verilmekte, polisin dediğinin dışında bir işlem dahi yapılamamaktadır" iddiasında bulunuldu. Açıklamada, ortaya çıkan durumunda bir "polis devleti" tablosunu ortaya koyduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
"ÇHD'li dostlarımızın tutuklanmasına ilişkin mahkeme kararındaki tarih ve isim skandalları da bunu netlikle ortaya koymuştur. 24 Ocak günü, Avrupa Demokrat Avukatlar (AED) öncülüğünde 'Tehlikedeki Avukatlar Günü' olarak belirlenmiş ve ilk kez 2010 yılında İran'daki avukatlar için bir girişim başlatılmıştır. Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı, İstanbul Şube Başkanı Avukat Taylan Tanay, Şube Sekreteri Güçlü Sevimli'nin ve yönetim kurulu üyelerinin de aralarında bulunduğu dokuz avukatın tutuklanması ile mesleğini ifa nedeniyle tutuklu bulunan avukatların sayısı 43'e yükselmiştir. Böyle bir günde, Çağdaş Hukukçular Derneği'nin yönetimi ve üyelerine yüksek dayanışma ve dostluk duygularımızla selamlarımızı gönderiyoruz."
