Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Gilani, Multan'dan helikopter ile Muzafferabad'a bağlı Mehmood ve Kot kasabalarına geçerek incelemelerde bulundu, daha sonra Türk Kızılayının yaptırdığı Mevlana evlerinin teslim törenine katıldı.

Erdoğan, Mevlana evlerinin teslim töreninde yaptığı konuşmada, Pakistan'da süratle yatırımlara başlayacaklarını söyledi. Geçici değil kalıcı konutlar yapmak istediklerini belirten Erdoğan, "Pakistan'a, Türkiye'ye yakışanı yapalım. Bunun için de çalışmalarımızı hemen başlatalım. Biz sizleri seviyoruz. İnanıyorum ki sizler de bizleri seviyorsunuz. Pakistan bizi kurtuluş mücadelesinde yalnız bırakmadı. 1999 depreminde yalnız bırakmadı. Bu kadar birbirini seven iki ülke haklarının birbirinin imdadına yetişmesinden daha tabii ne olabilir'' diye konuştu.

Erdoğan, şöyle konuştu:

"Birçok alanda yapacağımız işler var. Ulaşımda yapacağımız yatırımlar. Enerjide müşterek yapacağımız yatırımlar var. Tarımsal alanda atmamız gereken müşterek adımlar var. İnşaat sektöründe Çin'den sonra 2. ülkeyiz. Bu tür yatırımlarda Türk müteahhitlerin üstleneceği yatırımlar olabilir. Elimizden gelen gayreti göstereceğiz.

Türkiye olarak bizim de terörle bir mücadelemiz var. Pakistan'da da ülkenin birliğine, bütünlüğüne kast edenler var. Pakistan halkı olarak bu birlik ve beraberliğinizi asla bozmayın. Bunu bozmak isteyenlere fırsat vermeyin. Bunun için de dayanışma içinde daha güçlü Pakistan'ı kurma gayreti içinde olun.

Şunu açık söylüyorum. Pakistan'ın zayıf düşmesi, Pakistan dışında birilerini sevindirir. Herhalde o birilerinin kimler olduğunu anlıyorsunuz. Onlar sizin için de aynı bizim için de aynıdır. Onun için de güçlenmeye mecburuz. Güç toplamaya mecburuz. El ele, omuz omuza vereceğiz. Daha güçlü Pakistan'ı kuracağız. Aynı durum İslam dünyası için de geçerli. İslam dünyasını bölmek parçalamak isteyen güçleri biliyorsunuz."

Gazze'ye yardım gemilerine İsrail'in düzenlediği saldırıyı anımsatan Erdoğan, "İsrail özür dilemek durumundadır. Tazminat ödemek durumundadır. Bunları yerine getirmedikçe Ortadoğu'da yalnız kalmaya mahkum" diye konuştu.

BİRLİĞİNİZİ ASLA BOZMAYIN

Pakistan halkına seslenen Başbakan Erdoğan, Türkiye olarak terörle bir mücadele sürdürdüklerini ifade etti. Pakistan'da da ülkenin birliğine, bütünlüğüne kast edenlerin olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:

''İnanıyorum ki Pakistan halkı olarak bu birliğinizi, bu beraberliğinizi, bu bütünlüğünüzü asla bozmayın. Bunu bozmak isteyenlere fırsat vermeyin. Onun için de dayanışma içinde daha güçlü bir Pakistan'ı kurmanın gayreti içinde olun. Şunu açık söylüyorum. Pakistan'ın zayıf düşmesi Pakistan dışında birilerini sevindirir. Herhalde o birilerinin kimler olduğunu anlıyorsunuz. Onlar bizim için de aynıdır sizin için de aynıdır. Onun için güçlenmeye mecburuz. Güç toplamaya mecburuz. El ele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz. Daha güçlü bir Pakistan, daha güçlü bir Türkiye diyeceğiz.''

İSRAİL

Aynı durumun İslam dünyası için de geçerli olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, ''İslam dünyasını bölmek, parçalamak isteyen güçleri biliyorsunuz. Bunların kimler olduğunu biliyorsunuz'' diye konuştu.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Eğer uluslararası sularda bir yardım konvoyuna denizden havadan birileri saldırabiliyorsa, bunlar gücü nereden alıyor? Bunu sormamız lazım. 9 tane kardeşimizi şehit edenler belli. Cenevre'deki İnsan Hakları Komisyonu'nun verdiği karar da rapor da ortada. Bunun bir gaddarlık olduğunu da bu raporda ifade ettiler. Vahşice olduğu ortaya çıktı. 19 yaşında bir genç, aslen Türk ama ABD vatandaşı. Bu gencin 2 kaşının arasında 2 cm ile 40 cm arası bir mesafeden onu infaz ederek şehit ettiler. Ve sırtından iki mermi, vücudunun değişik yerlerinden 2 mermi, 5 kurşun ile şehit ettiler. Artık bunlar resimlerle adli tıp raporlarıyla tespit edildi. 9 şehidin vücudundan 30 mermi çıkarıldı. AB üyesi ülkeler çekimser kaldılar. ABD, İsrail'in yanında yer aldı. 30 ülke rapora 'evet' dedi. Şu anda BM Güvenlik Konseyi'nin panel çalışmaları devam ediyor. Temenni ediyoruz ki hak yerini bulur. İsrail, özür dilemek durumundadır, tazminat ödemek durumundadır. Bunları yerine getirmedikçe Orta Doğu'da yalnız kalmaya mahkumdur.''

Bu sel felaketi nedeniyle bir araya geldiklerini kaydeden Erdoğan, sel nedeniyle ölenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, evsiz kalanlara da sabır diledi.

Yaraların sarılması için ellerinden geleni yapacaklarını anlatan Başbakan Erdoğan, sözlerini, ''Sayın Gilani yapılacak olanları açıkladı, şu anda attıkları adımları açıkladı. Ben de yapacaklarımızı söyledim. Bugünden daha tezi yok, hemen çalışmaya başlıyoruz. Yer tespitleriyle beraber adımlarımızı atıyoruz. 'Yaşasın Pakistan-Türkiye kardeşliği' diyorum'' diye tamamladı.

ERDOĞAN'IN BAŞKENTTEKİ TEMASLARI

Başbakan Erdoğan, Pakistan'daki temasları çerçevesinde Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari, Başbakan Yusuf Rıza Gilani ve Pencap Eyalet Başbakanı Şahbaz Şerif ile İslamabad'da görüştü.

Erdoğan'ın heyetinde, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, TBMM Türkiye Pakistan Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Burhan Kayatürk, Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali, TOKİ Genel Başkanı Erdoğan Bayraktar, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı Mehmet Ersoy ve TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin de yer alıyor.

DSİ'DEN BARAJLARIN YAPIMINA DESTEK

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Pakistan'da sel bölgesi üzerinde bulunan alanlarda baraj yapımı konusunu, Pakistan'lı yetkililerle ele alacaklarını söyledi.

Eroğlu, Başbakan Erdoğan ile birlikte geldiği Pakistan'da yaptığı açıklamada, Devlet Su İşleri Yetkilileri'nin, sel bölgesinde yapacakları çalışma ile destek olacağını söyledi.

Bakan Eroğlu, Pakistan'lı yetkililerin, Türkiye'de bu konuda incelemelerde bulunduğunu da belirterek, ''Pakistan'da barajların yapılması konusunu ele alacağız'' dedi.

ŞU ANKİ YARDIM YETERLİ DEĞİL

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Pakistan'a Yardımdan Sorumlu Özel Temsilcisi olarak atadığı Rauf Engin Soysal, ''BM'nin acil yardım çağrısı için 2 milyar dolarlık bir rakam telaffuz edildi. Şu anda 688 milyon dolarılık bir bölümü karşılandı. Bu yeterli değil'' dedi.

Çadır ihtiyacına dikkati çeken Rauf Engin Soysal, selden etkilenen Pakistanlı sayısının yüksek olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

''Sel felaketinden etkilenen, 20 milyon insandan bahsediyoruz, yıkılan evler, okullar, okula gidemeyen çocuklar, hepsi acil ihtiyaç gerektiriyor. Acil ihtiyacın yanı sıra yeniden imarın başlaması gerekiyor. BM'nin ve ikili düzeyde yapılan katkıların eş güdümü çok önemli. bu yardımların birbirini tamamlayıcı şekilde yapılması önemli. Pakistan gururlu bir ülke, öncelikle Pakistan halkı kendi içinde seferber olmuş durumda. Sivil toplum örgütlerinin yoğun çalışmaları var. Türkiye'den de sivil topum örgütleri burada çok etkili.''

BM Temsilcisi Soysal, sel bölgesinde yeniden imar ihtiyacının yanı sıra durgun sulardan dolayı oluşabilecek salgın hastalıklara da işaret ederek, ''Dolayısıyla bölgede ilaçlara ihtiyacımız var talepleri çoktu. Konuya tek bir yönüyle yaklaşmamak lazım'' diye konuştu.

KIZILAY GENEL BAŞKANI KÜÇÜKALİ

Pakistan'ın selden etkilenen Muzafferabad şehrine bağlı Mehmood ve Kot kasabalarında Türk Kızılayı tarafından yaptırılan Mevlana Evlerinin teslim törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte katılması planlanan Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali, Pakistanlı yetkililerin Multan havaalanından sel bölgesine gidecek helikopterleri temin edememesinden dolayı bölgeye ulaşamadı.

Multan'da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Küçükali, ''Basın da yok zaten, Türkiye de izleyemeyecek'' şeklindeki hatırlatma üzerine, şöyle konuştu:

''Buradan ben size söyleyeyim, o bölgede 1600 adet Mevlana Evi kurduk. Yaptığımız çalışma şu; insanları kamplara değil, kendi yaşadıkları alanlara doğru çektik. Bu çekmiş olduğumuz yerlerde de yıkılmış olan evlerinin yanına birer tane Mevlana Evi kurduk. İnsanlara şunu da söylüyoruz; yemenizi içmenizi biz sağlayacağız, siz de burada kalın, kendi evinizi kendiniz tamir edin, yapmaya çalışın. Bizden yardım isterseniz biz de yardımcı olalım.

Toplam 2750 tane evi kurmuş olduk. Elimizde yaklaşık 1000 tane daha var. Onları da arkadaşlarımız, ihtiyaç sahiplerini tespit ederek kuruyorlar. Burada bir Kızılay modeli geliştirdik.''


AA