Adalet Bakanı Sadullah Ergin, bakanlığının çalışmalarıyla ilgili incelemelerde bulunmak üzere Konya'ya geldi. Konya Adliye Sarayı'nda çeşitli temaslarda bulunan Adalet Bakanı, daha sonra basın mensuplarıyla bir araya gelerek hükümetin ve bakanlığının 10 yıllık icraatları konusunda bilgiler verdi. Hükümetin hukuk ve yargı sisteminde yaptığı reformları anlatan Bakan Ergin, 4. yargı reform paketinin Türkiye'de hak ihlallerinin önlenmesine ve yargının hızlandırılmasına yönelik yenilikler içereceğini söyledi. Türk yargı sisteminde bugüne kadar yapılan iyileştirmeler sayesinde, yargının hızlandığını Yargıtay'daki temyiz sürelerinin kısaldığını belirten Adalet Bakanı, "Yargıtay'da bekleyen dosyaları 2013 yılı sonuna kadar sıfırlamayı hedefliyoruz. Yargıtay bundan sonraki süreçte davaları 2 -3 ay içerisinde karara bağlayacak." dedi. 

"AÇLIK GREVLERİNE TAVİZ VERİLMEDİ"

Türk vatandaşlarının hak ihlalleri konusunda artık Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde hak aramak mecburiyetinde kalmayacağını anlatan Bakan Ergin, Anayasa Mahkemesi'nin 24 Eylül'den bu yana Türkiye İnsan Hakları Mahkemesi sıfatıyla hak ihlalleriyle ilgili kişisel başvuruları kabul etmeye başladığını hatırlattı. Konuşmasının ardından basın mensuplarının çeşitli konulardaki sorularını cevaplandıran Bakan Ergin, açlık grevleriyle ilgili soruya verdiği cevapta, grevlerin bitirilmesi konusunda hiçbir taviz verilmediğini vurguladı. Bakan Ergin, açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlülerin şikayet ve taleplerinin hiçbirinin bakanlığıyla ilgili olmadığını, taleplerin siyasi olduğunu kaydetti. 

"TARİHİMİZ NEREDEYSE DARBELER TARİHİ"

Adalet Bakanı Ergin, Silivri Adliyesi'nde devam eden Ergenekon davasıyla ilgili bir soruya verdiği cevapta ise "Türkiye'nin yakın tarihine bakarsanız, tarih neredeyse darbeler tarihi. Türkiye her on yılda bir askeri darbe veya darbe tehdidiyle karşı karşıya kalmış. AK Parti, ilk defa siyasete müdahale eden, demokrasiyi kesintiye uğratan darbelere karşı durmuş ve ülkeyi darbe eşiğine getiren güçlerle mücadele etmiştir. Ergenekon davası olarak anılan dava Türkiye'de demokrasinin kurumsallaşması adına gayri meşru güç odaklarına karşı verilen mücadelenin neticesidir. Türkiye bundan sonra yoluna darbelerle muhtıralarla devam edemez." dedi.