Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, idam cezası tartışmalarına ilişkin, "Avrupa Birliği'ne girme sürecinde bir ülke olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin yargı yetkisini kabul etmişiz, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni kabul etmişiz. Bundan sonra idam cezasının tekrar geri dönmesi bu ortamda mümkün değil" dedi.

ANKA'nın gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş kanunu ve bireysel başvuruya ilişkin, bireysel başvuru konusunda kurumsal olarak önceden ortaya koydukları bir takım düşünceleri olduğunu hatırlattı. Bu konuda bazı sıkıntılar olacağını belirttiklerini söyleyen Gerçeker, "Artık bu aşamadan sonra kanun çıktı, yasalaştı. O sıkıntılar inşallah giderilir" dedi.

-SORU İŞARETLERİ VURGUSU-

Anayasa Mahkemesi üyelerine tanınan bazı ödenekler konusuna da değinen Gerçeker, bunun yüksek yargı organları arasında farklılığa neden olduğunu ifade etti. Gerçeker, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu büyük bir sıkıntı yaratıyor. Arkadaşlarımızı bu farklılık oldukça üzdü. Bu düzeltilir mi düzeltilmez mi bilemiyorum. Önemli olan asli görevin en iyi şekilde yapılması. Ama bunun karşılığında bir takım maddi şeyler öngörülüyorsa o zaman birazcık insanlarda soru işaretleri oluşuyor. Bireysel başvuru adı altında Anayasa Mahkemesi üyelerine maddi olanak tanınması gece gündüz demeden, tatil demeden fedakarca çalışan diğer yargı mensuplarına karşı bir adaletsizlik duygusu yaratıyor."
Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş kanunu ile ilgili tasarı tartışılırken, "Anayasa Mahkemesi süper temyiz mahkemesi oluyor" dediğinin hatırlatılması üzerine Gerçeker, süper temyiz konusunda yasada bazı değişiklikler yapıldığını, eleştirilerinin kanunun yasalaşırken biraz da olsa gözetildiğini belirtti.

-İDAM CEZASI TARTIŞMALARI-

Bazı cinayetlerin ardından kamuoyunda gündeme gelen idam cezasına da ilişkin Gerçeker, şunları kaydetti:
"İnsanlar duygularıyla bir takım şeyleri farklı değerlendirebilirler ama mantıken veya mevcut sisteme göre farklı değerlendirirsiniz. Biz artık Avrupa Birliği'ne girme sürecinde bir ülke olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin yargı yetkisini kabul etmişiz, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni kabul etmişiz. Bundan sonra idam cezasının tekrar geri dönmesi bu ortamda mümkün değil. Elbette çok canice, canavarca ve hunharca işlenen bir takım suçlar insanları üzüyor. Aşırı derecede tepkiye, reaksiyona sevk ediyor ama bugün çağdaş dünyada, çağdaş ülkelerin hiçbirinde artık ölüm cezası yok. Onun için bunun artık geri dönüşü olmaz derken bunu kastettim. Ama sonuç itibariyle bu siyasi otoritenin bileceği bir iştir. Onların tercihidir. Ama onların da tabi şu ortamda böyle bir dönüş yapacaklarını zannetmiyorum."(ANKA)
(YE/ÖMR)