Neşet KARADAĞ/ ADANA (AHT)

Adana Barosu Başkanı Av. Aziz Erbek, yüksek yargı kurumlarının üye sayısının artırılmasına tepki gösterdi. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'yla ilgili yapılan değişiklerin ardından Danıştay ve Yargıtay'da üye sayısının artırılmak istenmesini partizanlığın göstergesi olarak değerlendiren Erbek, "Yargıyı kimse boyunduruk altına almaya çalışmasın. Yargıyı bugünkü sorunları çözmek yerine daha yeni sorunlar üretecek bir hale getirmek kimseye fayda sağlamaz" dedi.

Adana Barosu'nda yönetim kurulu üyeleriyle basın açıklaması yapan Av. Erbek, seçimlerin yaklaştığını anımsatarak, TBMM gündemine gelen yüksek yargıyla ilgili düzenlemeler hakkında Baro alarak görüşlerini dile getirmenin bir zorunluluk hale geldiğini bildirdi. Yargıtay, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi'nde yapılmak istenen değişikliklerin Türkiye'nin hukuk devleti olma yolundaki sürecinde önemli sakıncalar yaratacağına inandıklarını kaydeden Av. Erbek, 30 yıldan fazla bir zaman yargının sorunlarının çözümü için öneriler sunduklarını ancak, bugün yapılmak istenen değişikliklerin bu sorunların çözümüne hiçbir katkı koymayacağını savundu.

'YAPILMAK İSTENEN PARTİZANLIKTIR'
Erbek, HSYK'de yapılan yasal değişikliklerin ardından Yargıtay'ın üye sayısının 250'den 387'ye, Danıştay'ın üye sayısının da 95'ten 151'e çıkarılmak istenmesinin devlete partizanlığın hakim olduğunun apaçık bir göstergesi olduğunu iddia etti. Erbek, "Bu çok tehlikelidir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmanın onurunu paylaşan, sıkıntıları gören her yurttaşımız bu yasanın çıkmasından sonra inanmalı ki işler daha çok sarpa saracak, daha karmaşık hale gelecek. Yargıdan beklenenler, adalet beklentileri daha çok zayıflayacaktır" dedi.

'YARGININ SORUNUNU ÇÖZMEZ'
Yargının sorunları olduğunu, ancak bu sorunların Danıştay ve Yargıtay'ın üye sayısı ile daire sayısının artırılmasıyla çözülmeyeceğini yineleyen Erbek, şunları söyledi: "Yerel mahkemelerden, yerel hakimden başlayarak çözüm önerilerinin dikkate alınmasıyla bu sorun çözülebilir. Aksi halde Türkiye bir kaosa sürüklenir. Yüksek mahkemeler içtihat mahkemeleridir. Bir dairede iki tane heyetin olması, aynı dairenin iki ayrı içtihat tesis etmesi, Türk halkının vicdanını, adalet duygusunu zedeler. Bu sonuçta ulus olarak hepimizi inciten, yaralayan yargıya olan güveni büsbütün ortadan kaldıran bir hale gelir. Biz hukukçular ve Adana Barosu olarak yürütmeyi hatta yasamayı sorumluluğa davet ediyoruz. Yasamada yer alan her milletvekili ne yürütmenin ne de bir başka muhalefetin kulu değildir. Lütfen milletvekilleri bu sorumluluğu hissetsin. Onları Meclis'e yollayan partiler değil, Türk ulusudur Bu ulusun menfaatlerinin, ulusal menfaatlerinin zedelenmesi hepsine çok acı sonuçlar doğuracak faturalar çıkarabilir. Yargıyı kimse boyunduruk altına almaya çalışmasın. Yargıyı, bugünkü sorunları çözmek yerine daha yeni sorunlar üretecek bir hale getirmek kimseye fayda sağlamaz."