ÇANAKKALE BAROSU BASIN AÇIKLAMASI
 
10 Aralık 2011 günü Türkiye Barolar Birliği tarafından yapılan açıklamayı takiben Ankara Barosu’nca  “Türkiye Barolar Birliği’nin Ankara ve İstanbul Barolarını ve Ege – Marmara Bölgeleri Barolarını Suçlayan Açıklamalarına Cevap”  başlıklı, açıklama yapılması üzerine;  aşağıdaki hususları kamuoyu ile paylaşma gereği doğmuştur.

07 Aralık 2011 tarihinde İstanbul’da, İstanbul Barosu’nun ev sahipliğinde, Ege – Marmara Bölgeleri Baro Başkanları Toplantısı’na, Çanakkale Barosu adına Baro Başkanımız katılmıştır. Bahse konu toplantıda, Avukatlık Kanunu’nda yapılması düşünülen değişiklikler ve son günlerde gelişen olaylarla ilgili karşılıklı görüş alışverişinde bulunulmuş, Arabuluculuk Kanunu hakkında değerlendirme yapılmıştır. Toplantı sonunda, bu görüşler derlenerek sonuç bildirgesi olarak kamuoyuyla paylaşılmıştır.

Avukatlık Kanunu’nda yapılması düşünülen değişikliklerle ilgili olarak Baromuzun görüşleri 12 – 13 Kasım 2011 tarihlerinde, Türkiye Barolar Birliği’nde yapılan Baro Başkanları Toplantısı’nda, Baromuz tarafından dile getirilmiştir. Ege – Marmara Bölgeleri Baro Başkanları Toplantısı’nda ortaya çıkan sonuç bildirgesi, Baromuzun Türkiye Barolar Birliği’nde gündeme getirdiği görüşlere yakınlık gösterdiği için Baro Başkanımızca imzalanmıştır.

Toplantı sırasında, son günlerde Ankara Barosu ve Barolar Birliği arasındaki olaylarla ilgili değerlendirme yapılırken, Baro Başkanlığımız tarafından “KOL KIRILIR YEN İÇİNDE KALIR” tavrının bertaraf edildiği, 29.11.2011 tarihinde “Türkiye Barolar Birliği ve Barolar yıpratılmamalıdır” içerikli açıklamamıza uyumlu fikir beyan edildiği gibi, ANKARA BAROSU’NUN 12-13 KASIM 2011 TARİHLİ BAŞKANLAR TOPLANTISINDAN BİR HAFTA-ON GÜN SONRA, BASIN VE WEB SİTESİ YOLUYLA YAPMIŞ OLDUĞU AÇIKLAMALARI, NEDEN BU BİLGİLERİ HAİZ İSE, 12-13 KASIM 2011 TARİHLİ TOPLANTIDA, BÜTÜN BAŞKANLARIN YANINDA SÖYLEMEDİĞİ TARAFIMIZCA SORGULANMIŞTIR. BU OLAYIN BİR HATA OLDUĞU, TÜM BAROLARI ZAN ALTINDA BIRAKTIĞI, MARMARA – EGE BÖLGE BAROLARI BAŞKANLAR TOPLANTISINDA BAROMUZCA DİLE GETİRİLMİŞTİR.

Şunu açıkça ifade etmek gerekir ki; bu sonuç bildirgesi hazırlanırken, üstte de beyan ettiğimiz gibi “ KOL KIRILIR YEN İÇİNDE KALIR” düşüncesiyle, hiçbir Baromuza telkin ve ihtarda bulunma yetkimiz bulunmadığından, artı veya eksi hiç kimseyi kapsamadan, ne Barolar Birliğine, ne Ankara Barosuna vurgu yapmadan, sadece kanundan beklentiler ve Avukatlık mesleğiyle ilgili hususlar imza altına alınmıştır. Özellikle Baromuz, herhangi bir kuruma karşı bir duruş veya herhangi bir kurumu destek amacı taşımamakta, BAROLARIN VE TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİNİN GÜVENİLİRLİĞİNİ YİTİRMEMESİ, VAR OLMAYAN OLAYLAR VE KONULARLA YIPRATILMAMASI İÇİN MÜCADELE ETMEKTEDİR. Bu nedenlerle, Baromuz tarafındantamamen avukatlık kanunu ve mesleği için doğruluğuna inanılan ve daha önce paylaşılan görüşlerin altına imza atılmıştır.

Ankara Barosu tarafından yapılan açıklamada, Türkiye Barolar Birliği açıklaması ile “ Ege -Marmara Bölgeleri Baroları’nın suçlandığı” ifade edilmiştir. Bu ifade sonrasında Türkiye Barolar Birliği’nin 10.12.2011 tarihli açıklaması dikkatlice incelenmiş, ancak Ankara Barosu’ nun açıklamasında belirtildiği gibi Ege ve Marmara Bölgeleri Barolarının suçlandığına dair herhangi bir söz, görüş ve düşünceye rastlanılmamıştır.

Bu sebeple, Ankara Barosu sitesine bakmamız önerilen mesaja dayalı olarak bakmış olduğumuz açıklamada, Ege ve Marmara Baroları bildirgesinin, kendilerine ne gibi destek olduğunu da anlamış değiliz. Yapılan açıklamalar Avukatlık mesleği ve kanunla ilgilidir. Tüm Barolarımıza göndermiş olduğumuz 29.11.2011 tarihli açıklamamızın aynen arkasında durduğumuzu beyan ederiz.

Belirtmek gerekir ki; mesleğimizin çözülmesi gereken çok önemli ve acil sorunları vardır. Neden doğduğu anlaşılmayan, içeriğinin neden kaynaklandığı bilinmeyen kavga, çözümü değil, sorunlar yumağını genişletecektir. Bu sorunların bir an önce çözülmesi hepimizin ortak amacı ve dileğidir. Çözümün yolunun da Türkiye Barolar Birliği ve Baroların yapacağı ortak çalışma, işbirliği ve dayanışma içinde çalışmasından geçtiği açıktır. Türkiye Barolar Birliği’nin veya Baroların ayrışarak bu sorunların üstesinden gelinemeyeceği, böyle bir görüntünün Türkiye Barolar Birliği’nin ve Baroların söz, düşünce ve önerilerinin gücünü azaltacağı ve etkinliğini zayıflatacağı kuşkusuzdur. Bunun da amaca hizmet etmeyeceği ve istenen hedefe varmakta güçlük çıkaracağı açıktır.

Kamuoyunun bilgisine sunulur. 12.12.2011

Çanakkale Baro Başkanı
Avukat
Tülay ÖMERCİOĞLU