(İHA) - Eğitim-Sen, SES , BES, Tüm-Bel-Sen, Tarım Orkam-Sen, DİSK, CHP, EMEP, BDSP, Eğit-DER, ADD; İMO, Hacı Bektaşi Veli Kültürünü Yaşatma ve Geliştirme Derneği, Alevi Kültür Derneği, ESP, DHF'nin ortaklaşa düzenlediği basın açıklamasında sözcülük yapan KESK Dönem Sözcüsü Sedat Ünsal, toplumsal muhalefetin önünün soruşturmalar, tutuklamalar, toplu gözaltılar, polis baskısı ve sürgünlerle kesildiğini öne sürdü. "Tutukluluk cezaya dönüştürülmüş durumda." diyen Ünsal, AK Partinin tutukladığı kişilere savunma şansı bırakmadığını ve darbe dönemlerinde bile görülmedik biçimde aynı gün içerisinde onlarca avukatın gözaltına alınabildiğini söyledi.

Ünsal, "İnsan haklarına aykırı biçimde mahkum muayenesine karşı çıktıkları için, çevre kirliliği konusunda halkı bilinçlendirdikleri için, Sağlık Bakanlığı politikalarına karşı çıktıkları için doktorların da çeşitli yöntemlerle cezalandırdığını ifade etti.

Ünsal, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki tutuklamalara değindi ve durumu, "AK Parti muhalif belediyeler üzerinde kara basan gibi durmakta." şeklinde yorumladı. AK Partinin söz konusu tutuklamalarına bahane yaratabilmek için KCK operasyonlarını ortaya attığını dile getiren Ünsal, "Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünü isteyen herkes KCK'lıdır iddiasıyla karşı karşıya, bunun son örneği Prof. Büşra Ersanlı, Yazar Ragıp Zarakolu, Deniz Zarakolu ve Mustafa Avcı'dır." diye konuştu.

Söz konusu baskının yeni kurulan DGM'ler ile pekiştirildiğini ifade eden Ünsal, "Yeni kurulan DGM'ler eskilerini arattı. DGM'lerin yerine kurulan Ağır Ceza ve Özel Yetkili Mahkemeler ise DGM'lere rahmet okutur durumda. Başbakan ne zaman birini hedef yaparsa hemen arkasından Özel Yetkili Mahkemeler ve Savcılar harekete geçiyor. Daha operasyon yapılmadan yalaka medyada operasyon bilgileri yer alıyor. Kişiler hedef gösteriliyor, avukatların bile görmesinin yasaklandığı dosyalar yalaka medyada sayfa sayfa yayımlanıyor. Hiçbir dönem olmadığı kadar yargı, siyasi iktidarın etkisi ve yönlendirmesi altında." şeklinde konuştu.

SES Kayseri Şube Başkanı Ali Yıldırım ise Özel Yetkili Mahkemeleri ve Terörle Mücadele Yasası'nın kaldırılması gerektiğini, gözaltı operasyonlarının durdurulmasını, hukuka aykırı tutuklamaların derhal serbest bırakılmasını dile getirdi. Yıldırım, taleplerinin dikkate alınmaması durumunda okulda, sırada, içeride, dışarıda, fabrikada, işyerinde, her yerde direnişi yükselteceklerinin altını çizdi. Yıldırım, "Ya onlar ülkeyi cehenneme çevirecek ya da biz geleceğimize sahip çıkarak eşit, özgür, adil ve barış içinde bir ülke kuracağız." dedi.