Balıkesir, Bursa, Edirne, Tekirdağ, Yalova, Aydın, Denizli, İstanbul, İzmir, Manisa, Muğla ve Uşak Barosu başkanları adına yapılan ortak açıklamada, Marmara ve Ege bölgelerindeki baro başkanlarının, 16 Ocakta İstanbul'da yaptıkları toplantıda ele alınan mesleki sorunlar ile hukuk bağlamındaki güncel gelişmelerle saptamaların, kamuoyu ile paylaşılmasının gerekli görüldüğü belirtildi.

Açıklamada, şöyle denildi:

''Türkiye'de yaşanan son siyasal gelişmeler ile yargı alanında yapılan düzenlemeler ve bu çerçevede gelişen son nokta, yargı bağımsızlığının tümüyle yitirildiği bir evredir. Yargının, iktidar tarafından 'ele geçirilmesi' mantığı ile oluşturulan bu yeni aşama, 'iktidar savcısı' ve 'iktidar yargıcı' gibi yeni kavramların doğumuna yol açmıştır. Yargı eliyle örgütlü olarak geliştirilmekte olan bu süreç, büyük bir kaygıyla izlenmektedir.

Özellikle de Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK), yeni dönem yapılanmasını izleyen evrede yaptığı atamalar, düzenlemelerin amacını göstermesi bakımından öğretici olmuştur. HSYK'nın bundan sonraki uygulamalarının dikkatle izlenmesi gereği, baroların temel görevi olacaktır. CMK 250 uyarınca görevlendirilen mahkemeler, soruşturma safhasında 'gizlilik' adı altında başlatılan hukuk ve kanun dışı uygulamalarını çekinmeden sergilemekte, delillerle ve tutuklamanın tehdit ve cezaya dönüştürülmesiyle korku imparatorluğunu yargı eliyle kurmaktadırlar. Bu mahkemelerin ivedilikle kapatılması gerektiği konusunda tam bir mutabakat sağlanmıştır.''

Açıklamada, Anayasa Mahkemesinin özel olarak yetkilendirilmesi suretiyle ''Süper Temyiz Mahkemesi'' olarak konuşlandırılması sürecinin başlatıldığı öne sürülerek, bu yolla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuru yolunun sınırlandırılmasının amaçlandığı da iddia edildi.



Akşam