MİT ve Emniyet’in başvurusu sonucu Ankara’daki özel yetkili ağır ceza mahkemelerinin Türkiye’deki tüm iletişimin izlenmesine yönelik kararlarının VATAN’da yayımlanmasından sonra, YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, kendisine ve YARSAV’a ait telefonların da bu kapsamda dinlendiği iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuştu. Ankara Başsavcılığı ise “takipsizlik” kararı vermişti.

Eminağaoğlu’nun karara karşı yaptığı itiraz Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş ve mahkeme soruşturmanın genişletilmesi ile ilgili olarak Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi’ni görevlendirmişti. Sulh Ceza Mahkemesi bu talebe dayanarak TİB’de (Telokomünikasyon İletişim Başkanlığı) bilirkişilerle birlikte arama yapmış, TİB yetkililerinin engelleme girişimleri ile karşılaşmışlardı. TİB yetkililerinin ulusal güvenliğe ve istihbarata zarar vereceği gerekçesiyle bilgisayar sisteminden basılı veri alınmasına karşı çıkmaları üzerine Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi ikinci bir kararla TİB’in çıkardığı bu engel aşılmış ve Eminağaoğlu’nun kullandığı 3 telefonun Ergenekon soruşturması kapsamında mahkeme kararıyla dinlenildiği ortaya çıkmıştı.

Hazırlanan bilirkişi raporu doğrultusunda karar veren Ankara Başsavcılığı, mahkeme kararıyla yapılan dinlemeler nedeniyle hiçbir kamu görevlisine dava açılamayacağı gerekçesiyle ikinci kez takipsizlik kararı vermişti. Ancak Eminağaoğlu’nun bu karara yaptığı itiraz da yine Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiş ve kararda MİT, Emniyet ve TİB görevlileri hakkında dava açılması gerektiğine hükmedilmişti.

Adalet Bakanlığı devrede

Böylece telekulak konusunda önemli bir soruşturma yapılması gündeme gelmiş ama bu aşamada Adalet Bakanlığı devreye girerek kararın “kanun yararına bozulması” talebiyle Yargıtay’a başvurmuştu. Yargıtay 4. Ceza Dairesi Bakanlığın bu başvurusunu görüşerek karara bağladı. Bakanlığın talebini kısmen kabul eden kısmen de reddeden Daire, kararın gerekçesinde yaptığı tespitler ile telekulak soruşturmaları konusunda önemli bir yolu açtı. Bakanlığın, mahkeme kararlarını uygulayan kamu görevlilerine dava açılamayacağı yönündeki itirazını yerinde bulan Yargıtay 4. Ceza Dairesi, buna karşın Eminağaoğlu’nun mahkeme kararıyla yapılan dinlemelerinin basına sızdırılması ve internet sitelerinde yayınlaması konusunda ise soruşturma yapılması gerektiğine karar verdi.

Doğrudan soruşturulsun

Daire kararında, dinleme ve izlemelere ilişkin mahkeme kararlarının gizlilik nedeniyle denetlenemediği, bu nedenle TİB, MİT ve polise büyük görevler düştüğü ifade edildi. Eminağaoğlu’nun telefonlarının yasal mahkeme kararıyla dinlendiği gerekçesiyle, soruşturmanın takipsizlikle sonuçlandırıldığının anlatıldığı kararda, buna karşılık, buralardan yapılan konuşmaların basına nasıl sızdığı, internete nasıl düştüğü araştırılmadan, bu konudaki sorumlular belirlenmeden takipsizlik kararının kaldırılmasının yanlış olduğu ifade edildi. Kararda, gizliliğe riayet etmeyenler hakkında doğrudan soruşturma yürütülmesi gerektiği belirtilerek, bu nedenle, MİT, Emniyet ve TİB yetkilileri hakkında soruşturma izni istenmesinin de hukuka aykırı olduğu vurgulandı. Daire bu gerekçelerle dosyayı Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermeye karar verdi. Karara göre mahkeme, Yargıtay kararında belirtilen hususlarda yeni bir soruşturma yapılmasını sulh ceza mahkemesinden talep edecek. (Vatan)