Duruşmaya, sanık avukatları Remzi Ergül ve Eşref Kaya katıldı. 
Çorum Ağır Ceza Mahkemesince 44 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sanık Mehmet Sait Çelebi'nin avukatı Remzi Ergün müvekkilinin, yeğeni ve iki kardeşiyle iştirak halinde olayı gerçekleştirdiğine karar verildiğini belirterek, oysa Mehmet Sait Çelebi'nin olaya katılmadığını, bunun ispat da edilemediğini savundu. Avukat Ergün, müvekkili Mehmet Sait Çelebi hakkındaki kararın bozulmasını istedi. 
Ömer ve Mehmet Emin Çelebi'nin avukatı Eşref Kaya da sanık Mehmet Çelebi'nin anlattığı şekliyle olayın ''namus meselesinden'' ortaya çıktığını, fakat yerel mahkemenin bunu kabul etmediğini, olayın neden olduğu konusunda da bir dayanak bulamadığını söyledi. 
Kaya, Ömer Çelebi'nin olay sırasında evinde olduğunun ve silah seslerini duymasının ardından jandarmayı aradığının tanık beyanları ve telefon kayıtlarından sabit olduğunu ifade etti. 
Sanık Mehmet Emin Çelebi'nin ise silahının bulunmadığını, nakliye işiyle uğraşan Mehmet Emin Çelebi'nin olaydan birkaç dakika önce uzun yoldan geldiğini anlatan Kaya, birkaç dakika önce yoldan gelen bir kişinin olayı önceden planlamasının ve olaya karışmasının mümkün olamayacağını savundu. 
Kaya, mahkemenin delilleri değerlendirirken, olayın gerekçelerini net olarak ortaya koyamadığını ileri sürdü. 
Olayda 6 silah kullanıldığının ortay çıktığını, bu silahlardan birisinin korucu Mustafa Çelebi'ye ait olduğunu, birisinin de ölen erkeklerin bulunduğu odada ele geçtiğini anlatan Kaya, geriye kalan 4 silahın tanık beyanlarıyla da doğrulandığını ifade etti. 
Mardin Mazıdağı Cumhuriyet Başsavcılığının yazdığı fezlekede, ''sanık sayısıyla silah sayısı tutmuyorsa da sanıklar silahları değişerek kullanmışlardır'' şeklinde beyanda bulunulduğunu söyleyen Kaya, ''Bu çok komiktir. Çünkü Doğu'da silah bulunamaması gibi bir şey söz konusu olamaz. Şayet planlı olsaydı, korucu silahlarıyla bu işi yapmazlardı. Korucu silahları kendilerine zimmetli olduğu için olay zaten ortaya çıkardı. Kaçak silah kullanırlardı planlı olsaydı'' diye konuştu. 
Avukat Eşref Kaya, olayın gerekçesinin ''namustan olduğunun delili'' için öncelikle saldırıyı gerçekleştiren sanık Mehmet Çelebi'nin karısı Fersi Çelebi'den ''zina sebebiyle boşanmak için'' Gölbaşı Aile Hukuk Mahkemesinde dava açtığını ve davanın 18 Ocak 2012'de boşanmayla sonuçlandığını bildirdi. 
Mehmet Çelebi'nin, eşi Fersi Çelebi'den olma 10 çocuğunun yalnızca 5'inin kendisinin diğer 5'inin ise öldürdüğü Fesih Çelebi'den olduğunu iddia ettiğini belirten Kaya, DNA testi için Mehmet Çelebi'nin tüm çocuklarından, kendisinden ve eski eşinden kan örneklerinin alındığını, geçen hafta itibariyle Ankara Adli Tıp Kurumuna gönderildiğini bildirdi. 
Kaya, Adli Tıp Kurumundan çıkacak sonucun beklenmesini isteyerek, ''Böyle bir şey ortaya çıktığı zaman bu cinayetin sebebi aydınlanacak. O zaman da diğer sanıkların olayla ilişkisinin olmadığı ortaya çıkacaktır'' dedi. 
Daire Başkanı Mehmet Yalçın, avukat Kaya'ya ''Yani olayın nedeni namus meselesi mi'' diye sordu. Avukat Kaya da ''Namus meselesi'' dedi. 
Çorum Ağır Ceza Mahkemesi, Mardin'in Bilge Köyü'nde 7'si çocuk, 44 kişinin öldürüldüğü saldırıya ilişkin yargılanan sanıklardan Mehmet Çelebi ile birlikte 6 kişiye 44 kez ağırlaştırılmış müebbet, 14 yaşındaki M.Ş.Ç'ye 44 kez 15 yıl, evinde silah bulunduran A.Ç'ye 15 yıl, havaya ateş açtığı iddiasıyla tutuksuz yargılanan M.Ç'ye de 6 ay hapis cezası vermişti. 
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sanık Süleyman Çelebi, hükmen tutuklu bulunduğu Sincan 1 No'lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumunda 4 Ocak'ta kendini asarak intihar etmişti. 
Yargıtay 1. Ceza Dairesi heyeti, davayla ilgili kararını 9 Şubat'ta verecek.



AA