Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanıklar savunmalarını yapmaya devam ediyor.

Türk Silahlı Kuvvetlerindeki (TSK) görevinden 2008'de emekli olduğunu belirten Yalçın, Balyoz Eylem Planı davasından 18 yıla mahkum edildiğini söyledi.

28 Şubat Soruşturması kapsamında, savcılıkça ifadeye çağırıldığında, emekli Orgeneral Çetin Doğan'a, "Sizi hadi neyse de bizi niye götürüyorlar" diye sorduğunu anlatan Yalçın, soruşturma kapsamında Cumhuriyet Savcısı Yıldırım Bayyurt'a ifade verdiğini kaydetti. Yalçın, kendsine yöneltilen soruların göreviyle alakasının bulunmadığını, iddianamede, delil olarak yer alan evrakların da gerçeği yansıtmadığını iddia etti.

Genelkurmay Eğtim ve Teşkilat Daire Başkanlığında görev yaptığını belirterek, dairenin çalışmaları hakkında bilgi veren Yalçın, Başkanlığın, silahlı kuvvetlerin eğitim kurumlarıyla ilgilendiğini, 8 yıllık eğitimle bir alakasının bulunmadığını savundu.

Genelkurmay Başkanlığından aldığı, "BÇG ile ilgisinin bulunmadığına" ilişkin belgeyi, mahkemeye sunan Yalçın, Genelkurmay Harekat Başkanlığında da görev aldığını, burada, denizlerdeki gemilerden, havadaki uçaklara kadar her şeyin takip edildiğini söyledi.

İddinamede, İran ile ilgili "Humeynicilik" iddialarının yer aldığını hatırlatan Yalçın, "Bunlar beni ilgilendirmeyen işler, ben profesyonel askerim" ifadesini kullandı.

Yalçın, "Profesyonel asker görev aldığı zaman onun adı plansa, mutlaka onun üst komutanlıktan aşağıya doğru planı yapılır. Böyle bir plan yok. Hem de 7 kişiye görev verilmiş. Kim yapacak, kimse sahip çıkmaz. BÇG'de görev almadım, alsam, aldım derim. Herhangi bir şeyden kaçmak, korkmak gibi bir amacım yok. Böyle yaşadım, böyle gidiyorum" dedi.

"8 yıllık eğitimle ilgilenen daire yok"

Üye Hakim Süleyman Köksaldı'nın, "Sincan'da yürüten tanklarla ilgili bilginiz var mıydı" sorusuna Yalçın, "Hayır, bizim planladığımız her şey, tatbikatlar kitabında vardır. Bu kitabın dışına kimse çıkamaz. Bu, Genelkurmay Başkanlığı onaylıdır. Bunun dışında da yüzlerce tatbikat var, diğer tatbikatlar bizi ilgilendirmiyor" yanıtını verdi.

Müşteki avukatı Emrullah Beytar'ın, "Güven Erkaya, BÇG'nin kuruluş amacını belirttikten sonra, 'BÇG'nin kara, hava, deniz ve jandarmadan personelle oluşturulmuş bir yapı olduğunu' söylüyor. Siz ise bu yapının askıda kaldığını söylediniz. İki söylemde çelişki var, bunu gidermek istermisiniz" sorusuna, Yalçın, "Çelişki yok" karşılığını verdi.

Avukat Cüneyt Toraman'ın, "Sanık, 8 yıllık eğitimin kendi dairesinin işi olmadığını söyledi, Genelkurmay'da böyle bir daire var mıydı" sorusuna Yalçın, "Böyle bir daire yok" cevabını verdi.

Müşteki avukatı Mehmet Şamil Şenalp'ın, "Sorguya gelirken, Çetin Doğan'a, 'Sizi hadi neyse de bizi niye götürüyorlar' dediğinizi söylediniz. Çetin Doğan'ın suçu neydi" sorusu üzerine Yalçın, "Çetin Doğan o dönemin harekat başkanı. Konunun içinde olmadığım nedeniyle soruyu sordum" dedi.

"Evrak sahte"

Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin'in, "Tansu Çiller hakkındaki Kampanya Kontrol Formu Belgesi'nin doğruluğunu diğer sanıklar kabul etti. Belgeye baktığınız zaman hiçbir imza yok. Andıç belgesi var, bazı basın mensuplarna yönelik eylem planı yer alıyor. Bu tür belgelerin imzasız ve kurallara aykırı olarak hazırlanmış olması mümkün değil mi" sorusuna Yalçın, "Ben profesyonel askerim, bu evrak sahte diye iddia ediyorum. Sahte çıktığında inşallah göreceksiniz Sayın Savcım" yanıtını verdi.

Yalçın, bazı müşteki avukatlarının sorularını ise yanıtsız bıraktı.

Yalçın'ın avukatı Şule Nazlıoğlu Erol da savunmasında, müşteki avukatlarının sorduğu soruların, "sanıkları hırpalamak" gibi bir amaç taşıdığını iddia etti.

Yargılama sırasında önlerine getirilen belglerin, soruşturma safhasında gösterilmedini ileri süren Erol, "Keşke soruşturma sırasında da silahların eşitliğine uyulup delillerin hepsi önümüze konulsaydı. Ben, cumhuriyet savcısına müşteki Tamer Tatar ile ilgili sorduğum bir sorunun cevabını zor aldım. Bu anlamıyla, savunma hakkımız da engellenmiştir" dedi.

Yakın zamanda bir bakanın, "Biz irticayı tehdit olmatan yeni çıkardık" dediğini öne süren Erol, "Demek ki 2 yıla kadar tehditti hala. Bu konuyla ilgili bakanlıkların falan genelgeleri varken, neden sadece Genelkurmay'a bağlı askerlerin yargılandığını anlamakta zorlanıyorum. Her şeyi Genelkurmay'dan istediniz ve hepsi de geldi. Bu davanın beraatla sonuçlanacağına inanıyorum. Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonunun anayasal bir zemini yok. Bunların hazırladığı raporun, bu davada delil olarak kabul edilmesi gayet düşündücüdür" diye konuştu.

Duruşmaya, ara verildi.



AA