Adli Tıp Kurumu muayenesinde eşinin tehditleri nedeniyle intihar düşüncesinde olduğunu söyleyen 3 çocuk annesi B.A. eşinden boşanırken, Hüsnü Arabacı iddiaları kabul etmedi.

Bursa'nın Gemlik İlçesi'nde oturan B.A. yol ve kaldırımlarda taş örme ustası olarak çalışan ve evli olan Hüsnü Arabacı ile tanışarak birlikte yaşamaya başladı. Hüsnü Arabacı'nın kendisine kötü davranması nedeniyle bir süre sonra evi terk eden B.A., kadın sığınma evine gitti. Daha sonra Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı bir okulda ‘kadrolu hizmetli' olarak işe başlayan B.A., memleketi Zonguldak'a tayin isterken atamasının yapılmasıyla burada bir okulda çalışmaya başladı. Eşinden boşanan Hüsnü Arabacı da Zonguldak'a gelerek B.A. ile resmi nikah yapıp evlendi. Hüsnü Arabacı ile evliliğinden 3 çocuğu dünyaya gelen B.A., eşinin kendisine işkence yapıp tecavüz ettiğini öne sürerek 8 Aralık 2008 tarihinde Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcının soruşturma sonucunda hazırladığı iddianamede, Hüsnü Arabacı'nın zaman zaman eve gelip bir süre kaldıktan sonra işi nedeniyle gittiği, evde kaldığı süre içinde de eşine kötü muamelede bulunduğu belirtildi. İddianamede, Hüsnü Arabacı'nın 2008 yılı Aralık ayı başında evinde kaldığı süre içinde eşinin ellerini bağlayıp vücudunda sigara söndürdüğü, birçok kez tecavüz ettiği, bıçakla vurarak hafif yaraladığı, hakaret edip, ‘öldüreceğim' diyerek tehditte bulunduğu belirtildi.

Hüsnü Arabacı hakkında, ‘Kasten yaralama, kötü muamele, tehdit, hakaret, cinsel saldırı' suçlarından 25 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Zonguldak 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen yıl Haziran ayında görülen ilk duruşmada eşinden gördüğü işkenceyi anlatan B.A., “Eve geldiği zamanlar sırtımda sigara söndürüp, bıçakla saldırarak ve zorla ilişkiye girerek işkence yapıyordu. Yanımda olmadığı zamanlar da telefonla sürekli arayarak tehdit ve hakaret ediyordu” dedi.

Tutuksuz yargılanan Hüsnü Arabacı ise iddiaları kabul etmedi. Eşinin, evlilikleri sırasında başka biriyle ilişkisinden olduğunu iddia ettiği bir çocuğunu başka bir aileye evlatlık verdiğini öne süren Hüsnü Arabacı, ifadesinde şunları söyledi:

“Tecavüz iddialarını kabul etmiyorum. Beraber olduğu kişiler yapmış ise buna birşey diyemem. Yine vücuduna sigara bastırıp söndürdüğüm doğru değil. Ben çocuklarımı görmeye gittiğimde kendisinin elinde bıçak vardı. Ağza alınmayacak küfürler etti. Bıçağı elinden aldım, yaralamadım, hakaret etmedim, tehdit etmedim.”

B.A., evlatlık verdiği çocuğunun eşinden olduğunu ancak, başkalarının dolduruşuna gelen eşinin buna inanmayarak çocuğu istememesi nedeniyle evlatlık vermek zorunda kaldığını söyledi. Savcılık soruşturması sırasındaki İstanbul Adli Tıp Kurumu muayenesinde vücudunda sigara söndürme ve darp izleri tespit edilen B.A., eşinin davranış ve tehditleri nedeniyle intihar düşüncesinde olduğunu söyledi. Bu olayların ardından B.A., 2 ay önce eşinden boşanırken, Hüsnü Arabacı'nın Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılanması sürüyor.


Ersin ERCAN- Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK, (DHA)