(DHA) -- 2011 yılı Mayıs ve Kasım aylarında polisin gerçekleştirdiği operasyonların ardından tutuksuz olan CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun da aralarında bulunduğu 130 sanık hakkında İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Davanın ilk duruşmasında, tutuklu sanıklardan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Erhan Bey ile Grand Plaza A.Ş. Eski Genel Müdürü Muharrem Derbentoğulları tahliye edildi.
Geçen 5 Temmuz'daki ikinci duruşmada ise, tutuklu 18 sanıktan, Genel Sekreter Pervin Şenel Genç dışındaki 17'sinin tahliyesine karar verildi.
Sanıklardan İZELMAN Genel Müdürü Hüseyin Kırmızı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Karar ve Tutanaklar Daire Başkanı Tülay Azeri, Organizatörler Alaattin Erarslan, Ferik Faruk Boyacıoğlu, Murat Boyacıoğlu ve Gökhan Boğazkesen, tahliye edildi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Eski Kültür ve Spor Dairesi Başkanı Abdülhalim Cumhur Yazıcı, Genel İş 3 Nolu Şube Başkanı Cafer Konca, Genel İş 3 Nolu Şube Denetim Kurulu Başkanı Cafer Alp, organizatör Sedat Sakur'un ise adli kontrolle tahliyesine karar verildi.
Mahkeme heyeti, oy çokluğuyla aldığı kararlar uyarınca Büyükşehir Belediye Başkanlığı Bilgi Teknolojleri Daire Başkanı Selçuk Savcı, İZENERJİ Genel Müdürü Ali Sabuktay, Büyükşehir Şirketler Koordinatörü Hilmi Özen, İzmir Büyükşehir Belediyesi Alım Şube Müdürü Mehmet Sayar, organizatörler Ata Karataş, Ömer Devrim Ergin ve Hakan Say'ı tahliye etti, ev hapislerine karar verdi.
Ya polis, ya uzman ya da telefon
Genç'in tahliye edilmemesi nedeniyle buruk bir sevincin yaşandığı kararın ardından, gözler, ev hapsi cezasına çarptırılan 7 kişinin durumuna çevrildi.
7 sanık, kararın verildiği geçen cuma gününden beri evlerinden dışarı çıkmazken, mahkemeden de, kontrolü sağlayacak olan Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü'ne herhangi bir talimat ulaşmadığı öğrenildi.
Mahkemeden talimatın ulaşması üzerine işlemlere başlayacak olan şube müdürlüğünün, kontrolü sağlarken çeşitli yöntemlere başvuracağı kaydedildi.
Mevzuat gereği, ev hapsindeki kişinin bağlı bulunduğu karakoldaki polisler veya şube müdürlüğündeki uzmanlar tarafından belirsiz saatlerde bulunduğu yerde kontrol edileceği öğrenildi.
Bu yöntemlerin haricinde, sanıkların, yine günün herhangi bir saatinde adres olarak verdikleri mekandaki sabit telefondan aranıp yerlerinde bulunup bulunmadığının denetleneceği bildirildi.
Bu işlemin, mahkemenin, adli kontrol süresini kaldırıncaya kadar devam edeceği vurgulandı. Sanıkların bir talimat olmamasına rağmen evlerinden çıkmamalarının faydalı olduğunu belirten yetkililer, İzmir'de, ev hapis cezalarının nadiren görüldüğünü dile getirdi.
Sanıkların avukatlarının da, işlemin bir an önce başlaması için önümüzdeki hafta mahkemeye başvuracakları da öğrenildi.
