Türkiye Barolar Birliği’nin başvuru dilekçesinde, “Yapılaşmaya konu kamu yararı ile; ormanın, orman olarak korunmasındaki kamu yararının karşılaştırılması ve üstün olan kamu yararının tercih edilerek ona göre izin verilmesinin gerekli olduğu” yönündeki Anayasal düzenlemeye dikkat çekildi...

Dilekçede, “Orman Kanunu’nun 17/3 ve 18’inci Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği”nin uygulanması halinde, uzun vadede ormanların talanına olanak verilerek Anayasa’nın 56’nci Maddesi tarafından düzenlenen sağlıklı bir çevrede yaşam hakkı ile anayasal güvence altında bulunan ormanların zarar göreceği belirtildi.

Dilekçede ayrıca; “Anayasa’nın 169’uncu Maddesi ile yerleşik Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca da, devlet ormanları üzerinde ancak kamu yararı ve zorunluluk hallerinde irtifak hakkı tesisine olanak tanınacağının belirtildiği ve ormanlık arazi üzerinde yapılaşmanın zorunluluğunun tespitinde, yapılaşmaya konu kamu yararı ile; ormanın, orman olarak korunmasındaki kamu yararının karşılaştırılması ve üstün olan kamu yararının tercih edilerek ona göre izin verilmesinin gerekli olduğu” ifadelerine dikkat çekildi.

Anayasa ile güvence altına alınan bir hakkın, belirsiz ifadeler içeren bir yönetmelik ve idareye sınırsız takdir hak kı veren bir düzenleme ile kısıtlanmasının hukuka açıkça aykırılık teşkil etmesi nedeniyle dava konusu düzenlemenin iptali talep edildi.

Dilekçe Metni İçin Tıklayınız

>> Yönetmelik için Tıklayınız