Anayasa Mahkemesi, basılmış eserler yoluyla işlenen suçlarda ceza davalarının günlük süreli yayınlar yönünden iki ay içinde açılmasını zorunlu kılan Basın Kanunu hükmünü iptal etti.  Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi, baktığı bir davada, 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 26. maddesinin birinci fıkrasında yer alan ''iki ay'' ibaresinin anayasaya aykırı olduğu kanısına vararak, iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurdu.

Yüksek mahkeme, kanunun ''Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu kanunda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının günlük süreli yayınlar yönünden iki ay içinde açılması zorunludur'' hükmündeki ''iki ay'' ibaresini iptal etti.

Heyet, iptal hükmünün kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verdi.

ROTASYONUNA İMKAN VEREN KANUN HÜKMÜ
Anayasa Mahkemesi, Yükseköğretim Kanunu'nun, öğretim üyesi yetersiz fakültelere öğretim elemanı gönderilmesinde, rektörlerinin hangi öğretim üyelerini görevlendirdiklerini YÖK'e bildirmelerine ilişkin hükmünü iptal etti.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu'nun 2880 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değiştirilen 41. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinin iptaline karar verilmesi istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.

Davayı esastan görüşen Yüksek Mahkeme heyeti, Kanun'un, Yükseköğretim Kurulunca bu kanun kapsamındaki devlet yükseköğretim kurumlarının, öğretim üyesi ihtiyaçları ve bu öğretim üyesi ihtiyaçlarının hangi yükseköğretim kurumlarından karşılanacağını hükme bağlayan 41. maddesinin ikinci cümlesindeki ''Üniversitelerin rektörleri Yükseköğretim Kurulunca ihtiyaç listelerinin kendilerine intikal ettirilmesi tarihinden itibaren en çok iki hafta içinde ihtiyaçları karşılamak üzere hangi öğretim üyelerini görevlendirdiklerini Yükseköğretim Kuruluna bildirirler'' ibaresini iptal etti.

Heyet, iptal hükmünün, kararın Resmi Gazetede yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verdi.

DAVA SÜRECİ
Türk Tabipleri Birliği, YÖK'ün, 26 Şubat 2009 tarihli ''öğretim üyelerinin rotasyonuna'' ilişkin kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay'da dava açmıştı.

Davayla ilgili ilk incelemesini yapan Danıştay 8. Dairesi, söz konusu kararın yürütmesini oy birliğiyle durdurmuştu.

Dairenin kararında, ''2547 sayılı Yasanın 41. maddesi kapsamında, öğretim üyelerinin geçici olarak görevlendirilmelerinde ilgilinin rızasının alınmasının zorunlu olması ve idarenin bu görevlendirmeleri resen yapabileceği yönünde bir yetkisinin bulunmaması karşısında, öğretim üyelerinin resen geçici olarak görevlendirilmelerine ilişkin dava konusu işlemin, hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırı olduğu'' sonucuna varılmıştı.

Davalı YÖK, bu karara itiraz ederek, kararın kaldırılmasını istemiş ancak itirazı görüşen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, itirazı reddetmişti. Kurul ayrıca, kararın dayanağı 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 41. maddesinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurma kararı almıştı.   

YÜKSEKÖĞRETİM KANUNU'NA KISMİ İPTAL
Anayasa Mahkemesi, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun ''Yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası verilen öğrencilerin bir daha herhangi başka bir yükseköğretim kurumuna alınamazlar'' hükmünü iptal etti.

Ankara 9. İdare Mahkemesi, baktığı bir davada, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 54. maddesinin (g) fıkrasının ''Yükseköğretim kurumundan çıkarma cezası verilen öğrenciler bir daha herhangi başka bir yükseköğretim kurumuna alınamazlar'' olan ikinci cümlesinin anayasaya aykırı olduğu kanısına vararak, iptal edilmesi istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurdu.

Başvuruyu esastan inceleyen Anayasa Mahkemesi heyeti, düzenlemeyi anayasaya aykırı olduğuna karar vererek iptal etti. (AA)