YARGITAY 13. Hukuk Dairesi 
ESAS: 2014/14918 
KARAR: 2014/38966

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, hayvan alım satımı yapan davalılara 5 adet dana, 1 adet düve ve yanında küçük yavrusu olan 1 adet ineği örf ve adete göre hiç belge almadan tanıklar huzurunda 24.100,00 TL ya sattığını, bu bedelin 19.900,00 TL sının 20.05.2012'de, 4.200,00 TL sının 24.10.2012'de ödeneceği kararlaştırılmasına rağmen davalıların ödeme yapmadığını ileri sürerek, 24.100,00 TL nın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalılar, davayı kabul etmediklerini, anılan alışverişle bir ilgilerinin bulunmadığını, yazılı delille ispatı gereken bir davada tanık dinlenmesine muvafakat etmediklerini savunarak davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, talep edilen alacak miktarına göre senetle ispatın gerektiği, davalıların tanık dinlenmesine muvafakat etmedikleri, davacının talebi doğrultusunda HMK 202/1 maddesinde belirtildiği şekliyle dosyada yazılı delil başlangıcının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, eldeki dava ile davalılara örf ve adete göre, tanıklar huzurunda 24.100,00 TL karşılığında hayvan sattığını ileri sürerek bu bedelin tahsilini istemiştir. Mahkemece, talebin tanıkla ispat sınırları üstünde olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu olayda, davacı teslim ettiğini ispat için tanık ve yemin deliline dayanmış ise de dava değeri dikkate alındığında olayda tanık dinlenmesi mümkün değildir. Davacı bu tür satışlar için senede bağlanmama konusunda teamül olduğunu ileri sürerek teslim hususunu tanık delili ile ispatlamak istemiştir. 

Bilindiği üzere, tanık dinlenebilmesi için HMUK ‘un 289.maddesine göre davalıların açık muvafakatının olması veya bu tip satışların senede bağlanmadan yapıldığının yörede teamül haline gelmiş olması gerekir. HUMK 293/4 maddesi hükmüne dayanılarak tanık dinlenebilmesi için teamül unsurunun gerçekleşmesi ve bir çevrede herhangi bir hukuki işlemin devamlı olarak senede bağlanmamasının adet haline gelmesi ve bu hususun zaman içinde herkesçe uyulmak suretiyle istikrarlı bir nitelik kazanmış bulunması ve ayrıca kamuoyunda da bu teamüle inanılmış olması gerekmektedir. Mahkemece yapılan araştırma sonucu İlçe Jandarma Komutalığınca tutulan tutanakta; hayvan alım satımlarının, insanların birbirine güven duymasından dolayı sözle yapıldığı belirtilmiş, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından 3 veteriner hekim ve 5 köy sakini tarafından tutulan tutanakta ise yine insanların birbirine güven duymalarından ötürü hayvan alım satımlarının sözle yapıldığı açıkça belirtilmiştir. Mahkemece, anılan yazı cevapları gereğince yörede hayvan alım satımlarının örf ve adet gereği sözle yapıldığı hususu dikkate alınmaksızın yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



kararara.com