İstanbul Beşiktaş'ta oturan Hilal Kazcıoğlu, 2 Haziran 2013'te üst katta oturan komşularının Gezi Park'ı nedeniyle tencere tava çalarak kendisini rahatsız ettiği gerekçesiyle polise şikayette bulundu. Şikayet üzerine anne ve iki çocuğu polis merkezine ifadeye çağrıldı. İfadelerin alınmasının ardından İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Salih Çakmak, Filiz Değirmenciler ile çocukları hakkında 'kişilerin huzur ve sükünunu bozmak' suçundan birer yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenledi.
10'uncu Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen davada mahkeme Filiz Değirmenciler ve çocukları Tuğçe Aldede ile Onur Aldede'nin yüklenen suç açısından kasıtları bulunmadığı gerekçesiyle beraatlerine karar verdi. Mahkeme Anayasa'nın 'Düşünce ve Kanaat Hürriyeti' başlıklı 25. maddesi ile 'Düşünceyi Açıklama ve Yayma Hürriyeti' başlıklı 26. maddesine atıfta bulunduğu gerekçeli kararında, şöyle dedi: "Çoğulcuğu esas alan demokratik hukuk devletlerinde; insanların, kendilerince uygun görmedikleri konularda anayasal bir hak olan düşünce ve kanaatlerini açıklama ve bu kanaatleri yayma hakkı kapsamında, şiddet içermeyen protesto amaçlı demokratik tepkilerinin hoşgörü ile karşılanması gerekeceği, somut olayda da suç tarihi itibariyle toplumun bir kesimince protesto eylemi olarak gerçekleştirilen tencere tava çalma eyleminde gürültü kastının bulunmadığı, dolayısıyla sanıklara atılı kabahat nedeniyle cezalandırılmaları hukuka uygun değildir."
